Selam canlar.Hikayenin yeni bölümü acayip gecikti biliyorum.Ama dışarıda insanlarımız ölürken yazmak inanın içimden gelmiyor..Neyse çok uzatmadan yeni bölüm sizlerle.Multimedia ve bölüm parçasına bakmanız tavsiye edilir :* Keyifli okumalar..
"Daha ne kadar kalacağım burada?" diye sordum bıkkın bir sesle.
"Doktor biraz daha kalman gerektiğini söylüyor." diye yanıtladı Deniz.Alp,Derya ve Denizle hastane odamda oturuyorduk.Tamam, diğerleriyle değil ama çocuklarla aram iyi.Onlarla da konuşmazsam deli olacağım zaten.
"Nasıl hissediyorsun?Çıkabilecek kadar iyi misin?" dedi Derya.Bomba gibiyim, bir bilsen.
"Evet, harikayım.İyi hissediyorum.Asıl çıkmazsam kötü hissetmeye başlayacağım." dediğim sırada içeriye doktor girdi.
"Çıkmak mı istiyorsunuz? Yeterince iyi misiniz?" diye sordu.Buradan çıkınca ilk işim babamın evine gidip orada biraz kafa dinlemek olacaktı.
"Evet.Çok iyiyim.İyi hissediyorum." dedim yalvarır tonda.
"Ben aslında kalman taraftarıyım Derin ama eğer iyiysen çıkış işlemlerinizi yapabilirsiniz."
"Teşekkürler Doktor Bey." diyerek gülümsedim.Kızlar ve Alp odadan ayrıldıktan sonra içeriye Doruk girdi.
"Nasılsın?" dedi.Hiçbir şey yokmuş gibi.Sanki bir şey yaşanmamış gibi.
"İyiyim." dedim suratına bile bakmadan.Baksam 'ya sen' diye soracağım çünkü.Ama artık bir şekilde kendimi engellemeyi öğrenmemin zamanı geldi.
"Taburcu mu olacaksın?"
"Evet.Çocuklar işlemleri yapmak için aşağıya indiler."
"Annenler gitti.Kemal Bey daha sonra gelecek sanırım."
"Gerek yok.Babam gelecek beni buradan almaya."
"Gidiyorsun." dedikten sonra büyük bir sessizlik oluştu odada.Sonra aklıma henüz babamı aramadığım gelince telefonumu alıp aradım.İlk çalışta açtı, çünkü o cidden hiçbir şey bilmiyordu.
"Vazgeçtin demek." dedi açar açmaz.Ah, onu reddettiğimi düşünmüş.
"Ben kaza geçirdim.Hastanedeyim.Biraz sonra taburcu edecekler, beni almaya sen gelir misin?" dedim.
"Ne?Neden daha önce söylemediler?Hemen geliyorum." dedikten sonra telefonu kapattı.
"Okul ne olacak?" diye sordu hala odada olan Doruk.Bunu ben de hiç düşünmemiştim.
"Aynı."
"Nasıl yani?"
"Babam yakınlarda oturuyor.Okula devam edeceğim.Neden umrunda?" dedim birden bire celallenerek.Susup oturamıyorum işte.
"Ben..sadece.." diye ağzında gevelerken çocuklar odaya girdiler.
"Hadi bakalım ufaklık, gidiyoruz." dedi Alp.
"Ah, babam gelecek." dedim.
"Ne?" diye bana döndüler.
"Bir süre onun kızı olacağım." dedikten sonra yine herkes sessiz kaldı.Odadaki gerilimi her hücremde hissediyorum resmen.
Çok geçmeden beni bu ortamdan kurtaracak olan kişi geldi.Ona haber vermedikleri için kızdıktan sonra bana döndü.
"Derin, beni aramana sevindim.Hadi gidelim." dedi gülümseyerek.Ben de itaat ederek ayağa kalkmaya çalışırken ağzımdan acıyla istemsiz bir çığlık çıktı.Direk belimden tutup kucağına aldı beni oda.
"Yapma, yürüyebilirdim." dedim kızarak.
"İnatçılık etme küçük hanım." diyerek arabaya kadar taşıdı beni.Çocuklarla vedalaştıktan sonra Doruk geldi yanıma.Arabada yanlızdık.
"Gidiyorsun yani.."
"Evet."
"Ben aslında..sadece.."
"Ne?" diye sözünü kestim.Artık konuş yahu.
"Özür dilemek istemiştim." dedi karşımda ezilip büzülerek.Geç kalmadın mı?
"Tamam." dedim tüm duygusuzluğumla.Evet, çok kabayım biliyorum.
"Affetmiyeceksin."
"Ne bekliyordun ki? Doruk, bir çırpıda söylediğin onca şeyi.." derken lafıma kesti.
"Biliyorum, tamam.Sus." dedikten sonra uzanıp dudağımı öptü.Tabi ki ona karşılık vermemek için kendimi zor tutuyorum.
"Görüşeceğiz ufaklık." dedikten sonra göz kırpıp arabadan indi.Neydi bu şimdi?
Beni öptü ve görüşeceğini söyledi.Ah, bu işin peşini bırakmayacaktı.Benimle kedi fare oyunu oynayacaktı.Pekala, ben varım.Önce kim pes edecek bakalım.
Birde şu ufaklık lafı nereden çıktı ya? Önce Alp, sonra Doruk..Uff, yapıştı üstüme.Pislikler.
Düşüncelerimden sıyrılıp arabaya binen babamı izlemeye başladım.Sanırım iyi olacaktık.Biz iyi anlaşacaktık.Öyle hissediyorum..
Yanlız ve huzurlu olacağım..
Bip-bip..
Ve mesaj..Yine..
"Kaçıyorsun ama her zaman bir adım arkanda olacağım."
YORUMLARI BEKLİYORUM..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİMSİYAH..
Novela Juvenil"Onu ilk gördüğüm anı hatırlıyorum da, ne kadar şapşaldı.Bir sonraki karşılaşmamızda da çirkefti.Bir diğerinde masama oturan küçük bir yalancıydı.Şimdi ise sadece benim."