New York'a Giden Çılgın Türk

26. Bölüm: ''Savaş mı istiyorsun?CAMONNNN!''

Selamın aleykümm. Babırsınız yafrılarım. Umarım beğenirsiniz.

iyi okumalar <3

Multimedya >>>> Her türlü şarkı dinlerim fsdjflsd Buda güzel bir şarkıdır bölümle dinlemenizi öneririm çünkü ben öyle yazdım ldasjdlas

♛

''Sonrada hasteneden çıktım ve kayboldum. İşte böyle.''dedim yanımdaki meteor çocuğa.

''I...don't... understand...you''dedi çocuk heceleyerek. Vay be çocuk ne gözel heceledi. Çocuğa ağzımdaki tükürük salgımı göstererek hayran hayran bakıyordum. Hadi gözelim ripit et. Tekrar hecele. Tükürüğüm ağzımda göl oluşturduğunda yutmak zorunda kaldım ve ağzımı kapadım.(çık iğrencim ya dakhjkhjs) Kendime gelmek için kafamı iki yana salladım. Çocuk bana heceleyerek anlamıyorum dedi, malmışım gibi... Bende salgımla beraber ona bakıyım. Oldu mu şimdi bu Arya?

''Ya sana burda layf sıtorimi anlatıyım, sen HECELEYEREK bana anlamıyorum de. Küstüm valla, veriy pis küstüm.''dedim ve ellerimi göğsümde birleştirdim. Evet kayboldum ve bir bankta bu çocuğa hayat hikayemi anlattım. Cidden hayat hikayemi anlattım, hem de en baştan. Kordon bağımı kesildiği zamanı bile. O zamanı tabikide hatırlamıyom ama bebeklerin kordon bağının kesilidiğini biliyorum. Bu cahıl çocuk bilimiyordur diye en baştan anlattım. Anlamadı tabi, orası ayrı. 

''I dont understand you. Can I go now.'' Bende seni anlamıyorum ama heceleyerek 'I dont ondorstong yoo' demiyorum yani. Bir saattir anlamıyorum anlamıyorum diyerek güzelim acıklı hikayemin içine etti. 

Küçükken, abim benim güzelim jelibonumu alıp karşımda yediği zamanı anlatıp ağlayacakken bu çocuk anlamıyorum diye ara girince güzelim embiyansın içine etti yani. Ama filmlerde öyle olmuyordu. Çikin kız, yakuşuklu çocuğa acıklı hikayesini anlatıp ağlıyordu. Çocuk da onun sırtını sıvazlıyordu. -Irmak yüzünden iğrenç aşk filmi izledim. Çok vıcıklı tevsiye etmem.- Ama bende ise çocuk daha dediğimi anlamıyor. Bu ne tür bir şaka.

''Bana look kokuşmuş face. Şurda sana acıklı bir story anlatıyım sen bana ANLAMIYORUM de hemde heceleyerek.''dedim. 

''I DONT UNDERSTAND YOU!''dedi sinirle.

''Caps lock tuşun açık kalmış. Yeminle o tuşu koparıp, çömmeli tuvalete atıp 453453 defa kova kova su dökerim.''dedim. O sayıları tek tek söyledim susun. Bu arada cok mütüş psikopatça düşüncelerim vardır ayık olun yani.

''Ahh... God, this girl is what it says (tanrım, bu kız ne diyor)''dedi ve gözlerini devirdi. Girl filan geçti sözünde. Acaba bu kızı eve atıyım mı dedi? Aminin tanrım didim. Hızla ayağa kalktım.

''Ben senin homa attığın girlerden değilim kokuşmuş face. O yüzden life storimi and meyi unut.''dedim ve rastgele bir yere yürümeye başladım. Adam benim hakkımda neler söyledi ya. Cıklıyorum sana kokuşmuş face. 

Millet beni süzüp duruyordu ama takmıyordum. Zaten kayboldum,  tipimi mi düşiniyim? Yalnız ne param var ne de telefonum. Ben o telefonu bir yerlerde unutuyım diye mi aldım ya.

 Yürümeye devam ederken kaykaycı çocuklara rasladım. Çocuk kaykayda mütiş haraketler yapıyordu. Q şeklinde açık kayık ağzımla çocuğun haraketlerine bakıyordum. Çocuk kaykayı sürmeyi bitirdi ve kaykayını eline aldı. Bana doğru dönünce ilk gülümsedi sonra süzdü. Makarna gibi hissetmeye başladım artık, herkez süzüp duruyor. 

Çocuk hemen yanıma geldi.

''Are you okay.''dedi mütüş sesiyle. Amanin tanrım dedim çocuk ne gözel 'are you okey' dedi ya. Tekrar  ripitler misin?'