Mahvedilen Gece

656 45 19
                                    

**** Okurcuklarım ! :) Evet, yeni bölüm yayınlıyorum. Çünkü okul zamanı böyle sık sık yayınlayamıyacak olmam. :) Haru'nun neden geldiği açıkça ortaya çıktı.  Sizce Maria' nın yaptığı iyi bir şey mi ? Siz affedebilir miydiniz ? Ben, affedemezdim açıkçası :D Bir dahaki Bölüm için süprizim var ve yarın UYANIŞ'ın kapağını yayınlayacağım :) Final geldi çünkü ve finalde ben çok duygulandım. İçim yanıyor ve ağlayacak gibiyim sanki :') Neyse sınır +7 vote. Multimedyadaki  kız, Maria :) Bölüm şarkısı Haru'nun şarkısıdır. METALLICA - DIE DIE MY DARLING ! Onu seven veya sevmeyen herkese gelsin ! İyi okumalar ! **

Haru'nun gelmesi ile herkes şaşkındı. Askerler, hızla toplanmaya başlamıştı. Lui, yanımda belirmiş ve Jack elimi tutuyordu. Lui aramızdaki bağ sayesinde telepatik olarak konuşmaya başladı.

Lui " Jade, buradan kaçman gerekiyor. Haru'nun niyeti iyi değil. Tebrik amacı ile gelmedi. Farklı, kötü niyetleri var ve sen buradan kaçmazsan, sonun hiç iyi olmaz. "

" Sende geliyorsun, Del de geliyor ve tabiî ki Yugin ! Ah, Haru'nun amacı ne ? "

" Birazdan öğrenirsin neden teşrif ettiğini." dedi ve telepatik konuşmamız Haru'nun öksürmesi ile bozuldu.

Haru " Evet, Saygıdeğer Saray Halkı! Yüce Kral, Güzeller Güzeli Prenses Jade ve tiksinç, iğrenç, hamam böceği Jack pardon Efendi Jack."

" Buraya neden geldin ?"

"Kızgın olma, Prenses'im. Buraya sadece ufak bir iş için geldim ve benim olanı almaya geldim. Karanlığın ordusu sizi buraya çağırıyorum!" demesi ile saray sallanmaya başladı ve her yerden siyahlar bürünmüş, sadece gözleri gözüken askerler çıkmaya başladı.

General Hugo, çıkan durum karşısında askerlere harekete geçmeleri için bağırıyordu ve askerler General'in dediklerine uyuyorlardı. Balodaki herkes kaçışmaya başlamış ve ben donakalmıştım. Haru, sinsice gülümsedi ve mırıldanmasıyla, askerleri babamı tutuklamıştı. Babam çırpınırken, Haru onu bayıltmıştı. Annemden tarafa baktığımda ise, askerlerin onu çoktan götürdüklerini gördüm. Jack'in sesi ile kendime gelmiştim.

Jack " Jade, buradan kaçmalıyız. Gördüğün gibi Japon, çıldırmış !"

Luis " İlk defa ayaklı yemek doğru konuştu. Buradan kaçmalıyız." dedi ve Del ile Yugin yanımıza geldi.

Del " O zaman herkes benim kahin odama doğru koşsun." dedi ve Jack benim kolumu tutarak koşmaya başladık.

Arkamızdan Haru'nun askerlere bağırdığını duyduk. Kendi askerlerimiz kaçmamız için bize yol veriyordu. Haru'nun askerleri, peşimizden koşuyordu. Balo çıkışındaki yolumuzu kapatan askerler vardı. "Su çarpması!" dedim ve suyun sert etkisiyle yere yapıştılar. Hızlıca onları geçtik ve koşmaya başladık. Balo salonundan sonunda çıkmıştık fakat koridor kaçışan asillerle doluydu. Bizde bu asillerin arasından hızla geçiyor ve aralarına karışmaya çalışıyorduk. Topuklu ayakkabılarım, koşma hızıma engel olduğu için onları çıkardım ve Haru'nun askerlerine doğru fırlattım. Sonunda azda olsa hızlı koşmaya başlamıştım. Kaçış grubumuzda önden Yugin ve Del, arkalarında bendim. Benim arkamda ise, Jack ve Luis vardı. Yolumuzdaki askerleri Yugin ya ışık demeti yapıyor gönderiyordu ya da bana bırakıyor, ben hallediyordum. Haru yetiştiğini yaydığı enerjiden anlamıştım. En sonunda Del'in odasına gelmiştik. Kapıyı hemen kilitledik.

Del " Yugin, buradaki en önemli büyü kitaplarını ve malzemelerini al. Jade, sen benimle buradaki boyut kapısını kapatacaksın. Luis ve Jack, kendinize sahip çıkmanız yeter! Hatta birbirinizin kıçlarını, kollayın ! " dedi ve boyut kapısını açmak için gözlerini kapadı ve birden gözlerini açtı.

YEŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin