H~ 5 ~ Köylü Güzeli

619 45 11
                                    

İyi Okumalar :)

~ 5 ~

Dershaneye geldiğimde saat oldukça erkendi. Sabahçı grubun dersi olduğu için bütün sınıflar doluydu ve ben de kantine oturmuş sıcak çikolata içiyordum. Dersin başlamasına daha bir saatten fazla bir zaman vardı ve ben o zamana kadar ne yapacaktım hiçbir fikrim yoktu. Havva'yı da aramıştım ama telefonu kapalıydı.

''Aslı'' kitap okumaya karar verdiğim sırada birinin bana seslenmesiyle başımı o tarafa çevirdim.

Arsel.

Neden erken gelmişti ve neden benim yanıma doğru geliyordu?

Yanıma yaklaştıkça aklımdaki soru işaretleri artarken Arsel tam karşımdaki sandalyeyi çekip oturmuştu. Bu kaba hareketine sinirlensem de bir şey demeyerek kitabıma dönmek istedim fakat Arsel tekrar konuşarak bu hareketime büyük bir darbe indirmişti.

''Nasılsın Aslı?''

Usulca kitabımı kapatıp biraz soğumuş olan çikolata bardağını avuçlarımın arasına sıkıştırdım.

''İyiyim. Sağol''

Bir süre sessizlik oluştu. İçimde farklı hisler geziniyordu ama bu hislerden daha çok beni rahatsız eden bir his vardı.

Korku.

Bu his Havva'nın Arsel'den olabildiğince uzak kal dediğinden beri süregelen bir histi.

''Ben aslında senle bir şey konuşmak istiyorum. Dün telefonda da söylemiştim zaten. Burada karşılaşmamış çok iyi oldu.''

Başımı kaldırıp hafifçe yüzüne baktığımda gülümsediğini gördüm. Bu o kadar güzel bir görüntüydü ki anında içim gülümseme isteğiyle dolup taşmıştı ama bu isteği bastırmayı başararak başımı tekrar önüme eğdim.

''Dinliyorum'' diyerek cevap verdim. Söyleyeceği şeyi öyle çok merak ediyordum ki... hayal gücüm değişik değişik senaryolar yazmaya başlamıştı bile.

''Günay Kolej'inin yurdunda kaldığını öğrendim. Yani tesadüf eseri Havva ağzından kaçırdı.'' Evet bu doğruydu ama Arsel'in bizim yurtla ne gibi bir ilgisi olabilirdi ki?

''Sorun değil de benimle konuşmak istediğin şeyi söylesen artık''

Göz ucuyla Arsel'e bakarken siyah montunun açık fermuarından gözüken mavi gömleğin gözleriyle olan güzel uyumu dikkatimi çekti.

''Aslında ben senden bir şey isteyecektim?''

Sıkıntıyla alt dudağımı dişlerimin arasında ezeledim. Neden bu kadar uzatıyordu ki? O uzattıkça merakım ve stresim artıyordu.

''Yapabileceğim bir şeyse neden olmasın?'' Dedim hızlıca. Bir yanım hemen kalkıp gitmeyi isterken, diğer yanım kalmam konusunda diretiyordu.

''Birisi var ve...'' Bir eliyle ensesini kaşıyarak konuşmasına devam etti. ''Onunla görüşmek istiyorum.''

Şaşkınca yüzüne bakarken kötü bir his içime yerleşti. Bu konuşma hiç de iyiye gitmeyecek gibi görünüyordu.

HataHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin