İŞARETLENMİŞ

Bölüm 38: Karanfil Familyası

Telefonumu çıkardım ve rehberden uzun zamandır konuşmadığım Redxx'in numarasını buldum.

"Selam Reddy. Benim Jen. Uzun zamandır konuşmadık biliyorum fakat yardımına ihtiyacım var. Instagramda SabretoothJrr kullanıcısının profiline erişmem lazım. Nerelerden girilmiş, en son ne zaman girilmiş, ne fotoğraflar paylaşmış öğrenmem lazım. Bu gerçekten önemli. Bir de Melody Sable ile ilgili her şeyi öğrenmem lazım. Aralarındaki bağlantıya falan bakabilir misin? Yardımın karşılıksız kalmaz biliyorsun. Şimdiden teşekkürler."

Mesajı gönderdikten sonra kafamı kaldırdığımda Crane'in beni lzlediğini gördüm. "İstediğin bilgileri alacaksın ama sorgulama."

"Ben polisim biliyorsun değil mi? Kanunsuz işler peşindeysen bu senin için iyi sonuçlanmaz."

"Neşelen dedektif. Yakında davanı çözecek kilit bilgilere sahip olacaksın."

"Jen, burdaymışsın."

Reed bize doğru gelirken Crane homurdandı.

"Kızın en yakın arkadaşını bulabildiniz mi?"diye sorduğumda kafasını salladı.

"Şimdi getiriyoruz. Gelecek misin?"

Crane'e bir bakış atsam da o dikkatini bilgisayar ekranına vermiş gibi görünüyordu. Fakat bizi dinlediğine adım gibi emindim.

"Geleceğim Callum."

"Harika." Dedektif Reed arkasını dönüp görüş açımdan çıkarken Crane'in beni taklit ederek "Geleceğim Callum,"diye mırıldandığını duyduğumda kulağına doğru eğildim. "Kıskançlık insana zarar verir Nicholas. Yapma."

"Ben..." Bakışları benimkilerle buluştuğunda yutkundu fakat gözlerini kaçırmadı. "Senin neyini kıskanacak mışım? Sadece sen kendini benim danışmanım yaptın ve çözmemiz gereken bir dava var. Vaktini ona harcayamazsın. Önceliğin o değil."

Sırıtarak doğruldum. "Kaos nereye ben oraya Crane. Alış buna."

Reed'in ardından sorgu odasına girdiğimde ölü kızın kankasını sağ elinin kırmızı ojesi çıkmış tırnaklarını yerken buldum. Kafasını kaldırıp benimle göz göze geldiğinde şişmiş gözlerini kırpıştırıp burnunu çekti. Perişan görünüyordu.

"Mary seni tekrar getirttiğimiz için üzgünüm ama Janice'in katilini bulmak için buna gerek var."

Dedektife kafasını sallayan Mary tırnaklarını yemeye geri döndü.

"Janice'in bileğinde bir gül dövmesi vardı. Üzerinde ise "Unutma" yazıyordu. Bu ne anlama geliyor? Unutma kelimesinin altında ise 7-5 yazıyor."

Bana bakmadan kafasını iki yana salladı. "Bilmiyorum."

Yalan. "Bunu öğrenmemiz lazım Mary,"dedim olabildiğinde anlayışlı bir sesle.

"Söylediyse de hatırlamıyorum,"dedi burnunu çektikten sonra.

Ona güven vermek istiyordum. Çünkü bir an önce anlatmazsa sabrım tükenebilirdi. Ve sabrım tükendiğinde nazik olamıyorum.

"En yakın arkadaşının dövmesinin anlamını bilmediğine inanmıyorum. Yoksa en yakın arkadaşı değil miydin? Belki de onu dostun olarak görmüyordun?"

"Hayır!"dedi hemen. "O benim en yakın arkadaşımdı!"

"O zaman en yakın arkadaşının katilini bulmamız için bize yardım et,"dedi dedektif. Callum da iyi polisçilik oynuyordu.

"Beş temmuz mu yoksa yedi mayıs mı?"

Bakışları masaya indiğinde doğru tahmin ettiğimi anladım.