16-Kod Adı:Yiit

292 85 85
                                    

Karşımda Yiğit'i görmemle şaşırmıştım. Hala ne yüzle gelebiliyordu? Hem başkalarıyla fingir de hem de Su'yun yanına gel sen. Su'yun, Yiğit'in boynuna ellerini sarmasıyla gözlerim yerinden çıkacak gibi oldu. Az önce ağlıyordun ne oldu da şimdi sarıldın? Meraklı gözlerle Su'ya bakışlarımı diktim. Kollarını Yigit'ten ayırıp elinden çekiştirerek içeri girdirdi ve kapıyı kapattı. Bir an Yiğit ile göz göze gelince nefesim kesildi. Umarım Alperle beni görmemiştir. Su'ya baktığımda bana göz kırpmıştı. Sinsice sırıttı. Vay zeki kız yine sinsi bir planları vardı Su'yun.

Ama o planı uygulamak yerine dalmayı tercih ederdim. Olayı gözlerimle görmek farklı başkasından duyma ayrı bir farklı.

"Çok özlemişim Su kraliçemi," dediğinde midemin bulandığını hissetim.

Artık her hareketinde, her sözünde midem bulanıyordu. Yapmacıktı. Hem de fazlasıyla. Bu zamana kadar bu davranışlarını nasıl fark edemediğimi anlayamıyordum.

"Bende seni, yakışıklı prensim," dedi Su.

Yiğittin yüzünde oluşan sinsi gülümsemeyle bu kadar mutlu olmasını kaldıramadığım için sessizliğimi bozdum.

"Hayırdır? Yeni mi aklına geldi bir sevgilin olduğu?" Samimiyetten uzak bir sesle konuşmuştum.
Su'yun öksürmesiyle omuz silktim. Kardeşimi üzen birine nasıl iyi davranabilirdim ki?

"Ne demek istediğini anlamayadım?" deyip o mavi gözlerini gözlerime dikti.

O mavi gözlerinde boğul emi! O saçlarına kuş sıçsın emi!

"Hiç," deyip arkama yaslandım. Kapı kapanmasıyla hepimiz bakışlarımızı oraya döndürmüştük. Oha yeminle bu sinirle Berk abimi unutmuştum.

Berk abimin sinirle yanımıza gelip Yiğit'i yakasından tutup havaya kaldırması bir olmuştu. Reflekse ayağa fırladığımda, Su küçük bir çığlık atmıştı.

"Sen hâlâ ne yüzle buraya gelebiliyorsun it,"

Abi plana sıçma lütfen...

"Berk abi bırak lütfen," diye yalvarıyordu Su.

Hâlâ bu çocuk  için yalvarması sinirlerimi alt üst etmeye yetiyordu.

"Abi bırak çocuğu," dediğimde ikisinin arasına girmeye çalıştım. O sırada gözüme inen yumrukla yere düşmüştüm sonrası ise karanlık..

Su'yun ağızından

Berk abiye yalvarıyordum vurmaması için. Hem belli değil belkide biri bizim ayrılmamızı istiyordu. O yüzden yapmıştı. Gözümle görmeden inanamazdım.

İrem'in "Abi bırak çocuğu," deyip araya girerken Berk abi, Yiğit'e yumruk atacakken yumruk İrem'in yüzüne inmişti. İrem'in yere yığılmasıyla istemsizce elim ağzıma gitmişti. Yere oturup İrem'in kafasını bacağımın üzerine koydum.

"Siktir git lan!" Abimin bağırmasıyla titremiştim.

Bize ne oluyordu böyle başımız hiç beladan kurtulmuyordu. Kapının çarpmasıyla gittiğini anlamıştım Yiğidin. Berk abi ise yere çökmüş İrem'i tokatlıyordu. "Ne yaptın sen?" diye dudaklarımdan döküldü kelimeler. 

"Bilerek olmadı...araya girdi bir anda.." İrem'i tokatlamaya başladım. Çünkü tam tamına on beş dakikadır baygın yatıyordu. Endişelenmeye başlamıştık.

"Mememi açtınız?!" deyip yerinden fırladı İrem.

Ha?

Mememi dedi bu kız?

"Lan tam biri bana meme açıyordu zamanlamanız harika yani," deyip göz devirdi İrem.

Lan biz burada bir şey oldu mu diye endişeleniyoruz. O ise en heyecanlı yerde beni uyandırdınız diyor! Gel de dövme. İrem'i koltuğa itmemle üstüne oturmam bir olmuştu. Sen görürsün küçük hanım! Gıdıklamaya başladım. Evin içinde kahkahaları yankılanırken Berk abi de bana yardıma gelmişti.

Aşk Eşittir HipotenüsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin