Merhabalar ve iyi geceler dostlar! Gece kuşu sahalarda!
Bu bölümün ithafı @odunsuperi ye. Yorumlarından duygularına kadar özel bir insan kendileri.
Ay birde beni musmutlu eden canımcığım @idilerfidan çok sağol ya! Bir dahaki ithafım sana inşAllah :)))
İnşAllah beğenirsiniz :D Başlıktaki kalbi gördünüz mü acaba?? :D
Kays'ın sözlerini aklımdan çıkarmak için şarkıya odaklandım. Ama sözleri bana onu daha fazla hatırlattı. Korkudan ne yapacağımı bilemediğimden içimden mırıldanmaya başladım.
Kutlama pastası kesildikten hemen sonra pastalarımız önümüze geldi. Bir tabak çikolatalı pastayı tek başıma yedim. Kays'sa dokunmamıştı bile! Yalnız dikkat pasta çikolatalıydı! Dokunmamıştı! Zaten adam zevksiz. Önünden Selin gibi bir kız geçiyor, ıslık bile öttürmüyor!
Gözüm tekrar istemsizce Kays'ın pastasına kayarken 'yaşadığım duygusal çöküşün acısını yiyerek çıkarırsam kilo alırım' döngüsüne zorla girmeye çalışıyordum.
"Ne göz varmış arkadaş! Al benide ye, al!" Kaşlarımı çatarken kollarımı bağladım. "Ben pastaya bakmıyorum! Düşünürken gözüm dalmış."
"Tabi tabi. Ulan Coşkun'a böyle baksan iki güne kalmaz nikâhı basardı."
"Ulan mı? Çok kabasın." Yüzümü buruşturup küskün bir tavırla kafamı çevirdim. Sinirli soluklarım anında hızlanmaya başladı. Ya bu bana şişko falan mı dedi? Şişko muyum ben? Selin gibi değilim diye mi bunlar?
"Neyse madem ben yemiyorum, e seninde gözün yokmuş, barmene vereyimde götürsün." Barmene el işaretiyle pastayı almasını söyleyince avına koşan aslan edasıyla tabağı kaptım. "Sen biliyor musun, kaç kişi bu pasta için emek harcıyor!" Duygusal açlıkla koca bir lokmayı ağzıma attım.
"İsrof isrof! Çok harom bi koro."
Kays gülmeye başlayıp eliyle ağzımı kapattı. "Ağzında bir şey varken konuşma."
Lokmayı çiğnemeyi durdururken gözlerimi büyütüp kafamı hızla geri çektim. Eli bir an boşlukta kalınca yavaşça bacağına koydu.
Normalde olsa böyle bir tepki vermez 'Çek elini be!' diye konuşmaya devam ederdim. Lakin kahvaltıda yaptığını unutmuş değildim. Aynı şekilde elimle onun ağzını kapattığımda dövmekten beter etmişti.
Barmene hesap için işaret etti. Barmen tek bir hesap fişi ile geldi.
"Ortak hesap sanırsam?" Kays kafasını salladı. "Tabii ki de hayır. Bu kızın boğaz parasını niye ben karşılıyorum?" Barmen, dehşete düşmüş bir ifade ile Kays'a bakarken ben gülmemek için kendimi sıkıyordum. İlk zamanlarda bende bu kadar dehşete düşmüş gibi mi duruyordum?
"İkinci hesabı kesmeyin biz alman usulü öderiz." Barmen fişi uzatınca aynı anda kafalarımızı fişe uzattık. Tepkimizi de hiç gecikmeden yine aynı anda verdik.
"Yuh!"
Gözlerimi sonuna kadar açtım. "Elma suyu içtik biz, altın suyu değil."
Kays'ta fişi geri uzattı. "Kardeş sizin pos cihazının sıfır tuşu basılı kalmış herhalde. Git bir kontrol et."
"Hayır efendim, doğru çalıştığına eminim."
Elimi çantama uzatırken seslice söylendim. "Valla bende elma suyu içtiğime eminim."
"Fiş almasak indirim oluyor mu?" Kays indirim çabalarına devam ederken içim kıyıla kıyıla iki yüz liramı çıkarttım. Ben elli liraya koli kolli meyve suyu alırdım, şimdi bunun dört katına birde bozulup asitleştirilmişini içiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hodbin Derler (TAMAMLANDI)
Humor"Hayat bitmeden gülmek lazım, hodbin." Yataktan kalktığını hissettim. "Dikkat et. Gülme limitini dolduruyorsun ve bunları acı çekerek ödeyeceksin." "Uyumak enerjimizi doldurduğu gibi limitlerimizi boşaltıyordur belki. Uyu ve gör." Karşımdaki koltuğa...