-On Birinci-

4.2K 318 113
                                    


''Sahil kenarına gidiyoruz,'' dedim cep telefonunu ona uzatırken. ''Onlara yolda olduğumuzu bildir.''

''Ölen kişinin adı neydi?''

''Yakşa Kobayashi. Bir Japon ve kumarbaz.''

''Bu isim çok garip.''

''Sanskritçe,'' derken gözlerinin içine baktım. ''Şeytani bir varlığın ismidir.''

Sahildeki morgu arayıp konuşması bittiğinde, ''İşte iş budur,'' dedi.

Karşı çıkmadım, göz kırptım. ''Her geçen saniye daha çok ilerliyoruz.''

Jung Hee büyük bir ajandı ve morgun kapısından girer girmez, buzun içinde sakladıkları cesetleri göstermekten memnun oldular. Ama problem aradığımız cesedin kayıp olmasıydı. Şimdi Seoul polisinin saklamış olduğu şeyi anlayabiliyordum.

Jung Hee'nin sinirleri bozulmuştu. Benimse başım dönüyordu. Yakşa hala yaşıyor muydu?

''Kayıp derken ne demek istiyorsunuz?''

Şüpheli ölümleri araştıran görevli, Jung Hee'nin sorusu karşısında sarsılmıştı. Parmağını reçel kavanozunun içine daldırmış bir çocuk gibiydi. Bu adamın parmaklarıysa son yirmi yılının her gününü formolun içine sokmuştu. KocamaHee.ulaklarından sarılık virüsü her an sızabilirdi.

''Emin değiliz,'' dedi morg görevlisi. ''Ama çalındığına inanıyoruz.''

''Bu gerçekten harika,'' diye hırladı Jung Hee. ''Ceset kaybolmadan önce burada ne kadar kalmıştı?''

''Bir hafta.''

''Özür dilerim,'' diyerek söze girdim. ''Ben özel polis Park Jimin, adli tıp kanıtlarında uzmanım. Hakkında konuştuğumuz cesedin bozulmamış bir vücut olduğundan emin misiniz? Yani ölmüş müydü?''

Morg görevlisi doku parçacıkları gözüne kaçmışçasına göz kırptı. ''Ne öneriyorsunuz?''

''Yani kalkıp gitmiş olabilir mi?'' diye sordum.

''Bu kesinlikle mümkün olamaz.''

''Neden?'' diye sordum.

''Her iki bacağıda kopmuştu,'' dedi morg görevlisi. ''Ölmüştü. Burada bulunduğu süre boyunca da buzlukta tutuldu.''

''Cesedi kimin çalmış olduguna dair şüphelendiğiniz biri var mı?'' diye sordu Jung Hee.

Morg görevlisi doğruldu. ''Evet. Burada bir çalışanımız vardı, Kim Taehyung, kendisi cesedin kaybolduğu gece ortalıktan kayboldu. Giderken son maaşını bile almamış. Gece vardiyasında çalışıyordu ve çoğu zaman kontrol edilmiyordu.''

Jung Hee ile birbirimize baktık. Kim Taehyung, Jung Hee'nin eski ev sahibinin oğlu. Bu işte kesinlikle onun parmağı vardı.

''Görevi neydi?'' diye sordum morg görevlisine.

''Hademeydi, şu bildiklerinizden.''

Burnumdan soludum. ''Cesetleri kesilmeden önce hazırlamaya yardım ediyordu.''

Morg görevlisi kendini hakarete uğramış gibi hissetti. ''Biz insanları kesmeyiz, Bay Park.''

Jung Hee etrafı sakinleştirmek istercesine elini kaldırdı. ''Bu adamın bir kaydı var mı? İş başvurusu?''

Morg görevlisi başını salladı. ''Sahil yolundaki polis merkezine kopyalarını teslim ettik. Ama siz orijinalleri görebilirsiniz. Benimle ofise kadar gelirseniz, dosyanın içinden çıkarıp verebilirim.''

LOVE MEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin