3-Doğan'ın evi

618 78 35
                                    

Özet: Jasmine, erkeğe şüpheyle yaklaşmaktadır. Bazı sözleri yüzünden zihnini okuduğunu düşünse de erkek bunu reddeder. Evine giden Jasmine, erkeğin kapıda kendini beklediğini görünce şaşırır. İsminin Doğan olduğunu öğrenir ama ismi Doan diye telaffuz edebilmektedir. Evinde rahat davranışlar sergileyen erkek, kendisinden ucunda kalp bir kolye bulmasını ister. Karşılığında çok cömert bir teklif yapar. Doğan'ın evinden gitmesinden sonra Jasmine içki içmek için bir çadıra girer. Çıkan kavgada üzerine gelen adamlardan nasıl kurtulacağını düşünürken, Doğan yardımına yetişir.

*** Yeni Bölüm ***

Beni tutan eli bırakmayı istemiyordum ama içimdeki isyankâr kız tesadüflere inanmıyordu. Aniden durdum ve elimi kurtardım.

"Burada olman tesadüf olamaz" dedim elimdeki sıcaklığı kaybederken.

Ani duruşum onu şaşırtsa da bana bakan gözlerinde sakinlik hâkimdi. Sanki ne yaparsam yapayım kabul edecek gibiydi. "Seni takip ettiğimi mi düşünüyorsun?"

Yine sorulara başlamıştı. Ben ondan bilgi almak istedikçe, o bana sorularla karşılık veriyordu. "Evet Doan, beni izlediğini düşünüyorum. Yanıldığımı söyle."

Yanılıyorsun demesini bekledim ama ses çıkarmadan yeşil gözlerini bana dikti. Sanki anlamamı beklediği bir şey vardı. Tamam, hâlâ anlamamıştım ve pes etmiştim.

"Konuş benimle, gözlerinden anlam çıkarmaktan yoruldum Doan."

"Peki Jasmine, sen nasıl istersen. Seni izliyordum çünkü aptalca bir şey yapıp, canının yanmasını engellemek istiyordum."

Beni düşünmesi güzeldi ama evimi bilmesi, hatta geceleri ne yaptığımı izlemesi beni biraz ürkütmüştü. Şimdi de beni izlediğini itiraf ediyordu.

Muhteşem bir vücudu ve yakışıklı yüzü ile istediği kızı tavlayabilecekken, neden benimle ilgileniyordu? Önceleri mallarım için olduğunu sanmıştım. Fakat çantama en ufak bir ilgi göstermemişti. Kaçakçıları yakalamak için sivil giyinmiş bir asker olabilir miydi?

Daha dikkatli baktığımda, hafif kirli sakalı ve serbest kesilmiş saçıyla hiç de askere benzemiyordu. Zaten sivil olacaksa askere benzememesi gerekirdi. Bu adama güvenmiyordum ama yanında o kadar rahat hissediyordum ki.

Tipik kızsal durumlar yaşıyordum. Güvenmediğim ama yanımda kalması için neredeyse yalvaracağım bir erkek için kafa patlatıyordum.

"Beni neden korumak istiyorsun? Birisi sana bunun için para mı önerdi?" Söylediğim şeyin saçmalığına ben bile gülerdim. Kim beni korumak için parayla adam tutardı ki?

Ailemi küçük yaşta kaybetmiştim. Beni seven ve önemseyen herkes hayatımdan birer birer çıkmışlardı.

"Seni korumak istiyorum çünkü..." Ne diyeceğini çok merak ediyordum. "...seni seviyorum" dedi.

Bir şeyler yanlıştı. Kalbini kaptırdığını söylediği zamanki gibi sözleri inanılmaz geliyordu. Bana sevgiyle baktığını inkâr edemezdim ama yine de beni uzaktan izleyip nasıl sevebilirdi?

"Seni düşünmekten uyuyamıyorum, seni görmeden geçirdiğim zamanlarda aklımdan hiç çıkmıyorsun Jasmine."

"Bir dakika dur lütfen, bana izbe bir ara sokakta aşkını mı ilan ediyorsun?" Çevremi gösterip pis kokulu çöplere ne kadar yakın olduğumuzu anlamasını sağladım.

Çevresine bakınca durumun absürtlüğünü o da fark etti. "Gel benimle" diyerek elimden tutup sürüklemeye başladı. Bu sefer direnmedim, beni sevdiğini söylediği cümleleri kafamda tekrar tekrar dinliyordum.

Doğanın isyanı (SY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin