Multi;anka timi ve komutanları suat.
Aryadan;Şuan tek bildiğim, bu adami ortadan kaldırmam gerektigiydi. Adam arkasını donunce, bende aynı hızla adim attım. Omzumda hissettigim baskiyla daha ikinci adimda durmuştum.
-senden kahve istediģimi hatırlıyorum!
Omzumdaki kolunu sertçe ittim. O adama yetismeliyim ,yoksa hersey mahvolucak!..
-kahvenizi almaya gidiyorum bende.şimdi izninizle.
Çatık kaşlarını ve her an bi aslan misali üstüme atlıyacak adamı umursamamaya çalışarak,emin ve hızli adimlarla o nun peşinden gittim. Analizime göre uzun boylu,yapıli ve gür saçlıdı. Üstünde ne vardıı? siyah bir takım elbise,beyaz bir gomlek. Yüzüde hayal meyal aklımda.asansöre binip aşağı indim . Ya o inmediyse...
ben kaçsaydım nereye giderdim . Arka kapiya. Hayır bu çok dikkat çekerdi. Hiç birsey olmamış gibi on kapıdan çıkardım, yadaaaa kalabalığa karışırdım... Bingo! Hızla kafeteryaya gittim ve evet cam kenarında bir masada oturuyordu. Hızlıca yanına gittim ve karşısındaki sandalyeyi çektip,oturdum.ağır bir hareketle kafasıni bana çevirdi.
-hmm. Düşündüğümden de zekisin.
-kimsin sen?
Adam sinir bozucu bir sekilde sırıttı. Tam o sirada mira yanımıza geldi.bana soru soran bakıslar atınca ,adam anlamasın diye kafamı çevirdim.
-bize 2 kahve MİRACIM.
Iste bu cumle tehlikede olduğumuzu anlamama yetmişti...Miradan;
Ama nasıl? Adimi nereden biliyor bu adam? Ben şaşkın bir şekilde dururken arya hizla ayagı kalkıpadamın kolunu tuttu ve çekti.adamı zorla ayağı kaldırdı.mutfağın arka kısmına sürüklemeye başlayınca bende peşinden gittim. Sadece Personelin girebildiģi yere girdik. Adam ise piç sırıtışıyla kolunu cekti . Arya dun buzdolabinin arkasina koyduğum silahi alıp adama dogrulttu. Benim kadar adamda saşkındı. Dün ahu denen kadini devlet korumasinda bi eve yerlestirdikten sonra bir iki susturuculu silahı koymuştum. Arya sinirle adamin karşısına dikildi.
-bu işi şansa bırakamayız! Sen kimsinde beni tehtid ediyosun lan it!..
Ahanda geldiler kiza... arya hiç düşünmeden adamin sağ bacaģina sıktı. Adam acı dolu bir çıģlik atınca hemen aģzini kapattım. Arya yavaşça yaklaştı
-yanlış kızlara bulaştın adamım.mira komutani ara şu salağı karargaha götürün. Sonra hallederiz. Kim olduğunuda arastırın. Cemreye söylersin.
Başımi onaylar anlamda sallayıp adami bagladım aryada üstünü duzeltip cıktı. Hemen adamin ensesine vurdum. Biraz uyumak iyi gelir... komitani arayıp durumu anlatım. Dışarıda gelen bagırma sesleriyle çıktım. Sıradakiler bana küfür ederken başımı eğip kasanin karşısına geçtim.zor günler başliyor...Asyadan;
Önümde bana sırıtarak bakan dosyalara ölümcül bakislarimi atip ayağa kalktım. Çantamdan minik kamerayı ve bir dosyayı alıp sarpın odasına girdim. Gitmek icin bi sebebim olması gerekiyordu. Kapıyı çaldım ama ses gelmedi bi daha calinca, hayvan anırdi resmen. Onayi aldığım için yavaşça odaya girdi. Masaya dogru usulca adımlar atarken, göz teması kurmamaya çalışıyordum. Dosyalari masaya koydum ve avucumdaki kameranin görünmesini engellemek için zaten yumruk olan elimi sıktım. Önce bana sonrada elime bakıp dosyayı incelemeye devam etti.
-sey... sarp bey ımm...gelmişken kitapliktaki dosyalarımı düzeltsem.
Kafasını dosyadan kaldırıp bana baktı.Ve ben dondum. O nasıl bir bakıştır ya! Sonra bakıslarıni geri indirip,derin bir nefes aldı.
-neden?
Evet ,neden?
-çünkü ben sekreterinizim ve bu benim görevim.yani istemezseniz yapmam ama...
-tamam.
Minik bir gülumsemeyle başımi salladım ve kitaplığa doğru yürüdüm.sırtımdaki bakışları hissede biliyordum. Adam bakışlarıyla dövüyor ya. Kamerayı hızlı bir hareketle cebime koydum. Dosyalari ve birkaç kitabı indirip yandaki dolaptan bez aldım. Sildikten sonra yavaşça yerlerine geri dizdim. Şimdi zor olanı yapmaliyım yavaşça elimi cebime uzattım. Ama duyduģum şeyle donup kaldım.
-tehlikeli sularda yüzüyorsun beyza...
Oysaki ölmek için fazla güzelsin.Cemreden;
Sildiğim 5. Koridor 5.!! Güvenlik odasına varmak için 5 koridor silmem gerekiyor ya! Elimdeki vileda sopasını sinirle sıkıp arkamı döndüm ve sopayı fırlattım. Bir bagırma sesi duyunca kafamı kaldırıp karşıya baktım. Bi adam kaşını tutmuş ve başını eğmişti. Hafiften kaldırinca kaşının kanadığını görüp hızla yanına gittim.
-ben özürdilerim sizin orda olduğunuzu bilmiyordum...
-off!tamam tamam uzatma, sorun değil. Kaşıma pansuman yap!
-ha?anlamadım.benmi?
-yok öyle cinlerle konuşurum ben arada. Malmısın kızım sen hadi!Eğer pansuman araya girerse görev uzar,ben yarın yeniden buraya gelirim ve yeniden temizlik yaparım.OLMAZ!
-ben pansuman yapmayı bilmiyorum.
Üzgünüm vicdanım şuan seni dinleyemiyeceğim... o mazlumsa bende masumum yani...
-harbimi? Beceriksiz ya...
-Allahim ya. Özürdiledik anlamiyorsun!pansuman yapmayı bilmiyorum diyorum kafan basmıyo! yeter ya işim var benim. daha dos...
Şaşkınca bana bakan adama bende aynı bakışları attım...
-daha dostumun doğum günune yetişicem...
Ben varya şu aģzıma bir ayar ceksem iyi olucak. Umarım şüphelenmez çünkü benim yakalanmam kizların yakalanması ve suat komutanın kimliģinin belirlenmesi anlamina geliyordu.
-gel benimle.
Tam cevap vericekken beni beklemeden arkasını donüp yürumeye basladı. Bende mecbur arkasindan gittim. Çok ilerleyemeden soldaki bir odaya girdi.bende arkasindan. Cok karanliktı ve çok kotü kokuyordu. Yavaşça iceri ilerledim, önumü goremiyordum... birden arkmdan gelen kapanma sesiyle irkildim. Kapıyimi kapattı? Tamam da bari ışığı açsaydı. Sanki içimi okuyormuş gibi ışığı açtı ve ben gördüğüm manzarayla olduğum yere çivilendim.kızlar sandalyede agızları bantlı,elleri ayakları sandalyeye bağlanmış bir şekilde bana bakıyordu. Ama bu bakış bana tek birşeyi çağırıştırmıştıSANIRIM BU SEFER SINIRLARI GERÇEKTEN AŞMIŞTIK...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Sınırları
Roman pour AdolescentsHayatta sınırları geçemezsin...peki Ya gecersen? Belki tek mermi ile hayata veda etmekten zordu, Belki rakiplerini yenmekten daha güçtü, Belki bizim hayatımız; bir askerin mafyaya aşık olması kadar imkansızdı. "Hepimizin sınırları var ama aşk sın...