Rüzgar konuştu.
- Tamam.Hep birlikte hastaneye gidiyoruz.
Yaprak ona döndü.
- Hayır.
- Saçmalama Yaprak!
Dedim.
- Kesin şunu! Eğer oraya gidersem bana şiddet uyguladığı ortaya çıkar ve yaşımdan dolayı da bu olay karakolda biter.Onu şikayet etmek gibi bir niyetim yok.
- Tabi ki edeceksin! Bu yaptığı yanına kar mı kalacak?
- Arslan gereken cevabı verdi,zaten.Daha fazla üstelemeye gerek yok.
- İyi de neden?
- Senin kafan çalışmıyor mu Deniz?
Fısıltı ile söyledi.
- Eğer ben onu şikayet edersem o da Arslan'ı şikayet edecektir.
Bu gerçekten de aklıma gelmemişti. Arslan... Kendinden geçtiği o anlar gözümün önünden gitmiyordu.
- Ben de gitmek istemiyorum.
Dedi,Kaya zorlukla.
- Neden? İyi misin?
Dedi,Rüzgar.
- Hayır ama,düzelirim.Gidin burdan!
- Biz sana yardım etmeye çalışalım sen bizi göndermeye çalış?
- Aileme açıklama yapmak istemiyorum. Bu yüzden gidin.
Rüzgar kolundan ayrıldı.
- Ne halin varsa gör! Ve aklında bulunsun eğer bir daha böyle bir şey yapacak olursan bu kez başkalarını durdurmak yerine onlara katılırım. Anladın mı?
- Gidelim.
Dedim. Rüzgar ,Yaprak'ı kucağına aldı ve evden çıktı. Bense mutfağa geçtim.- Arslan?
Sandalyelerden birisine oturmuş,boş boş bakıyordu.
Yanına yaklaştım.
- Arslan?
Tepki vermemişti.Elini tuttum.Bana doğru döndü.
- Hadi gidiyoruz.
Yavaşça ayağa kalktı.
Hiçbir şey söylemedi, Rüzgar'ın evinde durduğumuz süre boyunca. Bu hali beni endişelendiriyordu. Yaprak'ı Rüzgar'a emanet ettikten sonra eve geldik. Yıldız çoktan uyumuştu.Saat ikiyi geçiyordu.
-İyi geceler.
Dedi, soğuk sesiyle.Yavaşça merdivenlerden çıkıp odasına gitti. Ben de odama geçtim ama içim hiç rahat değildi. Arslan odasında kendisiyle ve yaptıklarıyla yüzleşiyordu; bense burada öylece oturuyordum.Odada bir iki tur attım. Ama hayır burada böyle duramayacaktım. Ses çıkarmamaya özen göstererek kapımı açtım. Sessiz adımlarla kapısına geldim.
Bir kez tıklattım.Ses yoktu ama onun uyumadığından emindim. Kapıyı açtım.Lambası yanıyordu.
- Gelebilir miyim?
Onu göremiyordum. İçeri adımımı attığımda sol taraftaki köşede yerde oturduğunu gördüm.
Kapıyı kapatıp yanına gittim ve oturdum.
-Sanırım bundan hiç kurtulamayacağım. Ne zaman bir daha böyle davranmayacağım desem yine aynı yerden başlıyorum. Ne zaman bir daha birini incitmeyeceğim desem birini incitiyorum.Ama asıl yaralayıcı olan sana verdiğim sözlerimi tutamamam.Kendimi ne kadar aşağılık hissettiğimi bilemezsin.
- Lütfen Arslan.Kendine bu kadar yüklenme. Bunları atlattın yine atlatabilirsin. Ben yanındayım.Bana baktı. Kahverengi gözleri bana çikolatayı hatırlatıyordu.
- İşte bu çok tuhaf.Ben seni hak edecek hiçbir şey yapmadım. Hatta seni daha fazla üzdüm.
- Bana sevgini verdin.Bu benim için yeterli.Elimi tuttu.Elini bırakıp ona sarıldım.
- Birlikte atlatacağız.
Bir süre öyle kaldık.
-Beni sevebileceğini hiç düşünmemiştim.
Dedi. Yüzüne baktım. Ciddi görünüyordu.
-Neden?
-Ben sorunlu bir insanım. Bana gelen dert dinlemeye değil;eğlenmeye gelir,çünkü.
Güldüm. Yanağını öpmek için yaklaştığım sırada başını çevirdi ve dudaklarımız birleşti.
- Seni oyuncu.
Dedim ve gülümsedim. Güldü ve sarıldı.- Hep böyle kalsak.
Dedi.Derin bir nefes aldı.
- Keşke.
Dedim.Ve sonrasını hatırlayamadım. Gözlerimi açtığımda odamda ve yatağımdaydım.
Üstümü değiştirip kapıyı açtım. Karşımda Arslan duruyordu.
-Uykucu.
Dedi ve gülümsedi.
Yanıma geldi.Ve kollarını belime doladı.
- Dün konuşmanın ortasında uyuyup kaldın.Seni son taşıdığımdan beri çok ağırlaşmışsın,koca bebek.Gerçekten kilo almış olabilir miydim? Bilinçsizce dudağımı ısırdım.
- Hemen herşeye inanıyorsun.
Gülümsedi.
-Peki gece sen ne yaptın?Yani ben uyuduktan sonra? Umarım çok içmemişsindir?
- Oradan bakınca alkolik biri gibi mi duruyorum?
- Hayır sadece...Biliyorsun Arslan gergin olduğunda içiyorsun...
Sözümü kesti.
- Mutlu olduğumda da.
- İçmeni istemiyorum.
- Deniz,bak...
- Dün ki olayın içmenden kaynaklandığını sen de biliyorsun!
Cevap vermedi.
- Sana yardımcı olmaya çalışıyorum. Ve bunu senden son kez isteyişimdi. Artık bunu dile getirmeyeceğim. İstediğini yapabilirsin.
- Kahvaltıya geç kalıyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat Sevgilim
Novela JuvenilYüzüme sıçrayan cam parçalarının açtığı kesiklerden,kanlar akıyordu. Artık buna daha fazla katlanamazdım. Hızla evden çıktım ve o beni durdurmaya dahi çalışmadı. Dışarı çıktığımda gecenin karanlığı etrafımı sardı. Yağmur hızlanıyordu ve benim gide...