Soul Mates / HS

13 ° Shake It Off

Fazlasıyla geciken bir bölüm olduğunun ve beklentilerinizin %20'sini bile karşılamayacağını biliyorum ancak tek yapabileceğim özür dilemek olur. Yoğun iki hafta geçirdim ve yazmayı bırakın, doğru düzgün uyuyamadım bile. İlham konusunda sıfırdım ve bu bölümü dört kere silip tekrar yazdım. Bir ara Jane hiç Harry'e söylememiş de rüya görmüş gibi bile yaptım, düşünün ne kadar değiştirdiğimi. Eninde sonunda da bu bölümde karar kıldım, umarım olmuştur. Taylor'ın şarkıları da hikayenin ana kaynağı gibi resmen sjhdksjdos Beğenmenizi umuyorum, lütfen yorumları eksik etmeyelim.

İyi okumalar!

Bok gibi hissediyordum.

En sevdiğim ünlü konsere gelecekmiş de geç haberim olduğu için bilet alamamış gibi üzgün, gün boyunca ne yiyeceğini düşünüp eve gittiğinde en nefret ettiği yemekle karşılaşan bir çocuk gibi hayal kırıklığına uğramış hissediyordum.

Harry'e her şeyi söylediğim o dakikadan beri hislerim hep aynı yöndeydi. Bunu neden yaptığımı bilmiyordum. O gün ciddi manada üzgündüm ve kalbimdeki ağırlıkları boşaltmam gerekiyordu. Bunu Harry'e yapmış olmam en kötüsüydü ve üç gündür konuşmamamız da buna bir kanıttı. Ne düşünüyor olabilirdi? Ne hissediyor olabilirdi? Sonuçta tanışalı çok uzun bir süre olmamıştı ve karşısına çıkıp ondan hoşlandığımı söylemiştim. Kesinlikle gördüğü her yakışıklıdan hoşlanan o kızlardan olduğumu düşünecekti ve ben de buna bir cevap veremeyecektim. Üç gündür tek yaptığım ağlamak ve iki şarkı yazıp bestelemek olmuştu. Hasta olduğumu söyleyerek ses çalışmalarına da gitmemiştim. Kafam çok karışıktı ve ne yapacağımı bilmiyordum. Evet, ondan hoşlanıyordum ve o da başkasından hoşlanıyordu. Kendall ile aralarında olan şey açıkça ortadaydı, onun da bana karşı bir şey hissedebileceğini düşündüğüm anlar şu an sadece komik geliyordu. Burada baş rol değildim. Harry ve Kendall ana karakterdi, bense onların arasına girmeye çalışan ama ne yaparsa yapsın asla onlara yaklaşamayacak olan yan karakter. Kendimi Lizzie'ye açma kararı alarak az önce bunları söylediğimde Robert ile beraber salak olduğumdan bahsetmeye başlamışlardı.

"Saçmalıyorsun. Bu senin hayatın ve baş rolü senin dışında kimse olamaz. Harry'i tek sevebilecek kişi o değil ve sen de sırf onun için bırakacak değilsin. Çok fazla düşünüyorsun Jane."

Sürekli çok düşündüğümü söylüyordu ama buna engel olamıyordum. Koskoca üç günde sadece on sekiz saat falan uyumuştum, beynimi bir türlü boşaltamıyordum. Harry'nin bir şeyler demesi gerekirdi. Bir mesaj atması veya araması, bu konu hakkında fikrinin neler olduğunu benimle paylaşması gerekirdi. Çünkü şimdi sadece beni umursamadığını açıkça istemediği için de kaçtığını düşünüyordum. Kim böyle düşünmezdi ki? Büyük ihtimalle birkaç gün daha mesaj atmayacaktı, ben de ona atmayacaktım ve birbirimizi unutacaktık. Bunun böyle olmasını umuyordum çünkü karşılıksız ve bilinen bir aşkın getireceği acılara hayatımda hiç yer yoktu.

#Harry'nin Ağzından#

''Ondan hoşlanıyor musun?''

Liam'ın sorusu üzerine kendim için yaptığım muzlu tatlıyı ezmeye bir son verdim ve iç çekerek kafamı kaldırdım. Bu sorunun cevabını kendime bile veremiyordum, kafam çok karışıktı. Ondan hoşlandığımı düşünüyordum ancak Kendall kafamı fazlasıyla karıştıran bir etkendi. Fotoğraflarımız sızdığından beri onlara tekrar tekrar bakıyor, o gün yaşanıp bitmiş anıları gün yüzüne çıkarıyor ve nasıl hissettiğimi anlamaya çalışıyordum. Jane'in karşıma geçip bağıra bağıra beni sevdiğini söylediği andan beri tek yaptığım oturup düşünmekti. Tabikii bana aşkını söyleyen birçok kız vardı ve Jane bunlardan neredeyse en normaliydi ancak yine de farklıymış gibi hissediyordum. Jane ile vakit geçirdiğimiz süre boyunca bir dakika bile sıkılmamış, onun yanında olmaktan açıkça mutlu olmuştum. Karşımda benim kız versiyonum duruyor gibiydi, kafalarımız tamamen uyuşuyordu ve bu iyi hissettiriyordu. Çoğu insan yüzüyor mu diye çorbaya attığım telefon hakkında salak olduğumu söylerken, Jane ise sonuç olarak yüzüp yüzmediğini sormuştu. Bu yaptığımın akıl işi olduğunu savunmuyordum ama sonuçta yapmıştım ve saçmaladığımı söylemek yerine bunu yapmamdaki amacı arayan insanlar daha çok dikkatimi çekiyordu. Üç gündür Jane ile konuşmuyordum çünkü hislerimden emin olmadan ona umut vermek istediğim son şey bile değildi. Uzun süredir düzenli bir ilişkim yoktu, Kendall ile bir yıldır bir şeyler yaşıyorduk ama bunun adını hiçbir zaman koymamıştık ve bu sıkıcı bir hal almaya başlamıştı.