g17

2.6K 132 3
                                    

Aryadan;
-o levent denen iti ben...
Yağız yola çıktığımızdan beri sayıyordu. Gercekten başımda bir sızı var ama...
-ya yeter yağız! Sanki siz yapmıyorsunuz adamın yaptıklarını?!
Birden susup ."yapıyoruz ama... ben adamın işkence yontemine sinirlenmedim. Sana bunu yapamaz. Sizde salak gibi adamın ayağına gidiyorsunuz. " diyerek bana döndü. Gözlerinden resmen ateş püskürüyordu!.. beni düşünmesi iyi hoşta,neden bunu bana kızarak yapıyor? Ona cevap verip uzatmak istemiyordum. Yavaşça önüme dönüp dışarıyı izlemeye devam ettim.
-arya, bak endişeleniyorum tamammı? Hemen küsme.
-anlıyorum yağız, ayrıca küsmedim merak etme.
Pozisyonumu bozmadan söylemiştim bunları. Birden araba sağda durunca kafamı yağiza döndürdüm sarplar bize bakıp gitmişlerdi. Ona soru soran bakışlarımı atıyordum.
-neden durduk bak eve gitmeliyim oradanda karargaha geçicem.
Derin bir nefes alıp ellerini direksiyondan çekti. Kafasını yavaşça bana çevirdi.
-küsmedin ama soğuksun arya. Seninle böyle olmak istemiyorum. Bir derdin olduģunda bana anlatıcaksın, yardımı benden isticeksin. Bende sana destek olucam.
Şaşırmıştım bu dediğine. Beni sadece arzuladığı için öpmedi yani, beni onemsiyor. Gülümseyerek ona baktım.
-Sana karşı soğuk olmak istemiyorum. Istemeden oluyor.artık derdimi anlatıcam yağız. Ama sende anlatıcaksın.
Oda gülerek başını aşağı yukarı sallayıp bana doğru eğildi. Yok bir kere daha öperse kaldıramam surada kalp krizinden giderim! Ellerimi kaldırıp göğsüne koydum. Beni aldırmayıp saçımı kulağımın arkasına itip yanağımı öptü. Sinirle karnına yumrugumu indirdim ama etki etmemişti. Başını omzuma koydu.
-beni her istediģinde òpemezsin yağız!
Ben peşinde koşan kızar gibi deģilim.
Sanırım beni takmıyordu... birden kafasînı kaldırıp alnını alnıma dayadı.
-onlar gibi olmadığını en başından beri biliyorum kaplanım. O yüzden seni istediģim zaman operim. Çünkü sen benim için daha değerlisin.
Nefesi yüzümü sözleri kalbimi okşuyordu. Hayır etkilenemem. ama olmuyorki... gözlerimin içine bakarak dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Izin veremem. Birkaç cumleyle ondan hoşlanamam. Ama bu sadece şimdi olmadıki. Karşılık vermememe rağmen yumuşak öpüyordu. Elimi yavaşça kaldırıp yanağına koydum. Artik yeter. Karşılik vermeye başlayınca ellerini belime koyup beni kendine çekti. Yuh! O kadar ileri gidemem yağız. Yanağındaki elimi kaydırıp göğsüne geldim ve yavaşça ittim.birkać dakika zorlasada beni çekmeyi bırakıp hafifden geri çekildi. Bu sefer o elini yanağıma koyup oksadı.
-kaplanım bana karşılık verdi. Demekki oda boş değil.Bu benim için ćok değerliydi...
-yağız lütfen gidelim.
-sana bir gerçeği söylemeliyim. Sen önemsediģim sayılı kişilerdensin. Senin yanındayken hic olmadığım kadar huzurlu hissediyorum. Senin için endişeleniyorum. Uzak duramıyorum senden.
Gülümsemem gitgide artıyordu. Ben böyle şeylere alışık değilimki. Özellikle o söyleyince bir ayrı olmuştu... yanağımdaki elini tutup indirdim. Oda geri çekilip arabayı çalıştırdı. Yola yeniden başlayınca beni yiyip bitiren şeyi soylemeye karar verdim.
-yağız.
-efendim?
-bende aynı durumdayım...

Cemreden;
-yağızlar neden durdu?
Emre cevap olarak sadece dudaklarını büktü. O bilmiyorsa ben nerden bileyim ya. Aslinda çikarıcam telefonu, sızıcam aryanin telefona, kameradan izliyeceğim ama olmaz... arya duyarsa çok pis kızar. Acaba emrenin telefonda ne vardır. Hihihiii! Içimdeki tilki hareketlendi. Telfonumu çıkarıp sifreyi girdim göz ucuyla emreye baktığımda yola kilitlenmişti. Bende telefonuma geri döndüm. Hacker tilki iş başında...
-şimdi soruma doğru cevap verirmisin cemre.
Alt Yazılımı girmeyi bırakıp ona döndüm. Ne sorusu? Soru sorduda benmi duymadım acaba?
-balığımı daha çok seviyorsun benimi?
Hala oradamı kalmış. O kadarmı önemliydi bu konu?
-cevap verdim ya emre. Neden bu kadar taktın anlıyamıyorum.
Yeniden telefonuma girip alt yazılimı tamamladım. Biraz daha uğraşınca sızmıştım. Ama koruma duvarı çok güçlüydü. Derin bir nefes alıp emreye döndüm. Telefonunun şifresini öğrenirsem işim kolaylaşır. Gerisini kendim kırarım zaten.
-nedenmi takıyorum resmen benimle balığı eş değer tutuyorsun cemre!
Eğer bu mevzu biraz daha uzarsa aramız bozulabilir. Ceza aldıktan sonra ne olucağı belli değil. Onunla böyle vedalaşmak istemiyorum.
-haklısın özurdilerim. Hiçbir insan balıkla eş değerde olamaz. Emin ol sen daha önemlisin.
-bir dakika, yani beni daha çok seviyorsun?
-lafı çarpma emre! Yani balıkmı senmi desen ki saćma bir karşılaştırma, tabiki sen.
Gülerek yanağımdan makas aldı. Bu hareketi benide güldürmüştü. Çocuk gibiydi bazen... şu sifresinide bi alsam.
-emre benim dakikam yokta senin varsa aryayı arasam şu cezayla ilgili.
Birden arabayı yavaşlatıp surmeye devam etti. Ardından yola uzun bir süre baktı.
-sana birşey olmasına izin veremem cemre.
Dediği sey ile durdum. Benim için endişeleniyordu. Aslında bende korkuyorum. Ne olucak kim bilir... ama dik ve cesur olmalıyım. Tıpkı bir anka gibi!
-bunu biliyorum. Çok iyisin. Yani bir mafya için.
-iyi deģilim... olamamda.
Telefonunu cebinden çikarıp uzattı. Yüzüme bakmıyordu. Alıp acmaya çalışıyormuş gibi yaptım. Sormama gerek yokki aslında. Biraz uģraşıp şifreyi kırdım. Şifreye bak ya!
"33svyr09cmr!" Allah belani vermesin ya.yok gerçektende vermesin, vermesin...
-vermesinde ne oldu.
Mırıldanmalarımı duymuştu demekki.
-ulaşılamıyorda neyse evde sorarım ben.
Başını tamam anlamında sallayıp telefonu aldı. Birkac dakika durdu ve hızla bana döndü.
-sen bana şifreyi sormadın! Sinsirella seni!
Büyük bir kahkaha attım. O bana" gül sen gül" bakışı atıyordu. Onu umursamayıp telefonumu aldım. Şifresini girip güvenlik duvarını yıktım. Mesajlara girdim. Silinmislerdi. Silinen dosyayı acmak için uģrasamam simdi. Galeriye girince şok oldum. Birkaç fotoģrafım vardı. Benim. tüm timin deģil, sadece benim. Şok ile gozlerimi aćtım. Yanağımda hissettiğim nefesle hızla kafamı diger tarafa ćektim. Ne zaman durdu bu araba?Emre bana tek kaşı havada bakiyordu.
-neden yaptın cemre? Derdin sadece telefonuma ulaşıp görevini yerine getirmekmiydi!?
Bağırması ile şok oldum. Nasıl böyle düşünür?"adam haklı salak!" Iç sesim sayesinde gerçekten durumu anladım.
-ya ben sana kimseye yapmadıklarımı yapıyorum sen ise...
-saçmalama emre!sana böyle birseyi yapmam sadece merak ettim tamammı?!kimlerle görüşüyorsun kaç kızın numarası var!?bunları merak ettim anladınmı!?ben sizin gibi değilim! Ihanet bizim kitabımızda yoktur!
Bağırarak konuşuyorduk artık. Cümlem bitince derin bir nefes aldım. Sinirden patlıyabilirdim. Kapıyı açıp çıktım. Yandaki ormanlık alanadogru gittim. Araya demir ćit koymuslardı.
Arkadan açılıp kapanma sesiyle emreninde indiğini anladım. Onunla suan gercekten konuşmak istemiyordum. Neden böyle olduki?
-cemre. Tamam. Yanlış anladım. Özürdilerim.
Yanıma gelince başımı başka tarafa çevirdim. Sinirliydim. Yavaşça çenemi tutup kaldırdı. Gözlerine bakmak istemiyordum. Çenemdeki eli yavaşça yukarı çıkıp saçlarıma gitti. Okşamaya başlayınca göğsümde bağlı olan ellerim yavaşça çözülüp boşluğa düştü. Tek hareketi ile rahatlamıştım.
-özürdilerim. Seni kırmak istemedim. Oysa nedenin hoşuma bile gitti.

Aşkın SınırlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin