Mest usta Makarov'a haber vermiş ve usta Freed ve Levy'i loncaya çağırıp araştırma yapmalarını istemişti. Kimsenin haberi olmadan araştırma yapıyorlardı. Lucy ise git gide bitkin düşüyordu, gözlerini yere sabitlenmiş ve derin derin nefes almaya başlamıştı. Freed sonunda elindeki kitabı fırlatmıştı.
-Lanet olsun. Hiçbir şey yok! (Freed)
-Belki Hibiki'ye sormalıyız. (Levy)
-İyi fikir. Mest onu getir hemen buraya. (Mavis)
-Hai. (Mest) Mest gitmiş ve saniyeler sonra yanında Hibiki'ye ile dönmüştü.
-Neler oluyor? Niye be- Lucy! Ne oldu sana!? (Hibiki) Lucy'nin beyazlamış yüzüne baktı ve yutkundu. Şimdi anlamıştı, zaten Mest başka neden onu kaçırır gibi getirirdi ki?
-Yardımına ihtiyacımız var. Kapılarını kapatamıyor. Bu yüzden çok fazla büyü gücü tükendi. Arşivinde böyle bir büyü var mı? Yada kapıyı zorla kapatacak bir büyü? (Levy)
-Hemen bakıyorum. (Hibiki) herkes umutla Hibiki'ye baktı ama yaklaşık on dakika sonra yüzündeki ifade sayesinde çaresiz kaldıklarını anlamış oldular.
-Ne yapmalıyız? (Levy) Levy ağlamaya başlamıştı. Lucy dostunun ağlamasını istemiyordu. Lucy bir süre düşündü ve karar verdi.
-Wendy, Sheria bana tekrar yardım edebilir misiniz? (Lucy) Wendy ve Sheria yanına gelip büyü yapmaya başladılar. Birkaç dakika sonra Lucy kendini toparlamıştı. Ancak Wendy ve Sheria çok yorulmuştu.
-Tesekkur ederim ve özür dilerim. (Lucy) sıcacık bir gülümseme yolladı ufak kızlara, onlarda tabi buna karşılık verdi.
-Birinci, Mest benimle biraz gezmeye ne dersiniz? (Lucy)
-He? (Mest/Mavis)
-Hey! Dur bakalım orada. Bu halde nereye gidiyorsun? (Gin)
-Evet Saçmalamaya başladın iyice. (Mikie)
-Sizde geliyorsunuz. (Lucy)
-Lucy-san. (Wendy)
-Hiçbir yere gitmiyordu sarışın. (Cobra)
-Cobra bir çözüm bulmak için gideceğim. Hem birşey olursa Mest bizi hemen buraya getirir. (Lucy)
-O zaman bizde geleceğiz. (Gerard)
-Hayır! (Lucy) herkes şaşkınca Lucy'e bakıyordu.
-Birşey mi saklıyorsun? (Midnight)
-Hayır. Sadece oraya gidebilecek kişilerin bir sınırı var bu yüzden. (Lucy)
-Lucy seni o- (Gerard)
-Gidelim Lucy. (Mavis)
-Ne? Sizde mi birinci? (Wendy)
-Birinci? (Sheria)
-Evet merak etme. Lucy güvende olacak. (Mavis)
-Gidelim Mest. (Lucy) Lucy'nin isteği üzerine Gin, Mest, Mikie, Mavis ve Lucy odadan kayboldular ve kendilerini bir ormanda buldular. "Bu orman her ne kadar karanlık olsa da her zamanki gibi güzel" diye geçirdi içinden Lucy. Biraz etrafta dolandılar.
-Lucy burada ne yapıyoruz? (Gin) Lucy tam cevap verecekti ki buna engel olan çalılıkların arkasından gelen ses oldu.
-Hoşgeldiniz Lucy-san. Geciktiniz. (Beyaz Saçlı Adam) karşılarında beyaz saçları olan yakışıklı bir adam vardı.
-Hoşbulduk. Birkaç işim vardı. O nerede? (Lucy)
-Sizi ileride bekliyor. (Beyaz Saçlı Adam)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saf Ruh
Fantasy"Sen kimsin?" ..... "neden canım bu kadar çok acıyor?" ..... "cevap versene!!" "Küçük Heartfilia kızı bu senin kaderin. bundan kaçamazsın." "ne demek kaderin? kaderim olan neymiş?!" "senin gibi saf sevgiye inanmış aptalların sonu bu, tıpkı annen...