hala soğuğunun esiri olan

697 53 16
                                    

Senin karlarının arasına bulandığım günü hatırlıyorum. Fazla ani olmuştu. Bir anda üşümüştüm ama önceleri sadece bir ürpertiydi. Sonra soğuğun öyle bir içime işledi ki, yaktı beni. Sonrasından bahsetmek istemiyorum çünkü oralara geleceğiz. Gözlerinde görmeliydim aslında. Zaten görmüştüm ama bile bile istedim seni. Üşümek istedim. Sadece üşümek. Yanmak değil. Sonra kendimi soğuğa yani sana teslim ettim. O gün ellerinin vücudumda gezinişini hiç unutamıyorum. Dudaklarının soğuk olmasına rağmen yaktığı zavallı titreyen bedenimi unutamıyorum. İşin tuhaf yanı bunu seviyordum. Bunlardan sonra beni kollarının arasına almanı seviyordum. O anda soğuğun beni ısıtıyordu. Bunu nasıl yapıyordun bilmiyordum ama ısınıveriyordum.

Sen dengesiz bir adamdın Zemheri. Beni sahiplenirdin ama en yakın arkadışının kurbanı olmama izin verirdin. Beni severdin ama onun beni dövmesine izin verirdin. Yine de bunlar sana olan sevgimi azaltmazdı. Sadece kendimi sana kızarken bulurdum. Zaten o lanet olası şeytanın tekiydi. Ona nefretimi bile vermek istemiyorum ama yapamıyorum.

Sonra bütün hayatımı değiştiren kişiyle tanıştım. O hepinizden iyiydi. Hatta o kadar iyiydi ki... Beyaz sıfatını -her ne kadar klişe dahi olsa da- hakeden kişiydi. Ben ise koyu bir siyahtım. Hayatını benimle kirletmek isteyen bir salaktı ama öyle olmamıştı. Ne ben siyah kalmıştım ne o beyaz. Biz gri olmuştuk. Birbirimize karışmıştık. Bunları sana anlatıyorum diye umarım kızmazsın bana. Özür dilerim Zemheri. Seni yine de seviyorum. Çok seviyorum. Ama onu daha çok.

-Hala soğuğunun esiri olan.

ZemheriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin