Bölüm 1- BU BENİM KIRIK KALBİM

330 64 40
                                    


"Asya gerçekten istemiyorum" diyorum sinirle bağırarak.

Bu kız ne kadar inatçı olursa olsun o da biliyor ki benim kadar inatçı olması mümkün değil. Asla gitmeyeceğimi de biliyor, benim oraya ait olmadığımı da biliyor yinede ısrarla beni bağırtıp kızdırıyor burada. Oysa ben böyle bağırıp kavga edecek bir insan bile değilim ki neden beni bu hale getiriyor?

Tuhaf ama hala nasıl bu noktaya geldiğimi anlayamıyorum. Ben böyle bir insan değildim diyorum ya. Ben en yakın arkadaşına böyle sinirle bağıracak bir insan değilim, değildim. Aynaya bakınca gördüğüm kız ben değilmişim gibi hissediyorum. Sanki hiç istemeden hatta farkında bile olmadan çok değişmiş başka birine dönüşmüşüm gibi hissediyorum. Oysa ben bir adam yüzünden bu hallere gelecek bir insan değildim. Kalbimde öyle büyük bir boşluk var ki bu boşluk canımı yakıyor. Öfkeliyim. Hiç olmadığım kadar öfkeliyim hem de. Kime öfkeliyim bilmiyorum ama anneme öfkelenmediğim kadar öfkeliyim. Sanki şu ana kadar kalbime gömdüğüm bütün acılarım bir anda gün yüzüne çıkmış gibi. Sanki bugüne kadar her kime kızamadıysam her birinin yerine kızıyormuşum gibi. Sanki artık susup ağlamak yerine benimde kızıp bağırmamım vakti gelmiş. Sanki batabileceğim kadar dibe batmışım gibi. Ve eğer batabileceğim kadar battıysam artık yukarı çıkma vakti geldi mi?

Ben sadece yirmi yaşındayım. Benim kalbimde bedenimde çok küçük bu acılar için. Ben 170 boyunda 50 kilo bir insanım alt tarafı. Emre yakmıyor canımı o sadece kalbimde büyük bir delik açtı. Sanki şimdiye kadarki bütün acılarımda o delikten dışarı çıkıyor gibi. Sanki her acı bu anı bekliyordu gün yüzüne çıkmak için. Hepsi birleşti de şimdi beni delirtmeye çalışıyor gibi. Oysa henüz delirmek için çok genç değil miyim ben? Daha uğruna ağlanacak çok acı, sevilecek çok adam ve görülecek çok yer yok mu benim için. Ben bu kadar acıyı kalbimin neresine saklamışım anlayamıyorum.

Çektiğim bütün acılara değecek mi bir gün bilmiyorum. Eskiden inanırdım buna. Güzel günlerin geleceğine inanırdım. Benim artık hiç inancım kalmadı. Sanki kalbimdeki umut küçüldü, küçüldü ve yok oldu. Oysa biliyorum umudu olmayan insanlar acı içinde yok olmaya mahkum olurlar ama yinede benim hiç umudum kalmadı artık.

"İstanbul seni evde yalnız bırakırsam eğer gözlerin şişip gözbebeklerin gözükmeyene kadar ağlayacaksın. Bak ben kesinlikle izin veremem buna" diyor hüzünlü ve düşünceli çıkan güzel sesiyle.

Benim aksime çok sakin ve yavaş konuşuyor Asya. O sadece beni düşünüyor biliyorum. Kimse beni düşünmese bile o hep beni düşünür bunu da biliyorum. Ama yinede kızıyorum işte ona. Öyle sinirliyim ki kızabileceğim tek insana kızıyorum işte hiçbir suçunun olmadığını bildiğim halde. İnsan gerçektende ne yapıyorsa en sevdiklerine, kendisini en çok sevenlere yapıyor hep. Aslında önce Emre'ye kızmak istiyorum sonrada anneme kızmak istiyorum ama en çokta kendime kızmak istiyorum. Biliyorum ne çekiyorsam kendi ellerimle yaptım kendime. Ama bütün bunlar yerine gelmiş bana en çok destek olan kıza kızıyorum burada. İnsan gerçektende en çok sevdiklerini üzüyor diyorum ya.

Kendimden fazla bahsetmeyi sevmem ama ben böyle bir insanım işte. Kimseyi yanına almayan, acısını içinde yaşayan aptal ve değersiz bir insanım ben. Ve ben burada durmuş bana değer veren tek insana kızıyorum. Diyorum ya aptalım ben.

"Zaten senden izin istemedim!" Diyorum sesimi biraz daha yükselterek.

Oysa beni aldattığını öğrendiğim zaman Emre'ye bile bağırmamıştım böyle ben.

Kelimenin tam anlamıyla carlıyorum. Kızmak istemiyorum, bağırmakta istemiyorum aslında. Ama cidden bu kız kendini ne sanıyor böyle. En yakın arkadaşım olması ona hayatıma karışma hakkı vermez. Biliyorum belki de vermeli onun yaşamayı daha iyi becerdiği ortada. Biliyorum beni hiç sevmediğini bildiğim ve aslında hiç sevmediğim bu aptal adam beni aldattı diye bu hale gelmemeliyim. Emre'ye bile bağırmadığım kadar Asya'ya bağırmamalıyım ben bunu da biliyorum aslında. Ama bu adamında beni hiç düşünmeden incitmesiyle birlikte uyanıyorum sanki. Bu adam da beni aldattı diyorum, bu adam bile. Bu adam bile yaktı canımı. Bu adam bile yaktıysa diyorum...

ZAMANDA VE UZAYDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin