AşK Şüphe Eder Mi?

18. Bölüm : Azra Nerede?

Yeliz'den

İçimde olan bir huzursuzlukla okula doğru ilerliyordum. Azra'nın yokluğuyla süren okul yolu ne kadar da sıkıcıydı. Ama okula gidince ona göstereceğim beni ekmek neymiş .
Okulun girişinde, hızlı bir dönüş yapmamla birine çarptım. O kadar sert bir çarpma olmamasına rağmen omzum acımıştı.

"Önüne baksana!" diyen kişiye sinirle bakıp " Asıl sen önüne bak. Hayvan gibisin!" diye çıkıştım.

Sinirli gözleriyle iyice beni süzdü.

" Düzgün konuş benimle."

" Konuşmazsam?"

" Uğraşamam seninle ufaklık. Hadi uza şimdi."

Bu okulda egoist biriyle karşılaşmasam şaşardım zaten.

" Ay ben de uğraş diye yanıp bitiyordum zaten. Gerizekalı! "

Gözlerimi devirip yanından usulca ayrılırken bir anda kolumdan tutup geri çekti.

" Sen şu yeni kızsın değil mi? Azra'nın arkadaşı."

Vay be şu Azra' ya bak. Tanımadığı yok okulda . Gelir gelmez popüler olmuş kız ya.

Kolumu tuttuğu elinden hızlıca çekip " Evet. Sen kimsin?" dedim.

" Sedat ."

Duymuştum sanki adını ama hatırlayamadım.
Benim bir şey dememi beklemeden konuşmaya başladı.

" İkinizde birbirinize benziyorsunuz. Dik başlı, cesur, açık sözlü... Başınıza büyük iş açacaksınız bu gidişle."

Alayla gülümsedim.

" Öyle mi? Biz halimizden memnunuz canım. Sizin gibilerin istediği gibi davranmasına göz yumamıyoruz napalım? "

Gözlerini kısıp bir süre öylece baktı. Sonraysa " Seni uyarıyorum. Davranışlarına dikkat et. Yoksa bozuşuruz." dedi ve arkasına dönüp yürümeye başladı.

" Bozuşalım ne olacak? Umurumda mı sanıyorsun? Aptal... "

Sesimi duyurmak için bağırarak söylediğim cümlelerime karşılık vermeden gitmişti. Kendini ne sanıyorsa egoist hayvan.

Sinirle bahçeye doğru ilerlerken Nisa'yla göz göze geldim ve hemen yanına gittim.

" Günaydın."

" Günaydın. Hayrola ne oldu?"

"  Kaan gibi egoist hayvanın biriyle tartıştık."

" Gördüm konuşurken. Boşver sen onları, uzak dur."

Umursamazca omuz silkip bize doğru gelen Emre ve Berke'ye baktım. Yanımıza geldikten sonra Emre neşeli bir şekilde "Günaydın." dedi.
Aynı şekilde karşılık verirken Berke " Azra yok mu? " diye sordu.

" Dün mesaj atmış ' Okula geç geleceğim beni bekleme.' diye. Bilmiyorum nerede ki?"

" Yine neyin peşinde bu kız?"

Berke'ye bilmiyorum bakışı atarken Nisa araya girdi.

" Yine Kaan'la birlikte olmasın?"

Kaşlarım çatılmış şekilde bakarken, Emre "Sanmıyorum. Baksanıza Kaan tek geliyor." dedi okul girişini göstererek.

Hepimiz dönüp Kaan'a baktık ve bu durumun farkına varmış olacak ki başını kaldırıp bize baktı. Gözlerini üzerimizde gezdirirken göz altlarının morarmış ve hafif kızarmış olduğunu farkettim.

" Ne olmuş buna ?" diye yönlendirdiğim soruyla Berke " Yine kavga etmiştir ne olacak?" dedi. Ama bu kavganın etkisi olsa da sanki gece hiç uyumamış hissiyatı da veriyordu.
Hala gözüm ondayken okul bahçesindeki bir banka oturup elindeki telefonu karıştırmaya başladı.
Gözümü ondan ayırıp bizimkilere döndüm. Normal sohbet ederken gözüm saatime takıldı ve zilin çalmasına neredeyse beş dakika vardı . Aklım Azra'nın hala daha gelmemiş olmasına takılırken cebimdeki telefonun titreşmesiyle elimi cebime uzattım . Telefonumu çıkarıp ekrana baktığımda, Hakan amcanın arıyor olması biraz endişelendirmişti açıkçası.