Medya:NinovaArkel, Goral ve Kamelya kasabanın sessiz yollarında yürüyorlardı. Arkel, Kamelya' ya verdiği pelerinin şapkasını başından çıkarmaması için sıkı tembihte bulunarak çıkmışlardı evden. Hava yağmurlu olduğu için pek de göze batmıyordu bu hali.
Kamelya ikisinin ortasında yürüyordu. Sokaktam sağa döndüler. Karargah görüş alanlarına girdiğinde Arkel duraklayıp Kamelya'ya döndü:
-Unutmayın majesteleri. Siz benim uzun süredir Toprak Krallığı'nda olan kuzenimsiniz. Yeni geldiniz ve dilimizi bilmiyorsunuz.
Kamelya söylenenleri kafasını aşağı yukarı sallayarak onayladı. Arkel daha sonra kafasını Goral'a çevirdi ve başıyla işaret edip yürümeye devam etmeleri gerektiğini söyledi. Goral başıyla onaylayıp Kamelya' yı da alarak sağdaki yola saptı. Arkel hızlı adımlarla ilerleyen Goral ve Kamelya' ya baktı. Onlar sokağı dönüp gözden kaybolduklarında tekrardan önüne döndü kasabanın ıslak,taş yolunu arşınlamaya devam etti.
Karargah binasının önüne gelince derin bir nefes aldı ve pelerinin iç kısmından bir zarf çıkardı ve karargah binasına girdi. Kapıdaki dort akerde biri onu durdurup:
-Buyrun kime baktınız?diye sordu.
-General Andrew burda mı?
-Şu an önemli bir görüşmeleri var efendim. Sizinle görüşemez.
Arkel hiddetlendi:
-Benim ona söyleyeceğim şeyden daha önemli olamaz. Izin verin içeri gireyim.
-Olmaz efendim lütfen zorluk çıkarmayın.
Arkel ilerlemek isteyince asker elini askerin göğsüne dayayıp durdurdu.
-Beni zor kullanmak zorunda bırakmayın efendim.
-Işim çok acil ve aklının alamayacağı kadar önemli.
-Efendim lütfen, zorluk çıkarmayın.
Tam o esnada arkadan bir erkek sesi yankılandı.
-Asker, noluyor burda.
Arkel karargahın geniş salonunda onlara doğru ilerleyen kişiyi görünce derin bir nefes aldı. O esnada asker de elini çekmiş ve esas duruşa geçmişti. Başıyla selam verdi generale:
-Efendim, sizi görmek istedi. Önemli bit toplantınız olduğunu söyledim. Ama dinlemedi.
General Andrew, üzerinde omzundan sağ omzunun üzerine tutturulan pelerini, askeriyeden ötürü sıfıra vurulmuş saçları ve yanık tenini tamamlayan sert bakışlarıyla saygı ve biraz da korku uyandıran, görenin kendinden çekinmesi için gözlerine bakması bile yeten bir adamdı. Ama her zamankinden daha sert ve yorgun bakıyordu. Yorgun bakışlarını Arkel' e çevirdikten sonra askere döndü tekrar:
-Sen gidebilirsin asker.
Asker bir baş selamıyla ordan uzaklaşırken General sırılsıklam olmuş Arkel' e döndü:
-Bu önemli toplantıyı bölmeni gerektirecek kadar önemli ne vardı?
Arkel biraz gerildi. Çünkü General Andrew'i ilk kez bu kadar kızgın görüyordu. O yuzden birsz temkinli yaklaşmaya karar verdi.
- Özür dilerim efendim acil olmasa toplantıyı bölmezdim. Ama...
-Arkel .
General sert sesiyle onu susturdu elini kaldırarak dur işareti yaptı:
-Şu anda çok önemli bir toplantı var. Ve önemli misafirler var. Sonra tekrar gel.
-Ama general bu çok önemli...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK DİYAR EFSANESİ
Fiksi Ilmiah"Ağaçların arasından sıyrılıp onların yapraklarıyla oynaşan rüzgar, sessizce olacakları bekleyen insanların gergin yüzlerini yavaşça yalayıp geçti.Nefret ve öfke dolu bulutlar, olacaklara tanık olmak için biraraya gelirken beraberlerinde ölüm kokan...