=Kavga=

1.8K 124 91
                                    

Draco elini uzatarak Luith'in tabağındaki tosta uzandı. Luith kaşlarını çatarak karşısındaki sarışına baktı. ''Hey!''


''Ne?'' Draco anlamamazlıktan geldi.


''O benimdi.''


''Üzgünüm ama artık benim, prenses!'' Luith'in Draco'ya gözlerini kısarak bakması Blaise'in gülmesine neden oldu.


''Siz ikiniz kavga etmezken bile çekilir değilsiniz!.'' Blaise kahkahalarının arasında konuşmaya çalıştı. Draco ve Luith farkında olmadan aynı anda Blaise'in taklidini yaptı. ''Ve kesinlikle birbirinize çok yakışıyorsunuz!''


''KAPA ÇENENİ!'' Luith ve Draco yine aynı anda tepki verdi. Blaise teslim olurmuşcasına ellerini kaldırdı.


''Dersimiz ne, Blaise?'' Draco, Luith'den çaldığı tosttan bir ısırık alarak sordu.


''İksir. Hemde iki saat.'' Blaise'in canı şimdiden sıkılmıştı.


Luith inlemeye benzer bir ses çıkartarak başını masaya gömdü. ''Bugün Yaşayan Ölüm İçkisi yapacağımızı söylemişti, Profesör Snape.''


Draco ve Blaise birbirlerine anlamayarak baktıktan sonra Draco elini Luith'in kolunun ön kısmına koydu. ''Senin iksir derslerini sevdiğini sanıyordum, prenses.''


Luith, masaya gömdüğü başını kaldırarak Draco'ya baktı. ''Birinci sınıfların yüzde doksan beşi bu iksiri yapmayı başaramıyor ve eğer beceremezsem herkes başarısız olduğumu düşünecek. Ben buna izin veremem!''


Draco sempatik bir şekilde gülümseyerek Luith'in kolunu sıktı. ''Derste benimle oturursun. Bende sana yardımcı olurum, prenses. Snape bana okul açılmadan önce bir kaç iksir yapmayı öğretmişti.''


''Gerçekten mi?'' Luith umutlu bir şekilde Draco'ya baktı.


Draco gülümseyerek onayladı. ''Hadi! Şimdi geç kalmadan kalkalım.'' Luith ve Blaise başlarıyla onayladıktan sonra Profesör Snape'in ofisine doğru gittiler.


Sınıfa girdiklerinde Pansy Parkinson koşarak kollarını Draco'nun omzuna doladı. Nedeni bilinmez bir şekilde bu durum Luith'i rahatsız etti. Bu da yetmezmiş gibi Pansy, Draco'nun yanağına sulu bir öpücük kondurdu. ''Dracooo! Bu ders benimle oturur musun?'' Pansy gıcık edici sesi ile sordu. Luith o an Pansy Parkinson'ın saç derisini yüzüp burnuna sokmamak için elinden geleni yapıyordu.


''Neden olmasın?'' Draco yüzünde yılışık bir ifade ile kolunu Pansy'nin omzuna attı.


''İyi de-'' Blaise sözünü bitiremeden Luith dirseğini sert bir şekilde Blaise'ın karnına geçirdi.


Luith, Blaise ile her zaman oturduğu yere sinirle çantasını fırlattı. ''Neden olmasın?'' Luith sessizce Draco'nun taklidini yapmaya başladı.

Power StruggleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin