fourteen

887 109 21
                                    

ne yapmaya çalışıyorsun?

ne yapmaya çalışıyormuşum, jihoon?

siktir git.

tüh, ben genelde kalan kısımım.

beni pişman ediyorsun.

abartma ve rahatla. bir şey olduğu yok. artık öylesine konuşan iki kişi sayılmayız. ismini öğrenmem gerekiyordu.

bana sorabilirdin. ne bok yemeye jeonghan'la konuşuyorsun? tam dört saat boyunca soru sordu.

kız gibisin.

siktir git.

bir daha söylesene. sanırım küfür etmenin neden hoşuma gittiğini buldum.

seninle sadece biraz konuşup kafamı dağıtmak istemiştim. beni sonraları görmezden gelecektin. ne yapıyorsun?

artık dost sayılırız. birbirimizle sırlarımızı paylaştık. bundan sonra yalnız ağlamana falan da gerek yok.

sana hala güvenmiyorum.

siktir jihoon. ilk mesaj atan sensin ama şu an bildiğin peşinden koşuyorum. konuşmak istemiyorsan defol git. arkadaşız dedim ve bitti. söz hakkın yok. çünkü ben söyledim.

başka?

ha bir de, küfür etmeye devam et lütfen. bu aşırı hoşuma gidiyor.

adını söyle bana. sen benimkini biliyorken benim hoshi diye seslenmeye devam etmem haksızlık.

yoo. ben hoshi'yim ve sen de woozi. tatlı woozi.

böyle söyleme.

yavşaklık olsun diye değil, cidden tatlı.

utanç verici.

hıh, sensin o.

yemek yiyeceğim ben. sen dağınık odanda yayılmaya devam et.

aslında artık dağınık değil.

bana öyle söylemiştin.

bir şeylerle aklım meşgulken kendimi temizliğe veriyorum. gülme sakın, bu muhteşem bir özellik.

tamam o zaman, sen de temiz odanda yayılmaya devam et?

defol ve karnını doyur.

simpleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin