SESSİZ DÖNÜŞ

SEVMEK AŞKIN KÜÇÜK KARDEŞİ

               Bazen uzak kalmak istiyorum herşeyden, tüm sorunlardan, kavgalardan, aşktan... Yalnız kalmak bazen en güzelidir yada öyle olmasını temenni edersiniz.

          Hayatınızın her anı bir fotoğraf karesi gibi olsun istersiniz. Her anına gülümsemeleri sığdırmak yada her dakikasında her harf kadar önemli olan Aşk'ı tam anlamıyla yaşamak... Okadar zordur ki Aşk kelimesi, bazen bir hüznü anlatırken bazende bir hayatı anlatır içi hayal kırıklığıyla dolu olan...

          En güzeli alıp başını gitmektir. Tüm sahtelikten uzak, yalnız, sessiz, kimsesiz... Up uzun bir yolda arkaya dönüp bakmadan, gözyaşlarının kirpiklerine yağmur gibi yağarken, hıçkırıkların kalbine yıldırım gibi düşerken, hayallerinin üzerini bir çırpıda çizerken gitmek...

Aşk....
Sadece üç noktadır. Ne başı bellidir nede sonu. Ne hissedebilirsiniz aşkı nede tarif edebilirsin. Aşk öyle bir şeydir ki kirlense dahi en masum görünen, bir hayal kadar sahte olmasına rağmen bir yara kadar gerçek olandır. Aşk küçük bir çocuk kadar masum, büyük bir adam kadar çaresiz ve yaşlı bir insanın ömrü kadar kısadır.Aşk, adını duyduğunda bile donup kalmaktır.

          Sevmek ki aşkın küçük kardeşi... Aşk zamansızken sevda zamanlıdır. Aşk ansızın gelip birden yok olurken geriye sevdayı bırakır. Acı kalır geriye, Gözyaşı, hüzün, hayal kırıklığı.... Aşk öyle bir şeydir ki hep yeniden başlamak istersiniz. Ne kadar acıtsada canınızı hep yeniden tutarsınız aşkın ellerinden, çünkü düşmek size göre değildir yada düştükten sonra pesetmek...

           Aşk pesetmemeyi öğretir insana savaşmayı, güçlü olamayı, tüm olumsuzluklara rağmen gülmeyi ve yeniden sevmeyi... Aşk sabırsız bir çocuk gibidir. Gelir, sever ve gider... Geriye sadece onun bıraktığı acıyla yaşamak kalır... Her nefes alışında canının yanmasıyla yaşamayı öğretir, dokunmadan sevmenin nedemek olduğunu, görmeden özlemenin, bilmeden vurulmanın, hiç tanımadan aşık olmanın....

          Ve aşk öyle bir şeydir ki üç harfin içinde koca bir hayat taşır....