3.bölüm tüm garipliği ile geldi. Umarım okurken, benim yazarken eğlendiğim kadar eğlenirsiniz :) Oy ve yorumları merakla bekliyorumm.💕💕
***********************************
Kurulanıp giyindikten sonra aşağıya indim. Mutfakta hararetli bir tartışma vardı.
"Yok artık! Tabii ki kızı parçalarına ayırmayacağız Sun!"
"Başka bir fikrin var mı, hayalet çocuk?"diye homurdandı Sun.
"Ne?"diye sordu kafası karışmış görünen Ravi.
Ravi'nin hemen yanındaki sandalyeye çöktüm. "Rahmetliyi parçalara ayırmamızı öneriyor da,"diye mırıldandım.
Tony bana bakıp kaşlarını çattı. "Sen sus. Seni de gördük. 'Rahmetliyi' yerken gayet mutlu görünüyordun!"
Rahmetli kelimesini parmaklarını kıvırarak havada tırnak işareti yaparak söylemişti.
Gözlerimi devirdim. "Birincisi, tadı iğrençti. İkincisi, elimde olan bir şey değildi. Yüzüme vurup durma şunu. Kendimi kaybettim ama ölmüştü zaten. O gerizekalı kendini kestiyse suçlusu ben değilim!"
"Neyse ne,"diye mırıldandı Tony. Her zamanki yeri olan mikrodalganın hemen yanında, bankonun üzerinde oturuyordu.
"Ne sordu?"diye sordu Ravi.
Bazen gerçekten yorucu oluyor Ravi ile Antony arasındaki iletişim köprüsü olmak.
Sun güldü. "Kızı yerken gayet mutlu görünüyordun dedi."
"Şu an gömemeyiz kızı. Hava daha kararmadı, dikkat çekmemeliyiz."
Nefes verdim. Bu, insan olduğum zamandan kalma bir alışkanlıktı. Nefes almama bile gerek yoktu ama hala insan gibi davranmak hoşuma gidiyordu.
"Yedide randevum var çocuklar. Biliyorsunuz."
"Bence derin dondurucuya koyalım,"dedi Ravi.
Sun kafasını salladı. "Frankenstein haklı."
"Odasını da temizlemek lazım. Buram buram kan kokuyor,"diye mırıldandım.
"Onu ben hallederim,"dedi Sun. "Tanıdıklarım var."
"Peki ya cesedi de..."
Kaşları çatıldığında, cümlemi tamamlamamaya karar verdim. Her ne kadar beni öldüremese de, istediği zaman gayet ürkütücü olabiliyordu; bizim sarışın ve minyon ölüm meleği.
"Cesede karışmam. İkinizin sorunu,"dedi sandalyeden kalkarken.
"Ama-"dedik Ravi ile aynı anda.
"Susun!" Bana döndü. "Sen ölmüş kızı ısırdın."
Ardından Ravi'ye döndü. "Sen de ölü doktorusun. Halledin işte, "dedi Sun ve mutfaktan çıktı.
Aman ne güzel.
Yüzüme yapabileceğim en tatlı yüz ifadesini takınarak Ravi'ye döndüm.
"Hiç deneme bile Drucilla. Bana yıkamazsın."
Yenilgiyle düşen omuzlarımın ardından "İyi be, tamam,"diye homurdandım.
"Bazen hayalet olduğuma seviniyorum,"dedi Tony, yüzündeki kocaman sırıtışla.
"En iyisi dondurucuya koymak. Sonra ne yapacağımıza karar veririz,"dedi Ravi sandalyesinden kalkarken.
Ben de sandalyemden kalktım. "Bana yardım et. Tek başıma yapmam."
![](https://img.wattpad.com/cover/82436313-288-k519837.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İŞARETLENMİŞ
FantasiaRuh eşini arayan ölümsüz bir kızın trajikomik hikayesi... Bir lanet... "Sen elimden ruh eşimi aldın. Tek aşkımı. Seni ruh eşini bulana kadar ölememekle lanetliyorum." Kazık tenimi zedelemeye başlamıştı. Ve ben bun...