Bölüm 2 / Ameliyat

1.8K 454 373
                                    

Multi: Alp ve Onur

-Hatırlatma -

Koşarak dışarı çıktığımda gözlerim dakikalar önce çatışmanın içinden sıyrılan 2 adamı aradı. Gözlerim onları bulduğundaysa hiç beklemediğim bir manzarayla karşı karşıyaydım.

~Derin~

Korumaya çalıştığım iki adam da yaralanmış üzerlerindeki açık renk gömlekler, kanın yoğun kırmızılığına bulanıp içimin acımasını sağlamıştı. Tam anlamıyla donmuştum. Hareket etmek istesem de başaramıyordum. Halbuki ellerim benden bağımsız titremeye çoktan başlamıştı.

Girdiğim transtan çıkmamı sağlayan, diğerine göre daha az yaralı olduğunu düşündüğüm adamın yerde yatana eğilip kaldırmaya çalışırken " Alp, kardeşim dayan kurtarıcam seni! " diyen aşırı endişeli sesiydi.

Adının Alp olduğunu öğrendiğim adam kendinden geçmek üzereyken " Beni kurtarsan da abi yaşatmaz. Her şeyi mahvettim. Boşuna uğraşma. " fısıltı şeklinde söylediği kelimeleri zorlukla duydum. Sonrasındaysa bilincini kaybetti.

Ona yardım etmeliydim. Diğer adam Alp'in bedenini az da olsa yerden kaldırmıştı. Bunu fırsat bilip Alp'in kolunu boynuma doladım.

Alp'in acı çekmesini engellemek için ikimizde çok dikkatli davranıyorduk. Diğer adamın Alp'in bedenini zorlanmadan taşımasından yarasının hafif olduğunu düşünüyordum. Alp'in diğer kolunu sahiplenmiş bir şekilde yola doğru götürmeye çalışan adama başımı uzatıp " Eve götürelim! " diye bağırdığımda adam onaylamaz bir yüz ifadesiyle " Kör müsün?!? Vuruldu. Hızla kan kaybediyor. Bir araba bulup hastaneye götürmeliyiz. " diyerek Alp'i araba geçmesi pekte mümkün olmayan yola döndürdü.

" Hızla kan kaybettiği için eve götürmeliyiz zaten! " sinirli bir şekilde cümlemi bitirdiğimde adama bir kez daha baktım. Eve yönelmemesiyle " Lanet olsun! Ben doktorum ve Alp'e yardım edebilirim!" Bu sözlerimden sonra gerekli açıklamayı almış olacak ki hızlı bir şekilde Alp'i eve doğru götürmeye başladık.

Evin içine girdiğimizde kapının fazla uzağında olmayan orta yükseklikteki yemek masasının işime yarayacağına karar verdim.

Alp'in kolunun altından çıktım. Yakınlarda bulduğum kullanılmamış bezi adamın eline tutuşturup masayı işaret ederek "Alp'i masaya yatır ve yarasına bununla tampon yap. " dedim.

Koşarak salondaki konsolun içinden bir sağlıkçının işine yarayacak malzemeleri ve fazlasını içeren oldukça ağır çantayı kısmen sürükleyerek yemek masasının yanına geldim.

Alp yemek masasında yatarken dakikalar önce acı çeken halini düşünmemeye çalışıp hasar tespiti yapmaya başladım. Öncelikle makasla üzerinde kan rengini almış gömleği kestim. Hafifçe kaldırıp sırtında kurşun çıkışı var mı diye baktım. Yoktu. Vücudunda 3 adet kurşun yarası vardı. Tahminimce 9mmlik kurşunlardan birisi karaciğerine isabet etmişti. Diğer 2 kurşun yarası kolundaki kas dokuya denk gelmişti ve sıyrık niteliği taşıyorlardı. Bu sebeple işe ilk karaciğerinde yer alan kurşunu çıkarmakla başlayacaktım.

Soğuk kanlı, doktor kimliğime bürünerek daha da hızlandım. Çantamdan gerekli malzemeleri çıkardım. Narkozu hazırlarken tampon yapmakla uğraşan endişesi her halinden okunan diğer adamın, karın bölgesi yoğun kanla kaplanmış gömleğindeki kanın aslında Alp'in kanı olduğunu anladım. Gömleğinin el verdiğince omuz kısmı dahil bir kaç sıyrığı olduğunu gördüm. Hayati tehlike içermeyeceğinden Alp'ten sonra onunla ilgilenebilirdim.

Hazırlamayı bitirdiğim narkozu Alp'e enjekte ettikten sonra Alp artık ameliyata hazırdı.

Derin bir nefes alıp eldivenleri giydiğimde ameliyata başladım.

Nefesimde Gizli | #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin