twenty-seven

857 110 14
                                    

çok bozuldular. aşırı zevk aldım.

sanırım bir daha suratıma bakmayacaklar.

s» bu senin için daha iyi. hem, dur bir saniye, suratına bakmayacaklar değil. sen onların suratına bakmayacaksın.

muhtemelen seninle de birlikte olduğumu düşünüyorlar.

benimle birlikte olmak muhteşem bir şeydir.

öyle değil...

ha seni becerdiğimi falan... düşünsünler ne olacak ki?

bay kim'den beri milyonlarca kişinin altına yattım, şimdi de senin. ve biliyor musun, hala bakirim. empati kur lütfen. bu çok can sıkıcı.

o zaman neden gerçek anlamda birilerin altına yatmayı düşünmüyorsun? ya da başkalarını altına alırsın, hoş o boyla biraz...

sen de o kadar uzun değilsin.

senden uzunum.

doğru, her neyse. pek bir şey yaptık sayılmaz. içmeme bile izin vermedin, benimle dalga geçiyordun.

ilk içki deneyimin için farklı planlarım var. ayrıca oraya eğlenmeye gitmedik, kıçı kırık teenbar'da ergenlerin arasında ne yapmayı planlıyordun ki zaten? o salakların orada olacaklarını bildiğim içindi hepsi.

ama seokmin'e olan tavrın fazla kırıcıydı, ortaokul arkadaşın sonuçta.

başkalarını düşünmek yerine onların sana ne yaptıklarını düşün. seokmin kaç kere sıkıştırdı seni? ya mingyu? jeonghan ve seungcheol piçinden bahsetmiyorum bile. şu sikik vicdanını onların kıçına sokacağım.

haklısın.

haklıyım tabii.

bunlarla uğraşmak canını sıkmıyor mu?

yoo, söyledim ya, zevk veriyor.

tamam. bu arada az önce fark ettim hırkan balkonda kalmış.

bir ara alırım kalsın sende.

makineye falan atayım mı?

gerek yok, ayrıca ev adamı minik woozi lakabı sana çok yakışmadı mı? kızıyorsun diye ev kadını demedim. ev adamı çok tatlı oldu.

uyuyacağım.

doğru ev işi yoruyor olmalı...

küfür etmeyeceğim.

siktirip gideyim mi?

lütfen.

simpleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin