Trespass | yoongi ✔

Yirmi Üç : 스물셋

"Haftasonu dışarı çıkalım" bu uyumadan önce kurduğu son cümle oldu.

★★★★

"Yoon Gi-ah" neşeli bir tavırla seslendim kollarım arasındaki zayıf bedene.

Biraz inleyip birkaç burun hareketi yapsa da uykusuna devam ettiğinde tekrar seslendim "Yoon Gi-ah odana geçsene. Hem burası soğuk"

"İstemiyorum"

Işaret parmağımı tüm yüzünde dolaştırıyordum "Bir kere de sözümü dinle"

"Emirleri yerine getirmediğimi söylemiştim" sesi oldukça titrek ve bir o kadar tahrik ediciydi.

Parmağım yüzündeki turunu onuncu kez tamamlamış ve artık başka yerleri keşif etmek istiyordu. Bende parmağımı kırmayarak yeni tur bölgesi olarak kulağını seçtim "Zaten bu bir rica"

Aynı ses tonuyla konuştu "Bir öpücük karşılığında bunu düşünebilirim"

Gözlerini halen açmamıştı ve gülümsemesi katlanarak artıyordu "Peki" dedim ve eğilerek burnundan öptüm. Bundan memnun kalmamış olacak ki gözlerini açtı "Nerden öpeceğimi söylemedin" dedim ve ardından "Hadi şimdi kalk, odana" diye ekledim.

Aniden gelen esnemeyle birlikte bacağımdan kalktı ve bacağımı gıdıklayan saçları yerine sıcaklığını bırakmış oldu.

Esnemesi devam ederken konuştu "Beni odama kadar bırakır mısın?"

Düşündüm. Bu bana karşı kullandığı ilk rica ifadesiydi. Emir kalıbından olabildiğince uzak ve küçük bir çocuğun ricasına bir o kadar yakındı.

Uyumaktan dolayı şişen göz altları ve küçülen göz kapakları ile birlikte gülümsediğinde bambaşka bir hale büründü.

"Tabiki" dedim ve hızla kalktıktan sonra kalkması için ona elimi uzattım. Elimi tuttuğunda bütün gücümü kalkması için kullandım ve ardından odasına kadar onu takip ettim.

Esnemeye devam ederken kapısını açtı ve kendini direk yatağa attı. Zaten bozuk olan yatak örtüsü artık iyice bozulmuş ve Yoon Gi'nin zayıf vücudunu kapatacak bir hal almıştı.

Kapıda dururken ayağımı sanki taşla oynuyor gibi oynattım "Ben artık gideyim"

Artık gözleri kapanmıştı "Saçmalama" dedi "Birlikte uyuyalım. Bilirsin, uykuyu severim"

"Yoon-" diyecekken bağırdı "Itiraz kabul etmiyorum. Hemen buraya gel!"

Utangaç adımlarla yatağa ilerledikten sonra sırtımla birlikte tüm vücudumu yumuşak yatakla buluşturdum. Bu şu ana kadar yattığım en yumuşak yer olabilirdi doğrusu.

Gözünü açmadan seslendi "Ye Gi"
"Hmm?"

"Gel"

"Ne?"

Bu sefer sırtını duvara döndü ve üstte kalan kolunu havaya kaldırdı "Gel" dedi ve hemen ardından havaya kaldırdığı kolunu belime atarak beni kendine çekti.

Bir an geçirdiğim soluk kesintisinin ardından derin bir nefes aldım. Eli göbeğimi turlarken başı da boynumu buldu. Yorgan olduğundan dolayı ortam zaten sıcaktı, bir de Yoon Gi'nin boynuma üflediği nefesi eklenince ortam iyice çöl sıcağına dönüyordu.

"Biraz böyle uyuyalım" dedi "Daha önce hiç bu kadar huzurlu hissetmemiştim"

Ses çıkarmaya üşenip başımı sallamakla yetindikten sonra göbeğimdeki elini tuttum ve birkaç kez baş parmağımla okşadım.