HAKİ

Bölüm 15

''Aynaaaaaa! Günaydınnn. Bugün seninle çok vakit geçireceğiz.'' dedim ve mutfağa geçtim. Güzel bir kahvaltı yaptım. Sonra evime tekrar el attım ve iş görüşmesine giderken giyeceğim şeylere baktım. Bol paça lacivert pantolon, krem rengi gömlek ve tabi ki ceket. Gayet güzel gözükürdüm bence. Kıyafetlerimi asıp banyoya koydum ve makyaj malzemelerimi aynanın önüne koydum. Saat 12'ye kadar oyalandım ve 12'de hazırlanmaya başladım. Duş aldım. Giyindim ve makyaj yaptım. Saçlarımı açık bıraktım. Siyah, boyu omuzlarıma kadardı. Ve hazırım. Yola çıktım.

Otele Girdikten Sonra

''Merhaba ben Murat Bey ile görüşecektim adım Cemre.''

''Randevunuz var mıydı?''

''Evet. Saat 14.00'da.''

''Tamam Cemre Hanım. Murat Bey sizi odasına bekliyor. 4. kat asansörden inince sağınızdaki oda.''

Çok heyecanlıyım. Bu iş önemli benim için. Asansöre doğru yürüdüm ve sonunda bindim. Burası 22 katlıydı. Tanışacağım adam kimdi bilmiyorum. Gerçek patron mu yoksa Genel Müdür falan mı diye düşündüm.

''4. kattayız.'' dedi asansör ve inme vakti gelmişti. Murat Bey'in odasına doğru yürüdüm. Kapıyı çaldım.

''Gelin.''

''Merhaba ben Cemre.''

''Merhaba Cemre hoş geldin. Ben Murat Türkhan. Şöyle oturun buyrun.''

''Teşekkür ederim.''

''Bir şey içer misiniz?''

''Teşekkür ederim almayayım.'' deyip gülümsedim.

''İş deneyiminiz var mı?''

''Evet efendim ama özgeçmişime ekleyebileceğim bir şey yok. Öğrenci olduğum için hep geçici işlerde çalıştım. Bu sebepten özgeçmişime yazamıyorum.''

''Pekala. Hangi işlerde çalıştın?''

''Garsonluk, pazarlama,satış gibi alanlarda çalıştım.''

''Peki aldığınız eğitimler neler?''

''Bir çok sertifikam var. Bir dakika göstereyim.'' dedim ve çantamdan 10 tane sertifika çıkardım. Bunlarla ve konuşmamla bu işi kesin alırdım.

''Bir bakalım. Zaman Yönetimi. Stres Yönetimi... Bunlar iyi sertifikalar. İşe alınsanız önceden yapmadığınız bir iş yapacaksınız. Bu konuda nasıl başarılı olmayı düşünüyorsunuz? Bir strateji düşündünüz mü?''

''Her zaman işe yarayan bir strateji vardır efendim. Çabuk öğrenmek ve işine ilgili olmak. En geç bir haftaya her şeye alışacak ve eski asistanınızı aratmayacağımı düşünüyorum.''

''Peki 7/24 ulaşılabilir olmanız gerek farkındasınız değil mi?''

''Evet. Ben bu işe hazırım. Hedeflerim doğrultusunda bana çok şey katacak.''

''Tamamdır... İşe alındın küçük hanım. Numaranı, kimlik fotokopini aşağıdaki sekretere bırak. Ayrıca işe başlamak için en fazla 7 günün var. Ne kadar erken o kadar iyi. Pazartesi başlayalım hatta.'' deyip gülümsedi.

''Anlaştık Murat Bey.'' deyip tokalaştık. İşi aldım yaşasın işi aldım. O kadar mutluyum ki. Hemen Hakan'ı aradım.

''Aloo Hakan!''

''Kızım biraz sakin sese bak ya.Nedir bu öutluluğun sebebi?'' dedi ve gülmeye başladı.

''İşi aldım. İşe başlıyorum.''

''Tebrik ederim.''

''Keşke burada olsaydın yemeğe giderdik kutlamak için.''

''Cemre deme öyle içimde ukte kalıyor. Mutluluk günü bugün. Hadi Cemre'm eğlen neşelen! Git arkadaşlarınla kutla.''

''Seni çok seviyorum iyi ki varsın.''

''Sende iyi ki varsın. Ben şimdi derse giriyorum. Akşam konuşuruz.''

''Tamam hoşça kal.''

''Görüşürüz.'' dedi ve kapattı.

Mutluluktan uçuyorum ve bugün parkları gezme günü ilan ediyorum.

***

Cemre işi aldığı için çok mutluydu. Hayatı istediği gibi gitmeye başlamıştı. Emre'yle aynı evde yaşamayı planlıyordu. Henüz Emre ile konuşmamıştı ama ikna edeceğine emindi. Sonra onunla evlenmeyi ve bir ev alıp çok mutlu olmayı planlamıştı. Okula geri dönecekti ve derslerine çok çalışıp yıl kaybetmeden okulu bitirecekti. Peki ya hayat? Sizce hayat Cemre'ye istediğini verir mi? Hayatın Cemre için olan planı Cemre'nin hayat için olan planıyla ne kadar uyuşuyordu ki? Hep birlikte okuyarak göreceğiz.

***

Telefonum çaldığında uyandım daldığım hülyalardan.

*Emre Arıyor...

''Efendim aşkım.''

''Aşkım bu akşam buluşalım mı?''

''Olur bende buluşalım. Ben eve geçerim şimdi.''

''Sen nerdesin ki?''

''Hava almaya çıkmıştım.''

''Hiç mesaj atmadın ya bende seni evdesin sanmıştım.''

''Aradığımda baksaydın haberin olurdu Emre.''

''Neyse tartışmayalım bir saate sendeyim.''

''Tamam görüşürüz.''

Hemen eve gitmek için yola koyuldum. Marketten ufak tefek şeyler aldım atıştırmalık. Çok aç hissetmiyorum. Yemek yemek istemiyorum.

Evden içeri girdim ve pencereyi araladım. Evim havalansın şimdi Emre'de gelir dedim ve zil çaldı. Kapıya koştum ve açtım.

''Ben geldimmmmm.''

''Hoş geldin. Bir şeyler almana gerek yoktu.''

''Aşkım bu gece birlikteyiz ve güzel vakit geçireceğiz.''

''Tamam aşkım.''

''Senin neyin var anlat bakalım. Önce şu problemi çözelim.''

''Dün gece seni aradım bakmadın. İşe başlıyorum yakında. Pek görüşebileceğimizi sanmıyorum. Pazartesiden sonra her gün işteyim. Sadece pazar günlerim var o da patron bırakırsa çünkü özel asistan oldum.''

''Hayırlı olsun sevgilim. Başka bir iş bulabilirdik. Özel asistan olmana gerek yoktu.''

''Maaşı çok iyi. 2.500 ile başladım ama 10.000 lira maaş alan asistanlar varmış. Yani kendini sevdirdikçe ispatladıkça maaş artışı alıyorsun. Bu çok güzel bir şey. Hele ki benim için. İstediğim ev için para biriktireceğim. Başka bir şehirden ev almak istiyorum biliyorsun.''

''Biliyorum sevgilim. Hayırlısı olur inşallah.''

''Sağol aşkım.''

Kızgınlığım geçmişti ve eğlence moduna dönebilirdim.

''Eee bu akşam planın ne?''

''Karaoke kuracağım ben şimdi.''

''Ben üstümü değiştirip geliyorum.''

İş kıyafetlerinden kurtuldum ve dans ederken etekleri sallanan kiloş bir elbise giydim. Yaklaşık 3 saat kadar şarkı söyleyip dans ettikten sonra birlikte uyumaya karar verdik. Birlikte ortalığı topladık ve yatak odasına doğru el ele yürüdük. Işıkları kapattım. Üzerimi çıkardım ve pijamalarımı giyip yatağa girdim. Yine arkamı döndüm ve sarılmasını bekledim. Sarıldı ve nefesi ensemde uyuduk.

Ben bu adamı seviyorum. Beni çok kırıyor. Beklediğim ilgi yok ve beklediğim kadar sevgi de yok ama ben yinede seviyorum onu. O gitmeden ben onu terk etmeyeceğim. Bu adam benim olacak bir gün. Ben bu adamın çocuklarını doğuracağım. Onunla yada onsuz ama mutlaka olacak.

Düşünceleriyle uykuya daldı...

"