30 Kasım 2006

68 2 0
                                    

Bugün mükemmel bir fikir geldi aklıma. Çok heyecanlıyım. Bedenleri ne yapacağımı düşünürken aklıma bir anda geldi.

Şimşekler çaktı bir anda. Orospuda yaptığım gibi onları doğrayıp Boğaza atmaktansa, onları bulunabileceği bir yere götüreceğim. Benimle asla bağlantısı tespit edilemeyecek iki cesedi neden gizlemeye çalışayım ki? Üzerinde yoğunlaştıkça fikir daha da hoşuma gitti. Bu bugüne kadar yaptığım en korkunç şey olacak.

Başsız iki çıplak ceset. Bu şehir bunu kaldıramaz. Medya çıldıracak ve polis bunu kimin yaptığına dair deli gibi bir çemberin içinde dönecek. Koskoca şehir geceleri sokağa çıkmaya korkacak. Hepsi benim sayemde.

Şimdi yapmam gereken tek şey cesetlerle yakalanmamak. Ayrıntıları kafamda bitirdim. Çok basit bir plan olacak.

Güzel bir Perşembe gecesi. El ayak çekilmiştir bu saatlerde. Saat gece 3'ü bekleyeceğim. Sokaklarda kimselerin olmadığı bir saatte onları çarşafa sarıp ve bantlayıp arabama taşıyacağım.

Sonra Fenerbahçe sahiline gideceğim. Parkın ora-sı. Ama dikkatli olmalıyım. Dikkat çekmemeliyim. Sahile inebileceğim en kolay noktayı bulmam lazım. Cesetlerle birlikte boynumu kırmadan kayalıklara inmem lazım. Keşke arabayı doğrudan sahile sürebil-sem. Hayır, ulaşabileceğim en yakın nokta belirlediğim yer olacak.

Oraya varınca onları yan yana Boğaz'ı izliyorlarmış gibi yerleştireceğim. Kafasızlar. Heykeltıraş daha iyi iş çıkartamaz. Kafa demişken, onları da da-ha ilerde yan yana boğazın eşsiz manzarasına bakar-casına yerleştireceğim.

Çok heyecanlıyım, tüylerim diken diken. Onları bulduklarında kim bilir neler olacak. Bu şehir daha önce böyle bir oyun görmedi.


Bir Seri Katilin Günlüğü - Uyanış (Kitap olarak yayınlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin