ESKİ DOST

221 7 0
                                    

Pek konuşmayan diğer kardeş Emre olan yanıma gelip

"Babanı hiç sevmem"dedi sanki iğrenirmişçesine birşey söyler gibi.

"Babamda tanısa emin ol sizide hiç sevmez. Babamı nerden tanıyorsunuz hem."

"Babanla şahsi olarak bir hesabım yok. Ama onu bulursam geberticem kendime sözüm var. Şansa bak ki kızı elimizde"

"Babama hiçbir şey yapamazsın" diyerek bağırdım.

"Sakin ol tatlım. Elbette yapıcam ama onu buraya getirmemiz lazım ilk önce demi ama"

"Onu buraya getiremiyeceksiniz"

"Senin sayende getiricez"

Allahım ben napıcaktım şimdi hepsi benim yüzümden oldu. Bizi bulmalarını ben sağladım. Yaptığıma çok pişman olmuştum.

Adamlar depodan çıkınca Kaan'la ikimiz kaldık sadece.

Kaan'a baktım. Bana nefretle bakıyordu. Çünkü ona az önce iftira atmıştım.

"K-aan"

"Ne var"

"Y-yardım et burdan çıkmalıyız. Yoksa babamı bulucaklar"

"Bunların hepsi senin suçun. Biz senin yüzünden şuan buradayız. Bilmem farkında mısın?"

"Biliyorum ben çok salağım" dedim şuan hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.

"Ağlama" diye bağırdı.

Daha çok ağladım.

"Sana ağlama dedim " diye daha şiddetle bağırınca yüzüne baktım.

"Babamı öldürecekler"

"Zaten babanı onlar öldürmese bile ben öldüreceğim"

Baba cidden sen kötü şeyler yaptında o yüzden mi seni öldürmek istiyorlar.

"Peki neden nedenini söyle"

"Boşver şimdi nedenini yakında öğreneceksin. Şimdi burdan kaçmanın yolunu bulmalıyız."

"Burdan kaçamayacağız."

"Kaçacağız. Ama ilk önce benim masum olduğumu kanıtlamalıyız. Hani az önce iftira atmıştın ya bana onu düzeltmen lazım. Bilmem artık nasıl düzelteceksen"

"Tamam" dedim artık nasıl düzelticeksem. Doğruları anlatıcam. Tabi bana inanırlarsa nede olsa sevmedikleri babamın kızıyım.

Kapı açılınca bir adam elinde yemek getiriyordu. Yemek dediğim ekmek peynir zeytin bu adamlar daha insaflıydı. Kaan bana sadece kuru bir ekmek veriyordu.

"Şimdi sizi çözüceğiz ve bunları yedikten sonra tekrar bağlayacağız. Anlaşıldı mı?"

Kaan konuşmayınca ben

"Tamam anladık" dedim

Bizi çözmeye başladı.

Getirdiklerini hemen yedik. Acıkmıştım.
Belli ki Kaan da acıkmıştı.

Bizi bu sefer zincirlere değil sandalyeye bağladılar. Çok sıkı. Ama ayakta durmaktansa sandalyede oturmak daha güzel.

Çıkıp gittiler.

Kaan ile yine yalnız kalmıştık. Ondan artık nefret etmiyordum. Bana kötü davranmıştı ama bunun bir nedeni olduğunu biliyordum. Nedensizce kimse kimseye zarar vermezdi. Tanıdığım kadarıyla Kaan öyle birşey yapmazdı. Babamın kötü şeyler yaptığından falan bahsediyordu. Başta hatta bugüne kadar inanmıyordum. Ama kardeşlerde aynı şeyi söylüyorlardı. Babam kötü bir şey yapmış olabilirdi ama o benim babam.

SENİ SEVİYORUM.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin