8. Bölüm : Ölüm Fermanım

132 51 12
                                    


Son dediğimi duymamış gibi yapıp "Ne dedin? " diyerek anlamamazlıktan geldi.

"Kalkmıyorum! Gel de kaldır, dedim"

Sinirli bir şekilde gülüp doğruldu. Ve hızlıca saçımdan tutup beni kaldırdı.

"Gel de kaldır öyle mi? Bak bakalım nasıl kaldırıyor muşum?"

Saçımdan sürükleyip çardağın dışına fırlatmasıyla herkes bize bakmaya başladı. Düştüğüm yerden kalkıp sinirli bir şekilde konuşmaya başladım.

"Sen okulu satın alsaydın keşke . Okul benim diye kendin gelip kendin giderdin. Kimseyi de sokmazdın. Senin için daha rahat olurdu. Böyle kimseyle uğraşmazdın. Senin için zor oluyordur mekan belirleyip sonra oraya kimseyi oturtmamak falan."

Yanıma yaklaşıp kolumu sıktı.

"Bak küçük sıçan. O ağzının içindeki organın var ya, işte onu bir gün keseceğim."

Hadi canım ağzımın içinde olduğunu söylemesen kulağımda sanırdım. Geri zekâlı.

"O biraz zor canım!"

Diklenmeye devam ederken bir kız Kaan'ın omzuna dokunup geriye çekmeye çalıştı.

"Hayatım, boşver şu sürtükle uğraşmayı. Anne olmayınca başında nerede nasıl davranacağını öğrenememiş."

Oha! Bu nereden biliyordu ya benim annemin olmadığını. Yani var ama yanımda değil. Her neyse.

Kaan kafasını geri çekip sert bir şekilde ona baktı. Sonra sıktığı elini hızlıca bırakıp o kıymetli yerine oturdu. Arkasından kız da gidip onun karşısına oturunca ben sap gibi kaldım. Cevap da veremedim ki kıza. Nasıl vermezsin Azra! Birincisi sana sürtük dedi. İkincisi annenden vurdu seni.

"Senin adın ne?"

Kıza sorduğum beklenmedik soruyla ikisi de şaşkın gözlerle bana baktı. Bir süre duraksadıktan sonra "Duru" dedi ince sesiyle.

"Iyk... Sana ne kadar da yakışmayan bir isim."

İğrenircesine suratına baktım . Kızın suratı asılmıştı. Ayağa kalkıp yanıma yaklaştı. İşte başlıyoruz.

"Ne diyorsun kızım sen?"

"Senin gibi sürtüğe o isim yakışmamış diyorum."

Tiz bir kahkaha patlattı.

"Bunu sen mi diyorsun? Daha dün geldin hemen adın sür-..."

"Sakın o kelimeyi söyleme..."

"Niye? Gerçekleri duymak ağrına mı gitti?"

Arkadan Kaan'ın güldüğünü görünce iyice sinirlendim.

"Asıl sürtük sensin. Ve asıl aileden bir şey görmeyen sizlersiniz."

Duru'nun da Kaan'ın da yüzü asılmıştı. Yanımıza yaklaşan birinin konuşmasıyla Kaan'ın bakışları ona döndü.

"Ne oluyor yine?"

Duru'nun lafa atlamasıyla Kaan bir şey demedi.

"Bu kız, bize olmayan annesinden öğrendiği terbiyeyi vermeye çalışıyor."

"Annemi bu işe karıştırma!"

Sert bir şekilde bağırmam tüm dikkatleri yeniden üzerimize çekmişti.

Yeni gelen kişi Duru'nun kolundan asılarak " Duru yapma!" diye ikazda bulundu. Fakat bu kızın durmaya niyeti yoktu. Ayrıca benim Kaan psikopatının arkadaşlarının korumasına da ihtiyacım yoktu.

AşK Şüphe Eder Mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin