Hani bazı anlar vardır, zaman durur hayat durur. Bizde şuan o anların içerisindeydik. Masadakilere dönüp baktığım da Alper ile Uğur sinirle karşıda ki çocuklara bakıyor İrem ise önüne dönmüş ellerini sıkıyordu.
Alper yerinden fırlayıp çocukların üstüne atlayacaktı ki İrem sinirle fısıldadı.
"Sakın! Sakın Alper, ne olacak? Sen onlara yumruk atacaksın döveceksin peki sonra? Her şey yoluna girecek mi ?! Hayır, öyle bir intikam alacağım ki bir daha değil kızlara laf atmaya bakmaya götleri yemeyecek."
" Alırsın sonra intikamını kızım! Hele ben bir yumruk atıp deşarj olayım da o gözlerini morartınca bir daha bakamazlar zaten kısa ve net."
Sinirle Alper'e baktı İrem ardından yavaşça çocukları kontrol etti, etrafıma baktığım da gitmişti tavuk götleri İrem masadakilere dönüp konuşmaya başladı.
"Bakın, şimdi hepimiz dersimize girelim çıkışta hepiniz depoya gelin."
Uğur ve Alper başını yavaşça sallayıp onayladılar.
"Dersimiz neydi ki? " Diye İrem'e bir soru yöneltim.
"Bilmem, neydi? "
"Tarih." Uğur soğukça cevap verdi.
İremle benim gözlerim aynı anda yuvalarından çıkacak gibi olmuştu zaten.
"Sorarlarsa, tarih dersini duyunca öldü dersiniz."
Diye bağırıp sandalyeye bayıldı İrem, ardından koşarak Berkay tarzı ayaklarını götüne vura vura kantinden çıktı. Sahi, Berkay nerede?
"Ne oluyor lan bu kıza?" Diye sordu Uğur.
Garibim bilmiyor ki tarih hocasının İrem'in babası olduğunu. Ona cevap vermek yerine bende hızlıca sınıfa doğru koştum. Sınıfa vardığım da İrem'in kapının başında hatim indirdiğini gördüm onun yanına gittim. Bizden 2 dakika sonra da Uğur ve Alper geldi.
"Vatana millette hayırlı olsun,sıçtık." Diye söylendi İrem.
"Anlamayan bir tek ben miyim lan? "
"Uğur, Tarih Hocası İrem'in babası işte " diyerek Uğura baktı, Alper.
İrem, kapıyı tıklatıp yavaş adımlarla içeri girdi. Bizde kurbanlık koyunlar gibi sıralanıp peş peşe girdik. Tarih hocamız bizi sertçe süzdükten sonra "Sizi yok yazdım, yerinize oturun." Dedi sertçe.
İrem ise ona evde görüşeceğiz baba bakışları atıyordu. Yavaşça yerimize oturduk. Sınıfı süzdüğümde bir tek Berkay yoktu. Bizim yanımızda da yoktu bu çocuk nereye kayboldu böyle. Kapı çalınca Hocamızın gir demesiyle içeriye Berkay girdi.
Hoca"Sende yok yazıldın Berkay." Deyince İrem'in sabah ki geç kalma sözü aklıma geldi.
"Hocam benim gibi yakışıklıyı nasıl yok yazdınız? Nasıl parmaklarınız izin verdi." Diye saçmalarken sınıftan kahkahalar yükseldi.
İrem ile bende gülmeden edememiştik. Sayın Tarih Hocamız boş konuşmayı sevmezdi. O zaman dolu konuşsun dimi ama? Hocamız bağırarak konuştu.
"Gevezelik yapmada geç yerine." Berkay sıraya otururken söylendi.
"Tamam hocam ne bağırıyorsunuz sanki yalan bunlar." Deyip sıraya yerleşti.
"Bana bunları sırayla veriyorlar." Diye söylendiğini duymuştum.
"Evet çocuklar nerede kalmıştık. Gamze devam et bakalım kızım okumaya." Dedi
Gamze o sevimsiz sesiyle, yüksek sesle okumaya başladı. Bu kızı hiç sevmiyordum. Hani olur ya herkesin bir sevmediği bir kız olur diye işte benimki de Gamzeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Eşittir Hipotenüs
HumorSadece gençlerin, Kimi zaman ergenliklerini... Kimi zaman eğlencelerini... Kimi zaman aşklarını... En çokta maceralarını yaşadıkları okula girmeye ne dersiniz? Okulun altını üstüne getirmeye hazır mısınız? "Onlar için hipot...