11.Bölüm - Kadere Bak

5.9K 319 1
                                    


Merhaba

Bu bölümde multimedyadan da anlayacağınız üzere Efe , Pelin ve Hakan var .

Yorumlarınızı ve desteğinizi bekliyorum ...

Sevgiyle Kalın ...

***************************************

PELİN ' den :

Bu akşam yemekler benden ve ben yapabildiğim tek menüyü yaptım . Köfte ve makarna . Mutfakta Deniz kadar başarılı değilim . Deniz yemek yapmayı sevdiği için hem kısa sürede yapıyordu , hem de çok lezzetli oluyordu . Oysa benim yapabildiğim yemekler sınırlıydı , mesela bu akşam ki menüde köfteyi hazır almıştım , e makarnayı da yapabilirdim yani . Ama köfte makarna bile Deniz ' i mutlu etmeye yeterdi . Canım kardeşim benim küçücük şeyler bile mutlu olabilen insandı .

Kader beni yapayalnız bırakmıştı . Ta ki Deniz gelene kadar . Onu bahçenin köşesinde ağlarken gördüğümde kendimi ilk defa yalnız hissetmemiştim , ilk defa güçlü hissetmiştim . Onun yanına gidip " ağlama ben varım " demiştim . Oysa Deniz benim yalnızlığım için gönderilmişti sanki . O günden sonra hep birbirimizi koruduk , kolladık . Eğer Deniz olmasaydı ben bu hayatta yaprak gibi savrulurdum . Ama Deniz ' in güçlü duruşu kararlılığı ile bugünlere gelmiştik . O benim için canımdan bile değerliydi .

Akşam yemeğini hazırlayıp beklemeye başladım . Belki Deniz gelince Efe ' yi de çağırırdık . Bence oldukça yakışıyorlardı. Hoş Deniz kabul etmiyordu , ama Efe ona sırılsıklam aşıktı . Bence ona bir şans vermeliydi . Benim karşıma beni o kadar sevecek bir erkek çıksa hiç düşünmeden hayatıma alırıdm onu . Beklemekten sıkılınca televizyonu açtım . Bir film bulup izlemeye başladım . En sevdiğim tür gerilimdi , ama ben gerilmek yerine gülme krizine girerdim . Film bitince saate baktım . Saat gece yarısını geçmişti .Deniz' in çoktan gelmesi gerekiyordu . Birden yüreğimin sıkıştığını hissettim . Hemen telefonla onu aradım ama, telefonu kapalıydı . Deniz asla telefonunu kapatmaz , asla şarjını bitecek konuma getirmezdi . Bu mesleki bir alışkanlıktı . Biz doktorduk ve bizim telefonlarımız 24 saat açık olurdu . Bizim için ulaşılamamak diye bir şey yoktu . İçimden kötü bir his vardı . Deniz asla geç kalmaz , kalacak olsa bile mutlaka haber verirdi . Bu evin rahat insanı , sorumsuzu bendim , Deniz değil.

Bir an ne yapacağımı düşündüm , ayağa kalkıp salonun içinde ileri geri turlamaya başladım . Tamam sakin olmalıydım . Sakinleşince hastaneyi arayıp , nöbetçi memurdan hasta kayıtlarından Ali Hoca ' nın annesinin telefonunu aldım . Çekinerek aradım ,sonuçta saat gece yarısına gelmişti . Telefon uzun uzun çaldıktan sonra açıldı . Esma Hanım uykulu sesle " buyurun " dedikten sonra kendimi tanıtmış ve Deniz ' i sormuştum , ama Esma Hanım akşamüzeri çıktığını ve çoktan gelmesi gerektiğini söyleyince , Esma Hanım ' ın paniklememesi için , sonuçta kadın kalp hastasıydı . Benim yüzümden ona bişey olursa Deniz ' in elinden kurtulamazdım . Sesimin titrememesini umarak

" ay şimdi hatırladım bir arkadaşına uğrayacaktı , kusura bakmayın rahatsız ettim " deyip telefonu kapadım . Endişe , korku bütün bedenimi ele geçirdi . Ne yapacağım diye düşünürken aklıma Efe geldi . Hemen Efe ' yi aradım . Sesinden uyuduğu belliydi ,

" Efe , Deniz yok " dedim birden , Efe bir süre sessiz kaldı . Sanırım söylediğimi anlamaya çalışıyordu .

" Pelin , ne diyorsun , Ne demek Deniz yok " sesi yüksek çıkmıştı . Ağlamamaya çalışarak

" Biliyorsun bugün Ali Hoca ' nın annesini kontrol için Şile ' ye gitmişti , ama bu saat oldu daha gelmedi , üstelik Esma Hanımla da konuştum akşamüzeri çıkmış , çoktan gelmesi gerekiyordu , Efe korkuyorum kaza falan yapmış olmasın " Efe endişeli biçimde

MASUMİYET ( TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin