11.Bölüm

333 115 10
                                    

Umarım beğenirsiniz

Keyifli okumalar...

-------------

Renklerin savaşı.

Hayatta birçok renk vardı;Kırmızı,yeşil,sarı,turuncu,mavi...Renk çeşidi çoktu ama hayat rengi üç çeşitti;Beyaz,gri ve siyah.

Sadece siyah ve beyaz değildi hayat.İnsanlar siyah ve beyazı kurguluyordu hayatı.Tam ortası da vardı hayatın.

Beyaz;masumların rengiydi.
Gri;masum ve kötülerin rengiydi.
Siyahsa;kötülerin rengiydi.

Siyah ve beyaz birlik olup beyazı oluştururlar.

Benim rengim griydi.Ne beyazdım,ne siyah.İkisinin ortasındaydım.Beyaz olacak kadar masum değildim.Siyah olacak kadar da kötü değildim.Film şeridim,gri üstüne işlenmiş gibiydi.

Beni ne bir berraklık beyaz yapabilirdi,ne bir karanlık siyah.

Konumunu seviyordum.Ben asla masum olamazdım,asla kötü olamazdım.

Ruhumun bir kısmı siyaha dayalıydı,bir kısmı beyaza.Bu iki renk ruhuma işlenmişti işte.

"Atlas kafeye gidelim mi?" diye fikir attı Volkan çıkış zilinin çalmasına yakın bir zamanda.

Omuz silktim."Benim için fark etmez."

"Olur" diye onayladılar Ege ve Savaş.Çıkış zili çaldığında çantamızı toparladık.Çantamı omzuma taktım.Savaş'ın koluna girerek yürümeye başladım.Okulun biraz yakınında görmüştüm Atlas kafeyi.

Biraz yürüyünce Atlas kafeye ulaştık.İçeri girince,köşede oturan;Çınar,Akın,Eren,Kerem,Aylin ve Volkan'ın güzel bulduğu Eylem'i gördüm.Onlardan bakışlarımı alıp,elimle dörtlü bir masayı gösterdim"Şuraya oturalım mı?"

"Tamam"

Tam oraya gidiyorduk ki,Eren"Volkan,gelsenize!"diye seslendi.Onlara döndüm.Savaşla Ege de bana döndüler.

"İster misin?"diye sordu Savaş.

"Ben..."diyip sustum."Hadi,bir şey olmaz"dedi Volkan ve beni masaya çekiştirdi.Sinirle dişlerimi sıktım.Yanlarına gidince,mecburen oturmak zorunda kaldım.

Volkan'a 'Sonra görüşeceğiz' bakışımı atıp önüme döndüm.

"Eeeee,ne yapıyorsunuz?"diye sordu Akın.

"Kör müsün?"diye mırıldandım.Neyse ki sadece Savaş duymuştu da,gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmıştı.

"Oturuyoruz Akın,sen ne yapıyorsun?"dedim kendimi toparlayıp.

"O da oturuyor,görmüyor musun?"dedi Volkan.Sen beni sinir et zaten Volkan Bey,başka bir şey yapma!

Masanın altından ayağımla ayağına vurdum."Ah!"dedi acıyla."İyi misin,ne oldu?"diye sordu Eylem.

Volkan bana bakarak,"Sinek ısırdı galiba"Ben gösterecektim şimdi sineği.

Gözlerimi devirdim.Daha şimdiden sıkılmaya başlamıştım bile.Ya Allah'ım,neden buraya geldik?

Herkes kendi aleminde takılıyordu.Volkan Eylemle işi pişirmiş gidiyordu.Gidiyordu derken, konuşuyordu yani.Savaş ve Ege,Keremle futbol hakkında konuşuyorlardı.Sıkıcı!Sigara içsem iyi olabilirdi aslında.

"Eren"dedim utana utana.Pek tanımadığım birinden bir şey istemeyi sevmiyordum."Sigara kullanıyor musun?"

Ne isteyeceğimi anlamış gibi cebinden sigara kutusunu çıkardı.Eh,sigara kullandığı iyi olmuştu.Bizimkiler kullanmıyordu,yani sadece Volkan kullanıyordu ama o da Eylemle işi pişirmişti.Rahatsız etsem kızabilirdi sonradan.

İmtihanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin