Ayazla beraber ormana geldiğimizde arabasını valeye bıraktı. Bende kapımı açan valeye 'teşekkür' ederek arabadan indim. Ayaz da aynı şekilde arabadan indikten sonra yanıma gelip bana;- Az ileride çardaklar var istersen oraya oturalım.
- Olur.
Kısa konuşmamız bittikten sonra hiç konuşmadan çardaklara doğru yürüdük. Bir tane çardağın önüne geldiğimizde ben oturdum ve Ayaz'ın oturmasını bekledim. Ayaz da benim tam karşıma oturduktan kısa bir süre sessizlikten sonra sessiz durmaya daha fazla dayanamayarak konuşmaya başlayacaktım ki Ayaz konuşmaya başladı ;
- Defne burayı beğendin mi?
-Evet çok beğendim. Teşekkür ederim.
-Hiç önemli değil her zaman.
-Buraya hep annemle gelirdik. Annem ağaçların arasına hamak kurar ve beni sallardı. Ama artık yok...
-Bir fikrim var!
-Ne fikri?
-Bu gün seni mutlu etme günü olsun olur mu?
-Olur!
-O zaman benimle gel.
Ayaz elimden tutarak beni yere doğru koşturdu tabi kendiside koştu. Yorulduğumu hissedince biraz yavaşladı. Bende nefes nefese 'daha çok yolumuz var mı?' diye sordum o da 'geldik.' dedi. Etrafıma baktığımda sadece piknik malzemeleri satan bir teyze duruyordu. Ayaz ,teyzeye doğru yürüyünce ben de arkasından onu takip ettim. Ayaz teyzeye ;
- Teyze bu hamak ne kadar ?
- Abe benim güzel abim gelmiş beya. Abe benim ilk müşterim gelir de ben ona indirim yapmaz mıyım beya? Abe güzel abim o gösterdiğin hamakta Jennifer LOPEZ yattı. O yüzden bu hamağı sana 300TL yaparım beya. Ha unutma indirimli fiyatı bu beya.
-Peki anlaş...
Bu kadının konuşması beni şüphelendirirken hamak için istediği parayla bizi kazıkladığını anladım. Daha fazla dayanamayarak Ayaz'ın ağzını elimle kapatarak;
-Ayaz bu kadın bizi kazıklıyor !
-Sen ne diyon beya! ben burda satış yapıyom beya.İster al ister alma beya. Zorlamı satıyom beya!
-Defne sorun değil. Ben bunu zaten biliyordum.
-Ne? O zaman neden alıyorsun?
- Çünkü senin mutlu olmanı istiyorum...
-Ben zaten şu an mutluyum. Ama illaki bana bir şey alarak mutlu olmamı istiyorsan pamuk şeker alabilirsin mesela?
- Pekala, fakat buralarda benim bildiğim bir pamuk şekerci yok.
-Sorun değil benim bildiğim bir yer var.
-O zaman...
- Gidelim...
Pamuk şekerciye doğru giderken kimi gördüm tahmin edin.
Babamla üvey annem...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATTAKİ ŞANSIM
Teen FictionHayat bu kadar kötü olmak zorunda mı? Bütün zorluklar insanın suratına tazikli su gibi sertçe çarpmak zorunda mı? BÜTÜN HERŞEY KİTABIN SONUNDA BAŞLIYOR..