BİR KAHVE

SEN HEP BENİMLE KAL

Üstlerimi giyindikten sonra Aysu'yla saçımızı yapmak için tuvalete gittik. Ben Aysu'nun saçlarını Aysu ise benim saçlarımı yapmıştı. Saçlarımı doğal dalgalı yapıp hafif bir makyaj yaptım ve kırmızı bir ruj sürdüm. Üstümdekilere daha doğrusu kendime baktığımda güzel olduğuma kanaat getirdim.(MULTİDE VAR.) Fiziğim zaten hoştu.

Aysuda kısa dar siyah bir elbise giymişti. Onun saçlarını ise hafif dalgalandırıp bol ve dağınık bir topuz yapmıştım. 

Tam anlamıyla tamamen hazır olduğumuza emin olduğumuzda parti alanına doğru ilerledik.

Berk'i görmemle şirince sırıttım. Yanıma gelerek elimden tuttu.

"İyleşmişsin ha?"

"Sence?" diyerek sırıttım.

Dişlerinin arasından " Bu kadar süslenecek enerjiye sahip olabildiğine göre bencede iyileştin."

"Aynen." 

Daha sonra Berk'le çalan müzikte dans etmek yerine oturup sohbet etmeyi tercih etmiştik. Onla böyle sohbet ederken hızla çözmeye başlamıştım. Davranışlarındaki gizem, tavırları, sürekli sırıtmasındaki amacını hepsini anlıyordum. Gerçi ben Berk'e mesaj atmamıştım! Aklıma mesaj işi gelmişti şimdi. Artık onu tanıdığımı düşünüyordum ve bu saçmalığa nedense son vermek istiyordum. Bizim ilişkimizde gizemli tarafın Berk olması beni zaten mutlu ediyordu. Bugün ona her şeyi anlatacak cesarette bulunmam beni bile şaşırtıyordu. Tam anlamıyla tanımıyordum evet ama onu böyle bir saçmalıkla tanımak yerine kendim isteyerek ona bu isteğimi göstererek tanımak istiyordum.

" Hiç birini bekleyecek kadar çaresiz kaldın mı?" birden sormuştum. Onun birini sevmesi veya önceden sevmesi düşüncesi nedense hoş olmayacak derecede canımı yakıyordu.

"Bazen hatta çoğu zaman duygularına esir oluyorsun. Beklemek güzeldir ama doğru durakta."

Gülümsedim. Bu cevabıyla ne önceden sevdiğini nede şuanda birini sevdiğini kısaca reddetmişti. Hem seviniyor hem de kısa çaplı bir üzüntü yaşıyordum. Anlamsız duygu değişimlerim olmuştu.

Belki açık konuşmak istersem Berk'i nedense hayatımda sürekli yanımda istiyordum.

Her insan korkularını, tavırlarını , kısaca kendini tanır.

Benim yapım ise sürekli ayakta durmak istememdi. Sürekli dik başlı meraklı bir yapım vardır. Ama ilk defa birini sürekli arkamda istiyor korktuğumda üzüldüğümde canım yandığında kendimi geçiştirmek istemektense ona sığınmak istiyordum. Bir yanım ise durmamı söylüyordu. Onun onca kızla birlikte olmuş olması birini sevecek bir yapısının olmadığını düşünmek... kötü.

Heleki onu kısa zamanda bu kadar tanımak istemem ve fazlasıyla tanımış olmam ona olan duygularımı dahada yakın kılıyordu.

Daldığımı fark edip Berk'e baktığımda onunda bana düşünceli ve dikkatli bir şekilde baktığını fark ettim.

Acaba oda benim düşüncelerimi düşünüyor mudur?

Beni tanımak sevmek istiyor mudur?

Sürekli benim hakkımda düşünüyor mudur?

Bu düşüncelerimin gerçek olmasını çok istiyordum. Benim düşündüklerimi onunda düşünmesi... Erişilmeyecek derecede mutlu olmamı sağlıyordu. Düşüncesi bile insanı rahatlatıyor mutlu ediyordu. Gerçek ise...

Berk'inde dediği gibi ani ve duygularıyla hareket eden biriydim. Ama Berk ile ilgili duygularım her ne kadar ağır bassada ilk defa düşüncelerimi dinliyordum. Emin değildim.