Can'la akşam yemeği yedikten sonra caddede biraz dolaşıyorduk. Ellerimi cebime soktum. O sırada Can durdu ve yandaki dükkana mal mal bakmaya başladı.."Noluyor oğlum?"
"Abi bu sen değil misin?" biri beni çizmişti, görevliye gidip sordum.
"Bu resmi çizen kim, biliyor musunuz?"
X: "İsmini vermek istemeyen Dream lakaplı biri çiziyor. Burada birçok resimde ona ait zaten." oradan çıktık ve yürümeye devam ettik.
"Vay bee.. Demek gizli bir hayranın var."
"Gelsin hallederiz. Hele sarışınsa, ufffff.."
"Oğlum çok pisliksin be." dedi gülerek.
**
~Zeynep~
Kızlarla buluşup denize gittik öğlene doğru. Pek kimse yoktu. Bikinimin üstüne giydiğim kimonomu çıkardım.Seda: "Of bee.. Şu çocuğa bakın, yeni mi gelmiş bu?" arkama baktım, dünkü adam vardı, arabanın bagajından bir şeyler alıyordu, bana doğru bakıp göz kırptı, ben de ona dil çıkardım.
"Bu ne ya? Herkese boncuk dağıtan tiplerden işte. Seninde dibin düştü hemen maşallah."
Seda: "Ne var kızım, adam yerli Brad Pitt gibi. Maşallahhhh.. Bırakta boncuk dağıtsın az."
"Ya bu ne böyle? Hayatınızda ilk defa erkek görmüş gibi davranmayın."
Gizem: "Valla sanırım az önce bir tane boncukta sana verdi." dedi gülerek.
"Ufff saçmalama yaa.. Amaan.. Kas yaparak kızları etkileyebileceğini inanan biri işte."
Seda: "Kızım sen saçmalıyosun valla. Yoksa tanıyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veda Edemediğim |Tamamlandı|
Fanfiction"Bazı vedalarda hoşçakal bile denilemez. Bazı vedalar vardır, hiçbir zaman veda edilemeyen.." Birbirlerine küçükken deliler gibi aşık olan Zeynep ve Kerem ileride evlenmek zorunda kalırsa ne olur sizce? ~~ Çok küçük yaşlarda ayrılmak zorunda kalan f...