3.KİŞİNİN AĞZINDAN FLASHBACK
Küçük kız yine bir sabah annesinin neşeli sesiyle uyanmıştı.Gözlerini ovuşturarak tatlı bir gülümsemeyle yatağında doğruldu.Annesinin elinden tutup mutluluk ve huzur içinde aşağı babasının yanına kahvaltı etmeye indi.Her zaman ki gibi neşeyle sohbet ederek kahvaltılarını bitirip geçen hafta planladıkları pikniğe gitmek için hazırlandılar.Küçük kız üstünde kar beyazı askılı elbisesi ile dışarı çıkıp bahçede koşturarak çok sevdiği anne ve babasını beklemeye başladı.Mutluydu,huzurluydu,yanında anne ve babası vardı daha ne isteyebilirdi ki?Ailesi ile arabaya binip piknik alanına doğru yola koyuldular.Uzun ama zevkli yolculuktan sonra sonunda alana varabilmişlerdi.Etraf yemyeşildi ve kuş cıvıltılarının sesi etrafa huzur saçıyordu.Küçük kız aklından geçirdi 'Tıpkı masallarda ki gibi..'.Etrafta kendi yaşlarında koşturan bir sürü çocuk vardı.Kimisi su savaşı yapıyor kimisi ise top oynayıp ip atlıyordu.Annesinin serdiği geniş çarşafın üstüne kuruldular ve yiyeceklerini yemeye başladılar.Küçük kız tam babasına dönmüş oyun oynamak için izin isteyecekken babası önce biraz sarsıldı ve sonradan kafasından akan kırmızı parlak bir sıvı ile yere yıkıldı.Annesi acı ve şaşkınlığın barındırdığı bir çığlık attı.Küçük kız ise titrek gözlerle babasına bakıyordu.Etraftan çığlıklar,yalvarışlar ve ağlama sesleri geliyordu.Az önce ki hayal gibi yerden eser kalmamıştı onun yerine yeşil çimenlerin üstünde kanlar,kuş cıvıltılarının yerine çığlıklar vardı.Artık kalbinde ki acı dayanılamaz hale gelmişti.Haykırarak ağlıyordu.Babasının cansız bedenini minik elleriyle sarstı ama hala babası uyanmamıştı.Annesi her ne kadar çok sevdiği,ölesiye aşık olduğu kocasını bırakmak istemese de kızını aceleyle kucağına alıp koşmaya başladı.Kendisi ölse bile küçük meleğini koruyacaktı.Ağaçların arasından koşarak geçerken büyükçe bir ağaç gördü ayrıca gövdesinde bir oyuk vardı.Bir umutla meleğini oyuğun içine koydu ve minik yüzünü göz yaşları içinde avuçlayarak anlına öpücük kondurarak 'Sakın ağlama Alici!Bu sadece bir rüya bebeğim.Sesini çıkartma ve asla buradan çıkma.Unutma anneciğin seni çok seviyor ve her zaman senin yanında olacak tatlım!' dedi ve bulduğu çalı çırpıyı elinden geldiğince deliği kapatacak şekilde yerleştirdi.Küçük kız annesinin dediğini yaparak sesini çıkartmadan sessizce ağlıyordu.Kısa bir süre sonra annesi koşarak oradan uzaklaştı ve ardından acı dolu çığlıkları duyuldu.Kız anlamıştı artık annesi de onu bırakmıştı.Olayın üstünden neredeyse 1 gün geçtikten sonra küçük kız ağacın içinde çelimsiz ve yıpranmış bedeniyle bulundu.Söylediği tek şey ise sayıklarcasına 'Bu sadece bir rüya.' idi..
FLASHBACK END
Gözlerim dolmuş bir şekilde kafamı Jeff'e çevirdim.Şaşkınlıkla bana bakıyordu.
Jeff; Ow..Cidden özür dilerim bunu hiç sormamalıydım.
Alici; Ahh.Sorun değil artık birilerine anlatmam gerekti.
Gözümden bir damla yaş aktı ve aynı zamanda Jeff beni kendisine çekerek sarıldı.
Jeff; Şhh..Tamam ağlama.Ben buradayım tamam mı?Sakin ol.
Ağlamamı durduramıyordum.Sanki kaç yılın birikimini şimdi ağlayarak atıyordum üstümden.Göz yaşlarım hıçkırıklara dönüşüp Jeff'in omuzunu ıslatıyordu.Başımı yavaşça okşadı.Bende ona sıkıca sarıldım.Bana asırlar gibi gelen o bir süreden sonra gözlerimin artık açık duramayacağını anlamıştım.Direnmeyi bırakıp Jeff'in bir katile göre sımsıcak kollarında kendimi uykuya bıraktım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CREEPY LOVE
FanfictionŞu lanet şarkı aklıma takılmıştı.Yani tamam slendy canım lullaby'ın çok güzel de birde akıla takılmasa çok hoş olacak.Kendi kendime şarkıyı mırıldanırken bir yandan da eve gidince hangi creepypasta hikayesini okusam diye düşünüyordum.Issız sokakta y...