43. Bölüm: "Yanlış taşa çarptı."

16.2K 1K 341
                                    

Selamın aleyküm. Bölümün geç geldiğinin farkındayım ama cidden çok yoğundum. Kick boksa başladım ve bokumu çıakrıyorlar dasljdas ama çok eğlenceli tavsiye ederim. Neyse.. geçen bölümdeki oylama sonuçları açık ara farkla 2. manken aldı. Artık yeni Ediz'imiz multideki manken. Ama 1.ciyi sevenler fransizko olarak hayal edebilirler. Size bırakıyorum dlasjd 

Sizin için up uzun bir bölüm yazdım inş sıkılmazsınız. Sıkılırsanız söyleyin tamam mı dlasjfl korkarak paylaşıyorum yeminle slajflasg

Multimedya >>>> Yeni Ediz  laskfasl yakışıklı çocuk şimdi dljasd

İyi okumalar :dd




 Yere düştüğümüzde gülen insanlar ve oluşan kargaşa sonucu köpeğin sahibi bizi görmüştü. Kıçımızın kırılmasını bekliyormuş demek ki..

 Edizle Newton'un kafasına düşen elma gibi yere çakılmıştık. İyiki biri ağacın altında oturmuyordu yoksa sonu kafasına ağırlık düşen çizgifilm karakterleri gibi olurdu. 

 Köpeğin sahibi köpeğin tasmasından tutuyordu. Tutmasa şuan yerde, yatakta yatıyor gibi yatmaz otobüs kaçıran insanlar gibi koşardım.. Şuan yerde yatma sebebim; tabiki de birinin ıspatula ile beni kazıyıp çıkarması saçmalama.. 

 Ediz yüzünü buruşturdu. "Sanırım artık kıymetlimin üzerine oturamayacağım."dedi. Kıymetlim dediğinde aklıma Yüzüklerin Efendisindeki Gollum'un kıymetlimiss sözünü ifada edişi geldi. Gollumdaki şive bende olsa Hollwood filmlerine taş çıkarırım yeminle. O şivesi sayesinde ünlü oldu..

 Gollum karakterini oynayan kişinin psikolejisini çok merak ediyorum. Daha sonra bir imama filan göründümü acaba.. 

Kıymetlimissin kırıldığı hatırlayınca yüzümü buruşturdum. Resmen elma gibi yere çakıldık ya..

 Yerden zar zor kalktık. Çıktığımız ağaç fazla yüksek olmadığı için düştüğümde popomu kırmadığımı umuyordum. Yani çanağı kırmadık. Yerden kalktığımda popomu tutup küçük emrah bakışları atmaya başladım. Küçük Emrah annesinden ayrılırken attığı bakışları bende kıymetlimden ayrılırken atıyordum. 

Köpeğin tasmasını tutan kadına nurella bakışları atmaya başladım. Bu nasıl köpek diye attığım bakışlarım köpeğin hırlayıp gene bize doğru koşması ile son buldu. Tasmayı tutamıcaksan neden köpek alıyon Allah'ın moruğu?!

Ediz, pazarda kaybolmasın diye çocuğunu tişörtünden tutan anne gibi beni kavrayıp koşmam için itekledi. 

İkimizde gene bir 'köpek' tarafından kovalanmaya başladık. Valla biri çıkıp kamera şakası derse onu parça pinçik ederim. Bokumuz çıktı burda... Terimle doğal su ürettim  yemin ederim. Tabi ilk olarak tuzundan ayrışması lazım. Ne pis kızım ya, midem bulandı.. 

Edizle hayvan gibi koşarken arada arkama bakıyordum. Arkama baktığımdan dolayı sert bir şeye çarptım. Biliydim böyle olacağını.. Bokta çıktı.. 

Yere düşerken zaman durmuştu sanki.. Her şey yavaş haraket ediyordu. Beynimin içinde ki hücreler çarptığım kişiye İsmail Yk'dan Allah belanı versin müziğini söyleyip acıklı zılgıtlar çalıyorlardı. Yere düştüğümde popom feryat etti. Düşme artık üstme gevurun tohumu? diyordu adeta.. Organlarımı konuşturduğum için beynimin götümde olduğunu düşündüm. Ulan sıyırıyor muyum?!

"Ulan ne yedin de böyle oldun zalimin oğlu. Sen anne sütüyle, biz dostun hormonlu inek sütüyle mi beslendik?.."dedim ve kafamı iki yana salladım. Kafamın etrafındaki kuşlar sıçtık sıçtık diyerek dönüyorlardı. Kuş öldü beybi..

New York'a Giden Çılgın TürkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin