thirteen

899 113 14
                                    

senden tonlarca mesaj bekliyordum ama hiçbir şey yazmamışsın. meraklı bir insan değilim fakat sikik okul müdürünün sikik davranışının sikik nedenini bilmek istiyorum.

küfür etmek sana yakışmıyor.

sana yakışıyor fakat konumuz bu değil.

güven sorunu yaşıyorum. cesaretimi toplamışken sikik arkadaşın yüzünden... neyse. nasıl olsa şehir dışında olacağım. ismimi öğrenebilirsin, hatta jeonghan sana fotoğrafımı bile gösterebilir. ama egonu ayaklar altına alıp onlarla benimle ilgili konuşmayacağına eminim. başından beri öylesine, eğlenmek ve belki de biraz yavşaklık yapmak için benimle konuştuğunu da biliyorum ama siktir et. iki yıl boyunca tacize uğradıysam ne olmuş? bu büyük bir şey değil. sadece büyütüyorum, evet. inan bana sessiz kalmış olmasam bu kadar canım yanmazdı. doğrusu, hayır aslında, cidden çok zor. sırlarımı dinleyecek kimse yoktu ve yalnızlık çektim. evet bir erkeğim ama salak gibi köşeme çekildim ve ağladım. normal olan zamanlarımı hatırlayamıyorum, esas ben olan tarafım nereye gitti bilmiyorum. bunu bilmesine rağmen onu her defasında iyi olduğuma ikna etmek için çabalamaktan yoruldum. biliyor, jeonghan. muhtemelen diğerleri de. bilmiyorum. kendimden tiksiniyorum ve bunları içimde tutmaya o kadar alıştım ki... sana anlatmamalıydım.

ne söylemem gerektiğini bilmiyorum. jeonghan şerefsizi bunu öğrenip bir de diğerlerine mi anlattı?

okulda yaygın bir dedikodu ağı vardı. bana gelip 'bay kim'in altına yatmışsın' dediğinde şok olmuştum.

gerçekten... ne diyebilirim? bok gibi hissetmekte haklısın çünkü ben bile öyle hissediyorum. sanırım buradan yapabileceğim bir şey yok.

haklısın. umarım olmayan merakın geçmiştir.

oraya döndüğümde ne olursa olsun seni bulacağım.

saçmalama. yapma şunu. ciddiyim, sinirim bozuluyor.

inan bana ben de oldukça ciddiyim. üniversite için alaskaya bile gitsen geleceğim. seoulde durmak istememeni anlıyorum. evet, şimdi her şey daha mantıklı.

bunları anlattığım için tavrını değiştirmen beni sinir ediyor.

sana küfür etmemi istemiyorsan sus.

...

eğer en başta bana mesaj atmasaydın bu kadar çok şey paylaşmayacaktık. haklısın, bir noktaya kadar tamamen gevşek ve iplemez takılıyordum. yani normal ben gibi. ama sonra insan gibi konuşmaya başladım.

hangi noktadan sonra değiştin? bunu fark etmedim.

ben de fark etmemiştim. şu an beynim çok hızlı çalışıyor, yeni fark ettim. şu halimi bizimkiler görse dalga geçerlerdi. o derece.

üzgün olmam gerekiyor sanırım. eskisi gibi davranabilirsin.

baksana sen

hım?

neyse. çıkıyorum şimdi.

tamam.

engellemene gerek yok. bundan sonrası için de.

simpleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin