UFKA YOLCULUK

KUYU

Multimedia da Serra var

Keyifli okumalar...

Above & Beyond Acoustic – Thing Called Love

Kuzey'den

"Astım krizine girmiş."

Hastaneye geleli yaklaşık 45 dakika olmuştu. Geldiğimizden beri kimse Serra'nın durumu hakkında bilgi vermemişti. Açıkçası artık kafayı yeme aşamasındaydım. Fakat Yağmur geldiğimizden beri ağlıyordu ve onun durumu da en az benim kadar kötüydü.

"Astım ilacı yanı başındaydı gördüm. Özellikle kullanmadı onu biliyorum."

Ardından tekrar ağlamaya başladı.

Bir an Serra'nın neden böyle bir şeye kalkıştığını düşündüm. Bir insan neden intihar etmek isterdi ki? Ya çok acı çekiyordu ya da çaresizdi. Hayattan vazgeçebilecek kadar ne yaşamış olabilirdi ki?

Bir an Yağmur'a sormayı aklımdan geçirdim fakat bu yaptığım çok bencilce olurdu. Karşımda ağlayan bir kız varken kendi derdime düşer olmuştum. Kafamdaki her şeyi bir kenara attım.

"Tekrar söylüyorum. Hiçbir şey olmayacak. Doktor şimdi çıkacak ve çok iyi olduğunu söyleyecek. Biz de Serra'yı alıp çıkacağız buradan tamam mı?" dedim.

Yalnızca başıyla onayladı fakat içinden bir sesin hâla olumsuz düşündüğünden emindim.

Elimle sırtını sıvazlarken doktorun odadan çıkmasıyla ikimiz de ayağa fırladık.

İlk soran Yağmur olmuştu.

"O iyi mi?"

"Korkulacak bir şey yok ama her ihtimale karşı 24 saat gözetim altında tutacağız."

"Her ihtimale karşı mı? Bir sorun yok değil mi?" diye sorduğumda eldivenlerini çıkarmakla meşguldü.

Doktor otoriter bir sesle, "Sadece astım krizlerinde uyguladığımız bir prosedür." Dedi.

Yağmur, fazla heyecanlı bir tonda, "Görebilir miyiz peki?" diye sorduğunda doktor fazla yormamamızı söyledi ve yanımızdan ayrıldı.

İçeri girdiğimizde koluna bağlanmış serumla birlikte yatakta yattığını gördüm. Yüzü sapsarı, bedeni ise fazla bitkin görünüyordu.

Tıpkı o yataktaki hali gibiydi. Kurtarılmaya mahkum.

Yağmur Serra'yı görür görmez koşmaya başlamıştı bile.

Yağmur'un sesini duymasıyla birlikte başını olduğumuz tarafa çevirdi. Yüzünü görmemle birlikte gözlerinin şişmiş olduğunu fark ettim. Muhtemelen saatlerce ağlamış olmalıydı.

Daha fazla kapıda durmayı bırakarak içeri girdim. Fakat arkamdan seslenen hemşireyi duyduğumda tekrar dışarı çıktım.

"Hasta kaydı için bilgileri almam gerekiyor. Yardımcı olabilir misiniz?"

Hemşirenin çağrısına karşı yanına gittim ve gerekli olan tüm bilgileri verdim. Adı ve soyadı, yaşı... derken bir anda Serra hakkında birçok şey bildiğimi fark ettim.

Tüm işlemleri hallettikten sonra tekrar odaya doğru gittim. Yağmur ve Serra'nın konuştuklarını duyduğumda içeri girmedim ve kapının eşiğinde bekledim.

"Neden yaptın bunu kendine?" diye sordu Yağmur.

"Bunu en iyi senin bilmen gerekiyor Yağmur."

"Mahvettin beni biliyor musun? Çok korktum sana bir şey olacak diye."

"Benim ne yaşadığım hakkında bir fikrin var mı senin?"