Anne Yarısı

Bölüm 16

Sağlık problemleri nedeniyle yazamadım :( Beklettiğim için üzgünüm. Söz, bundan sonra bu kadar bekletmeyeceğim. Ama lütfen siz de hikayenin duyulması için bana yardımcı olun. Doğum günümde paylaşmayı planlıyorum bir sonraki bölümü :) Hepinize iyi okumalar.

Pizzalarımızı yedikten sonra ben ortalığı toparlarken Özgür de matematik dersinde yardım etti kuzucuğa. Bir de ''Annem bizim yaptığımız matematiği matematikten saymıyor,'' diyerek şikâyet etti beni kuzucuk.

''Öyle olur mu Defne? Temeli oturtmadan ne türev yapabilirdin ne integral...''

Ben temeli oturtmama karşın onlarda zorlanıyordum da neyse. Hiç çaktırmayayım.

''Orası da öyle canım. Ben sadece kolay olduğunu iddia ettim bunların. Zaten seneye Duru'ya da çok kolay gelecek bunlar.''

''Ama şimdi zorlanıyorum işte. Neyse ki Özgür bana yardım ediyor.''

Nankör kedi. Sanki hafta sonu ben yardım etmedim ona. İki laf ettik diye sattı hemen beni kedicik. Duru'ya bir şey demeyip sabır diledim Allah'tan ve ortalığı toplama işime geri döndüm. Yemeği dışarıdan söylediğimiz için ortalığı toplamam kısa sürdü. Söz verdiğim poğaçaları da dondurucudan çıkarınca işim bitmiş oldu. Ben de Duru'nun odasına gidip benimkilere bir bakayım dedim.

''Şimdi anladım Özgür. O zaman cevap 5.''

''Evet Durucum. Aslında yapabiliyorsun ama dikkatini vermiyorsun sen. Ondan kaybediyorsun.''

''Artık öğrendim. Televizyon izleyebilir miyim şimdi?''

Hanımefendiye bak sen. 10 dakika ders çalıştı hemen çözdü matematiği bir de cezalı olduğu halde televizyon istiyor. İtiraz etmeden önce Özgür'ün cevabını bekledim.

''Televizyonda izlemek istediğin bir şey mi vardı Durucum? Dizin falan mı var bu akşam?''

Olsa izin mi verecek yani? Yok canım. O tren kaktı. Bugün aklım çıktı kızıma bir şey oldu diye be!

''Hayır, yok.''

''E o zaman? Hem daha çok az çalıştık.''

''Ama Özgür, televizyon yasak ya canım izlemek istiyor.''

Hanımefendiye ceza verince kıymete bindi televizyon tabi.

''Yasak olan tatlı gelir zaten hep Durucum. Televizyonu falan düşünme, dersine odaklanalım biz şimdi.''

Her şeyin yolunda olduğunu görünce bir şey demeden yanlarından ayrılıp odama geçtim. Özgür için battaniye, çarşaf ve yastık alıp salona yatağını kurdum. Sonra işim bitmiş oldu tabi. Salondaki diğer koltuğa geçip televizyonu açtım. Duru'ya yasak koyunca bana da mı tatlı geldi ne.

...

''Defne? Boynun tutulacak. Defne!''

Duyduğum seslerle uykunun tatlı kollarından ayrılıp gerçek dünyaya döndüm. Televizyon izlerken uyuya mı kaldım ben ya?

''Özgür?''

''Günaydın hanımefendi. Bize ders çalışın deyip burada uyumuşsunuz bakıyorum.''

''Şey, biraz öyle olmuş. Ama içim geçmiş. Bugün o kadar şeyi yaşayınca bünyem tepkisini böyle gösterdi.''

Özgür'ün dalga geçmesini beklerken o anlayışla kafasını salladı ve ''Haklısın, ama burada iki büklüm yatma. Odana geç istersen,'' diyerek beni şaşırtma konusunda combo yaptı. Hm bana hak verdi hem beni düşündü hem de zorlamak yerine istersen diyerek benim tercihime bıraktı. Bence ben uyanmadım daha. I-ıh! Mümkün değil.