Küçük Leydim(efsane Leydiler Serisi 2)(TAMAMLANDI)

mutlu son..

Son bölümle karşınızdayım umarım hikayemi başından sonuna kadar beğenmişsinizdir.yeni hikayemle karşınızda olucam yeniden seri devam edicek
1_yıldızlarla gelen
2_küçük leydim
3_son druid
4_viking

İyi okumalar....

3 ay sonra

Emma sabah karnındaki şiddetli ağrıyla uyanmıştı. Bu ağrı diğerleri gibi değildi. Artık hamileliğinin dokuzuncu ayında olduğunu biliyordu.

"alec uyan ben iyi değilim"emma acıyla kıvranırken alec onun çığlıgıyla yataktan yuvarlanmıştı.

"neler oluyor emma iyi misin" alec acı çeken emmayı gördüğünde biran ne yapacağını bilemedi.

"hayır! doğuruyorum hemen lunayı çağır"emmanın çığlığı kaleyi inletiyordu artık.alec kapıyı kırarcasına açmış ve kükrercesine bağırıyordu.

"luna! hemen buraya gel şifacıyı çağırın" alec endişeyle bağırıp emirler yağdırıyordu. emmayı kaybetmekten ölesiye korkuyordu şuan.bir kaç dakika sonra luna ve şifacı koşarcasına odaya girdi.

"emmaya yardım edin" alecin sesi acı çeken emmayı gördükçe çaresiz çıkıyordu.

"lordum dışarı çıkın"luna alecin dışarı çıkmasıni söylüyordu sürekli.

"dışarı alec! senin yanında doğurmayacağım asla"emma bir yandan alec e kızarken diğer yandan acıyla çığlık atıyordu.

"dostum hadi"jack odaya girmiş aleci zorla dışarı çekiyordu.

"sakin ol alec al iç"jack alec i zorla dışarı çıkarmış ve viskiyi eline tutuşturmuştu. Emma içerde doğururken alecte dışarda dokuz doğuruyordu. Artık kaç kadeh içtiğini bile unutmuştu.kolay bir doğum değildi ve şimdiden bir kaç saat geçmişti.sabrının sonundaydı artık.jackin yanından hızla ayrıldı tam kapıyı açacakken içerden gelen bebek ağlamasıyla orda donup kaldı.işte sonunda küçük dük doğmuştu.

Luna emmayı hazırlamış ve bebeği kucağına verip tam kapıyı açıyordu ki aleci karşısında dolu gözlerle görünce kısa bir şaşkınlık yaşamıştı.

"lordum bir oğlunuz oldu"alec mutlulukla lunaya sarılmıştı farkında olmadan ve koşarcasına içeri girmişti.luna kısa süreli şokla kıpkırmızı kesilmişti. Jack ise gördüğü manzara karşısında bozulsada sonuçta bugün alec in en mutlu günüydü ve yaşadığı şoka vermişti bu durumu.
Ardından yavaşça lunaya
sarılmış ve ona bir bebek istediğini ima etmişti bakışlarıyla.

"bak lucas bu baban"emma kucağında küçük lucasla alece gülümsüyordu.
Alec gördüğü manzara karşısında ağlayacaktı nerdeyse. Emması sonsuz aşkı ona bir oğul vermişti.bu dünyadaki en şansı adam belkide benim diye düşündü o an.
Yavaşça emmanın yanına oturdu ve lucasa baktı.

"çok güzel değil mi alec" emma hayranlıkla oğluna bakıyordu.
Alec başıyla onayladı ve emmanın alnını öptü.
"bana dünyaları verdin küçük leydim"

10 yıl sonra

"lucas, elisanın bilekliğini hemen ver"emma lucasın elisayı ağlattığını görünce misafirlerinden özür dileyip yanına gitmişti.

"hayır vermicem onu göle atıcam" lucas burnundan soluyordu.lunada ağlayan kızını teselli etmeye çalışıyordu.lucasın doğumundan bir yıl sonrada luna ve jack in elisa adında bir kızları olmuştu.

"neden vermiyorsun tatlım"

"onu henry verdi elisaya ben kabul etmemesini söyledim ama o taktı ve geri vermeyeceğim"lucas bilekliği yere atmış üstüne basıyordu.
"anne onu henry hediye etti lütfen al"elisa hıçkırarak ağlıyordu.
İşte o an alec jack ve dük alex glascow at gezisinden dönüyorlardı.prenses victoriada oğlu henry ile lucas ve elisanın yanına gidiyordu. O haftasonu prenses ve alex yakın dostlar olan dük mckenzieye ziyaret etmişlerdi.alex ünvanını aldıktan hemen sonra victoria ile evlenmişti. Ve yıllar geçsede mckenzielerle dostluklarını sürdürmüşlerdi. Emma ve victorıa boş bol mektuplaşıp yakın dost olmuşlardı.

"neler oluyor emma"alec çaresizce bakan karısının imdadına yetişmişti.

"alec lucas elisanın bilekliğini vermiyor"alec aslında oğlunun durumunun farkındaydı.çünkü küçük lucas elisaya aşıktı.

"genç adam güçlü bir iskoç asla bir leydiyi üzmez"lucas babasına karşı mahçupken elisada hayranlıkla alece bakıyordu.

"şimdi ver bakalım"lucas istemesede verdi.

"bir daha hediye yok elisa hem ben seninle evlenince daha güzelini alıcam" herkes kısa süreli bir şok geçirirken jack kızını kıskanan bir baba olarak kıpkırmızı olmuştu. Alec ise kahkaha atarak jackin omuzuna vurdu o an.

"desene akraba oluyoruz jack" jack sinirliydi.

"olmaz elisa küçük hem ben kızımı kimseye vermem"luna kocasına sarılmış sakinleştiriyordu.çünkü jack aşırı korumacı bir babaydı ve bu durum onu kızdırmıştı.

"hadi sevgilim biz bişeyler içelim elisa gel sende"luna emmaya gülümsemiş ve homurdanan kocasıyla masaya doğru gitmişti.victorıa ve alexte onları izlemişti.

"bir kızı böyle etkileyemezsin"alec oğluna gülümserken emmayıda kendine çekmişti.

"hadi şimdi colinin yanına git, kardeşini yalnız bırakma" colin emma ve alec in ikinci oğullarıydı. Alec karısını öpmüş ve karnını okşuyordu.
"bu sefer kız olucak"alec gülmüştü emmanın sözleriyle.

"olmazsa da devam ederiz sevgilim"emma alec in koluna hafif bir yumruk atmıştı.

"lucasta aynı senin gibi şimdiden aşkını buldu sanırım ama jack bundan hoşlanmadı."alec dönmüş homurdanan jacke bakarak gülüyordu.

"lucasta sevgisine sahip çıkıyor emma aynı benim gibi. Oda aşkı için savaşacak" emma kocasının bu sözleriyle geçmişe dönmüştü yaşadıkları her ana ve şimdi burdaydı sevdiği adamla.

"benim için savaştın alec iyiki beni zorla getirdi buraya sen olmazsan ne yapardım bana çok güzel bir hayat verdin. Ailem oldun. Seni çok seviyorum alec mckenzie" alec karısına daha da sıkı sarılıp kulağına,

"asıl sen iyiki geldin dünyama, sensizken yolumu kaybetmiştim ve seninle yolumu buldum emma. Beş yaşındaki o kıza aşık oldum ben. Ve o küçük kız şimdi yanımda hep benimle kal KÜÇÜK LEYDİM" alec karısına sarılmış tutkuyla öpüyordu o an.

Musmutlu bir hayat onları bekliyordu...