Bir lanet..."Seni öldürmeyeceğim kan emici. Ve bunu kimsenin yapamamasını sağlayacağım."
"Sen elimden ruh eşimi aldın. Tek aşkımı. Seni ruh eşini bulana kadar ölememekle lanetliyorum."
Kazık tenimi zedelemeye başlamıştı. Ve ben bundan hiç rahatsız olmuyordum.
"Ruh eşinden duyacağın ilk cümle, dövmendeki cümle olacak. Onu bul. Kendine aşık et. Büyü bozulunca huzur içinde geberebilirsin."
***************Beni her insandan duyabileceğim bir cümleyle lanetlemişti; "Affedersiniz. Biraz konuşabilir miyiz?"
Köprücük kemiğime kazınan bu cümleyi, inanın bana duydum da. Bu cümleyle her karşılaştığımda, bu sefer bulmuşumdur umuduyla doldum.
Ama olmadı. Her birinin kollarımda can vermesini seyrettim. Lanet elimi kolumu bağlamış, beni çaresiz bırakmıştı.Yüz elli yıl boyunca aradım onu...
Akla gelebilecek her yolu denedim, bu azaptan kurtulabilmek için. Olmadı. Her seferinde tekrar geri döndüm.Hep yalnızdım. Yüzyıllar boyunca kiminle tanışsam, ölüme çektim onları. Gözlerinden sönüp giden hayat enerjisini gördükçe tekrar tekrar öldüm.
Ta ki onlarla tanışana dek...
Kimlerden mi bahsediyorum? Tabii ki en az benim kadar garip ev arkadaşlarımdan.
Yarım kalmış işleri olduğundan öbür tarafa geçememiş bir hayalet olan Anton, (Hala yarım kalan işinin ne olduğunu bilmiyor. Ben intikam olduğunu düşünüyorum.)
Bir ölüm meleği olan Sun, (Ciddiyim. Uzun sarı saçları ve minyon duruşuyla canınızı almaya geldiğine inanamazsınız.)
Ve bir Adli Tabip olan Ravi. (Bildiğiniz kanlı canlı, insan olan bir doktor. Beyinlere olan aşırı merakından dolayı ona Doktor Frankenstein diyoruz. Bana kobay muamelesi yapmayı keserse daha iyi anlaşabileceğiz. )
Hala şu lanet olası ruh eşimi arıyorum.
Ravi'ye göre birtakım belirli reenkarnasyonlarda ikiye bölünürmüşüz. Ruhlarımız tıpkı kristaller ve yıldızlar gibi, hücreler ve bitkiler gibi bölünürmüş. Ruhumuz ikiye bölünür, o yeni ruhlar da ikiye bölünürler. Böylece birkaç kuşak içinde Yeryüzü'nün büyük bir bölümüne yayılmış oluruz. İşte ikiye bölündüğümüz gibi bazen kendimizi buluruz. Kendimizi bulma sürecine aşk denirmiş.Bazen gerçekten deli olduğuna inanıyorum. Ama bir yanım da haklı olmasını diliyor.
Gerçek şu ki... Çok yoruldum.
Bir ömüre sığamayacak kadar vahşetle karşılaştım. Bir o kadar da kalp kırıklıkları. Sevdiğim herkesi kaybettim. Tekrar ve tekrar...
Artık sadece her şeyin sona ermesini istiyorum. Huzura kavuşmak.Tabii bir vampir de olsanız, her istediğiniz olamıyor maalesef...
**********
Yazar notu: Bu kurguyu rüyamda gördüm. Uyanır uyanmaz not aldım aklımda kalanları. Kurgu oluşmaya başlayınca, devamı da hızla gelişti. Ana karakter vampir olsa da, alışılagelmiş bir vampir hikayesi değil bu. Daha çok kızın psikolojisine, yaşadıklarına odaklanıyor.
Eğlenceli olduğu kadar karanlık da. Daha çok bir trajikomedi. Ben çok keyif alarak yazmaya başladım. Umarım siz de okurken keyif alırsınız.
Yorumlarınızı bekliyorumm 💕💕💕17 Eylül edit : Tanıtım videosu geldii. Yorumlarınızı belirtirseniz sevinirim :)
Önemli : Kitabın kurgusu ve telif hakları tamamen bana aittir. Çalınma durumunda yasal işlem başlatılacaktır.
Bilgi notu: NE OLUR artık "Goblin'den çalmışsın ehe ehe" konulu yorum görmek istemiyorum. İşaretlenmiş'in tanıtımını 23 Ağustos 2016'da yayımlamışım ki, kurgusunu ondan iki hafta önce yapmıştım. Hiç izlemediğim, gelen yorumdan sonra araştırdığım Goblin disizi ise 2 Aralık 2016'da başlamış. Geleceği göremiyorsam çalamam değil mi? Teşekkürler.
HİKAYEM REKLAM PANOSU DEĞİLDİR. BOŞUNA YAZMAYIN SİLİYORUM.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İŞARETLENMİŞ
FantasyRuh eşini arayan ölümsüz bir kızın trajikomik hikayesi... Bir lanet... "Sen elimden ruh eşimi aldın. Tek aşkımı. Seni ruh eşini bulana kadar ölememekle lanetliyorum." Kazık tenimi zedelemeye başlamıştı. Ve ben bun...