HAKİ

Bölüm 12

3 Hafta Sonra

Hakan'ın Anlatımı

Bugün Cemre gözlerini açtı. Ameliyattan sonra yoğun bakıma alınmıştı ve Cemre'yi hiç birimiz görememiştik. Ses kaydı yapıyorduk ve odasında ses kayıtlarımız çalınıyordu. Anılarımızı anlatmıştık. Annesi, kardeşleri, ben hatta babası bile güzel anılardan bahsetmişti. Hepimiz onu çok özlediğimizi çok sevdiğimizi anlatmıştık. Gözlerini açtığında gülümseyip adımı söylemiş ve benim ses kaydım çalarken gözlerini açmış.

***

Cemre'lere gitmiştik. Orada yemek yiyecektik. Ekmek yetmedi ve Fatma teyze bizi ekmek almaya gönderdi. Sokaktaki bakkalda ekmek yoktu. Caddeye çıktık ve oradaki bakkallara baktık. Caddenin sonunda Ali Bakkal'da ekmek bulduk. Dört ekmek alıp eve dönecektik. Cadde yokuştu. Eve geç kalmıştık. Cemre'ye döndüm ve dedim ki:''Cemre hadi koşalım. Hem hızlı gitmiş oluruz.''

''Ama ben korkuyorum çok yokuş burası ya duramazsak ya araba çıkarsa?''

Hiç bir şey söylemedim. Elimi uzattım. Elimi tuttu ve bir kahkaha attı. Sonra yokuş aşağı koşmaya başladık. Ben önde o arkada onu çeke çeke koşuyordum. Cemre o kadar çok mutlu olmuştu ki gülmekten kırıldı o gün. Sokağın başına gelince durduk. Elini bıraktım ve soluklandık.

''Arkada kalan kel kalsın.'' deyip koşmaya başladım. Cemre'de gülerek koşmaya başladı. Eve geldiğimizde nefes nefeseydik. Sonra birlikte yemek yedik. Odasına geçip oyun oynadık. Oyun oynarken maviydik. Mutluyduk. İçten içten mutluyduk öyle böyle değil.

***

Anlattığım anı buydu. Onun uyandığı anı buydu. Yoksa milyon tane anımız vardı. Daha neler neler anlatırdım. Ama çok şükür uyanmıştı. Akşama normal odaya alındı. 48 saat gözetim altında tutulacak sonra taburcu olacak. Fatma teyzeyi aradım.

''Alo Fatma teyze. Nasılsın?''

''Nasıl olayım oğlum. Cemre'yi düşünüyoruz.''

''Fatma teyze Cemre iki gün sonra taburcu olacak. Odasında değişiklik yapmak istiyorum. Müsaden var mıdır?''

''Ne gibi değişiklik Hakan oğlum?''

''Cemre maviyi çok seviyor ya odasını Gök mavisine boyamak istiyorum. Yatak örtüsü almak istiyorum koyu mavi. Yani Cemre'yi mutlu edecek şeyler. Lütfen izin ver Fatma teyze.''

''Tamam oğlum. Yarın gel yapalım.''

''Sağ ol Fatma teyzem. İyi ki varsın.''

''Sen sağ ol evladım. Öz evladımdan farkın yok. Cemre için bu kadar uğraşıyorsun çok sağ ol.''

''Önemi yok Fatma teyze. Görüşürüz.''

''Görüşürüz oğlum.''

Telefonu kapattık ve ben Cemre'yi sadece on dakika gördüm. Sonra alışverişe çıktım. Önce nalbura gittim gök mavisi boya seçtim ve duvara gök kuşağı yapmak için boya aldım. Onları bagaja bırakıp hemen nevresim takımı almaya gittim. Mavi nevresim takımı aldım. Masa lambası, renkli kağıtlar, kalemler... Cemre'nin mutlu olacağı her şeyi alıp eve gittim. Yarın sabah sekizde uyanıp Fatma teyzelere gideceğim. Cemre'min odasını yenileyeceğim.

Ertesi Gün

Sabah yedide kalktım ve bir çay içip yola çıktım. Saat 8'e on kala Fatma teyzelere gelmiştim. Yukarı çıktım kapıyı çaldım. Fatma teyze açtı.

''Günaydın Fatma teyze.''

''Günaydın oğlum hoş geldin geç içeri.''

Ayakkabılarımı çıkarıp içeri geçtim. Cemre yarın çıkacak ve benim öğleden önce boyayı bitirmem lazım. Kokusu kalmamalı ve kurumalı. Hemen boya yapmaya başladım. Saat 11 civarı boya bitti. Fatma teyze kahvaltılık bir şeyler hazırlamıştı. Oturduk hep birlikte yedik. Çocuklarda evdeydi. Boya, ben yemek yiyene kadar kurudu gibi zaten gökkuşağı yapacağım duvarı önce boyamıştım. Kalktım ve gökkuşağını çizdim. Ve artık bir çok şey hazırdı. Fatma teyzeyle yatağın nevresimlerini değiştirdik. Yeni halıyı serdik ve ben masasını düzeltmeye koyuldum. Masasına sevdiği şeyleri koydum. Defterinin ilk sayfasına not yazdım. Her şey bitmişti ve hastaneye gittim. Cemre'yi on dakikada olsa gördüm ve çıkıp evime gittim sonra. Kapıyı çaldım ve annem açtı.