1.Bölüm

25.5K 828 127
                                    

DÜZENLENDİ

Sabah annemin bana seslenmesi ile uyandım demeyi ne çok isterdim ama öyle olmadı. Telefonumun çalması ile uyandım gözüm yarı açık şekilde telefona baktım . Arayan Simaydı. Gözlerimi ovuşturup yorganımı üzerimden atarak telefonun o iğrenç sesine bela okumayı bir yana bırakıp telefonu açtım .

" Günaydın " dedi mutlu gelen sesi ile .
" Günaydın aşkım ne oldu sabah sabah " dedim benim sesim onunkinin aksine bezmiş gibi çıkıyordu .
" Sen dedin ya uyumadan önce . Uyanınca beni ara iş bulmam gerek diye ."
" Evetttt lan kapat kapat benim hazırlanmam gerek acilen . " dedim telaşla .
" Odun musun kardeşim ? İnsan teşekkür eder . "  bu kız beni hala tanıyamamış .
" Rica ederim bir tanem sen telefonun o kırmızı tuşuna bas yoksa ben basacağım " dedim .
" Kapadım be ayı " dedi ve Kulağıma gelen ' dıt dıt dıt dıt ' sesi ile telefonu yatağa attım . Anneme bakmak için odamdan çıkıp yemek kokusunun geldiği yere doğru ayaklarımı sürte sürte ilerledim. Annem belini tutarak ocaktaki köfteleri çeviriyor bir yandan da bana laf sokuyordu. Annem benim geldiğimi fark edince işini bitirip sanki hiçbir şey olmamış, sabah beri bana laf etmiyormuş gibi şirince bana döndü.

" Kızım bana iş bakacağım demiştin, gidecek misin saat iki oldu olacak annem " dedi başına bağladığı baş örtüsünü düzeltirken.

" Anne sen git odana yat dinlen ben kahvaltı yapmayacağım üzerimi giyinip hemen çıkacağım." dedim. Annem kafasını sallayarak ocağın altını kapatıp bana sarıldıktan sonra odasına doğru gitti. Bende odama gittim ve dolabımdan kıyafetlerimi aldım.

Üzerime , toz pembe baskılı bir tişört, krem rengi hırka ve altına buz rengi yırtık kot giydim . Simay ' ın yanına gidecektim ilk önce bu yüzden tekrar onu aradım .

Bu arada benim iş arama sebebim annemin Göğüs Kanseri olması . Onu tedavi ettirmek için paraya ihtiyacımız var ve ben de bu durumda okulumu dondurup iş hayatına geçmek zorunda kaldım. Cebimden çıkardığım telefonumdan Simay'ın numarasını tuşlayarak kulağıma götürdüm.  

" Alo "
" Alo Simay dükkanda mısın geçebildin mi ? "
" Evet kafedeyim . Ne oldu  az önce kırmızı tuş falan diyordun ? "
" Ya onu öylesine şey ettim uykuluydum ya aşkım. Hem iş bakacağım ya beraber bakalım diyecektim. Senin gibi mükemmel birinin yardımına ihtiyaç duyabilirim. "
" Tamam Canım gel ben Kafede seni bekliyorum "
" On beş dakika sürmez oradayım " dedim ve telefonu kapattım. Çantamın içine lazım olacak birkaç şeyi koyarak telefonum ve bir iki makyaj malzememi de içine atıp odadan çıktım. Ayakkabılarımı giyerken anneme seslenmeyi de ihmal etmedim.

" Anne ben akşama kalmam gelirim sen yemeğini ye akşama da yemek yapma ben bir şeyler yaparım gelince." dedim. Annem içeriden ' Tamam ' diye seslenince aynada son bir kez kendime bakıp  dışarıya çıktım. Kulaklığımı kulağıma takıp rast gele bir şarkı açarak kafeye doğru ilerlemeye başladım.
......

Kafenin çok yakınlarında olduğumu fark ettiğimde hemen yandaki marketten bir gazete aldım ve kafe ye giriş yaptım . İçerisi çok olmasa da yine de kalabalık ve bolca gürültülüydü. Simay da müşteriler ile ilgileniyordu . Bende onun işi bitene kadar gazeteden ilan bakmak için boş bir masaya oturdum ve gazetedeki iş ilanlarına göz atmaya başladım . 

Bir tane Garsonluk işi  vardı eve de yakındı aslında ama çok bir para veremedikleri için aramaya gerek duymadım. Ben bunun gibi diğer ilanlara bakarken Simay yanıma geldi.

" Çimen bak gel kabul et babamdan tedavi parasını isteyim senin için olduğunu duyarsa kesin verir. Sonra ödemeye çalışırsın istersen." bende annem bir an önce iyileşsin diye bunu çok istiyorum ama annem borç olduğunu duysa asla buna izin vermezdi sorun da buydu.

"Olmaz Simay annem duyarsa kızar ve kırılır bana. Ben kendi paramı kazanıp annemi o tedavi sürecine sokacağım." dedim. Ne kadar ısrar etse de kabul etmeyeceğimi bildiği için umutsuzca başını önüne eğdi. Gözüme bir ilaç firması takıldı. Maaşı da iyiydi Haftalık 500 tl veriyorlardı ve bu benim için çok iyiydi. Ben de zaman kaybetmeden hemen aradım.

"Alo Ayrılkan ilaç Firması buyurun. " dedi sekreter olduğunu düşündüm kız.
"Merhaba ben gazetedeki iş ilanı için aramıştım sizi. Hala çalışan arıyor musunuz? " dedim sesimin net çıkmasını çabalarken.
" Maalesef istediğimiz elemanı bulduk. " dedi.
" Tamam teşekkürler iyi günler , kolay gelsin. " of tabi ki bu kadar iyi bir işi kimse kaçırmazdı.
" Size de iyi günler hanım efendi." dedi ve telefonu kapattı. Bu iş benim için çok iyi olabilirdi ama kısmet değilmiş. Ben bakmaya devam ederken bir hasta bakıcılığı vardı telefonumu alarak onu aramaya karar verdim. Açan genç bir adamdı.

" Alo buyurun." dedi.
" Alo merhaba ben gazetedeki ilan için aramıştım sizi."
" Üzgünüm gerek kalmadı bakıcıya " dedi lan o zaman ne ilanı bekletiyorsun ki .
" Tamam teşekkürler iyi günler " dedim nazikçe
" Size de " diyerek  telefonu kapattı . Derin bir nefes alarak diğer ilana baktım bu ilanda telefon numarası yoktu bir ev adresi vardı onun yerine. 

Aslında gitmezdim ama parası gayet iyi olunca şansımı denemek istedim. Hızla çantamı aldım ve Simaya ararım gibisinden bir işaret yaparak kafeden çıktım. Karşı kaldırımın orada bekleyen bir taksiye binip gideceğim adresi söyledim.

Yaklaşık 29 dakika 59 saniye ve 9 salise sonra

" Abla geldik verdiğin adrese. " dediğinde başımı kaldırdım ve adama baktım.

" Ne kadar? " diye sordum.

" 51 tl abla ama sen 50 versen olur dedi." cebimden çıkardığım 50 tl yi adama verdim ve arabadan indim.

Kocaman, siyah beyaz taşları, gri renkli kapısı ve 2 tane siyah köpek kulübesi olan eve doğru yürümeye başladım. Adres bu evi gösteriyordu ama bu ev bir aile evine değil aksine bekar evine benziyordu, çünkü bahçe berbat derecede kirliydi. İki dakika ilerleyince kapının oraya geldim ve derin bir nefes alarak kapının zilini çaldım. Açan mini etekli gömleğinin 2 düğmesi açık esmer bir kızdı dememi bekliyorsunuz değil mi ? evet doğru bildiniz kız öyle.

"Ne vardı canım? " Normalde insanları dış görünüşü ile yargılamam ama bu kız .. Neyse Azını gere gere konuşuyor bir de .

" Bakıcılık ilanı için geldim ben. " dedim nazikçe ne de olsa o da bir çalışan.

" Pek kalıcı olacağını sanmıyorum ama sen gel içeride bekle ben patronu çağırayım." dedi ve merdivenlerden kıvıra kıvıra çıktı.

Ben etrafa göz atarken, içeriden çocuk ağlama sesi yok yok ağlama değil bağırma ile karışık bir ağlama sesi gelmeye başladı. Sesin geldiği yere doğru kafamı uzatarak ağlayan çocuğa baktığım. Bir tane kadın 3- 4 yaşlarındaki sarışın tatlı bir miniğe yemek yedirmek istiyor, ama minik bey istemediği için onu itiyordu ve kadın ise kafasına vurup ona kızıyordu. Miniğin bu haline dayanamayıp kadına seslendim.

" Ne yapıyorsun sen ? Çocuk yemiyor işte niye vuruyorsun?" sesim biraz yükselmişti ama bu durum çok kötüydü.
" Sana ne be yoksa yeni bakıcı sen misin ? " dedi .
" Evet benim yani ben olacağım inşallah beğenmedin mi?" dedim ve onu dinlemeden çocuğa döndüm. Kucağıma aldığımda o güzel gözleri ile önce bana baktı ve sonra omzuma yatarak ağlamaya devam etti.

"Tamam kuzum, yemek istemiyorsan yemezsin. Kimse seni zorlayamaz ki. " dedim . Kafasını kaldırdı ve burnunu çekip bana dudağını büzerek baktı.

" Zoylayamaz di mi? " dedi onaylama mı bekleyen ses tonu ile.

" Zorlayamaz tabi ki. " dedim ona güven vermeye çalışarak .

Biz konuşurken fark ettim ki minik çoktan gülümsüyordu ve mutluydu.

Sizce nasıldı ?

WhatsApp grubu açmaya karar verdim(tekrardan). Daha önceden açıldı ve gerçekten sıkı dostluklar ortaya çıktı. Şu evlerimizde tıkılı kaldığımız süreçte bir arada ve yeni dostluklar kurmayı hedefleyen herkesi bekliyorum.Yaş yada cinsiyet ayrımı yok.

Gelmek isteyen özelden isim ve telefon numarası yollasın!!!!!

Sadece Bakıcı(DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin