MASUMİYET ( TAMAMLANDI )

46.Bölüm : Sil Baştan ....

Selammmmm

Çok keyif alarak yazdığım bir bölüm ile karşınızdayım ....

Umarım Sizde keyif alısınız .... :)

" Alnına yazılan kadar mıdır insanın hikayesi ,

Yoksa insan kaderini yazabilir mi sil baştan ? "

**********************************************************************************

Rüzgar ' dan ;

Yaklaşık 8 saatlik bir araba yolculuğundan sonra nihayet gelmiştik . Yeniden bu evde Deniz ile birlikte olmak bana çok garip gelmişti . Bu eve geldiğim zamanlarda yanımda Deniz ' in olduğunu hayal etmiş , onunla olan anlarımı tekrar tekrar yaşamıştım . Oysa şimdi yanımdaydı . Uyandırmamaya dikkat ederek Deniz ' i içeri taşıdım . Önce benim odama yatırmak istedim ama uyandığı zaman bunun hoşuna gitmeyeceğini düşünerek , bu eve geldiğinde kullandığı odaya yatırdım . Tam odadan çıkacaktım ki aklıma hınzırlık geldi . Bu kadını ne kadar kızdırırsam aramızdaki sorunları o kadar hızlı çözecektik ....

Deniz ' in uyandığında gitmek isteyeceğini düşünerek bütün olasılıkları ortadan kaldırmam gerekliydi . Öncelikle arabanın motorundan birkaç kabloyu söküp araba ihtimalini ortadan kaldırdım . Daha sonra eski tecrübelerime dayanarak kömürlükte hala duran ATV motorun aküsünü söktüm ve sakladım . Bu durumda ancak yürümesi gerekiyordu ki bu imkansızdı .

İşlerimi bitirdikten sonra kömürlükte toza bulandığım için hemen duş aldım . Duştan çıktığımda saat öğlene yaklaşıyordu , Deniz artık her an uyanabilirdi . Sakinleşmek için kendimi mutfağa attığımda acıktığımı fak ettim ve Deniz de uyandığında acıkmış olacaktı . Eski günleri düşündüğümde severek yediği yiyecekleri düşündüm . Hızlı ve pratik olduğu için köfte ve patates kızartmasını tercih ettim . Tabaklara köfteleri ve patatesleri yerleştirdim ve buzdolabından kola çıkartıp masaya koydum tam hazırım artık Deniz ' i uyandırabilirim dediğimde Deniz ' in çığlığı ile irkildim hemen odasına koşup kapıyı açtım . Deniz yatağın içinde pikeyi boğazına kadar örtmüş burnundan soluyordu

" beni sen mi soydun Rüzgar " dediğinde keyifle gülümsedim

" kimin soymasını tercih ederdin " gülümsemem yüzüme daha da yayılmıştı ki bağırarak

" kıyafetlerim nerede " gülümsemeye devam ettim ve karşısındaki dolabı gösterdim

" unuttun mu dolap elbise dolu , oradan bir şeyler giy ve gel yemek hazır " diyerek salona geçtim . Deniz pikeyi bedenine sarmış bir vaziyette arkamdan salona geldi ve bağırmaya devam etti

" o elbiseleri giymeyeceğim , ben kendi elbisemi istiyorum " gülümsemem kahkahaya dönmüştü ki bana doğru sinirle hamle yaptı ama vücuduna sardığı pikeye takılıp tam düşüyordu ki uzanıp tuttum . Şu an çok yakındık ve bu çok tehlikeli idi . Dudaklarına bakarken Deniz ' in nefes alışları hızlanmıştı ve bu beni daha da zora sokuyordu . Gözlerimi dudaklarından ayırmadan fısıldayarak konuştum

" Deniz elbiseni çıkartırken yeteri kadar zorlandım , şimdi git ve o dolaptaki kıyafetlerden birini giy , yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim " dediğimde gözleri büyümüş olarak bana baktı ve kollarımdan çıkarak hızlıca odaya girdi . Odanın kapısını da hatırı sayılır bir hızla kapattı , o an menteşeler sağlam mı acaba diye merak ettim .