9.Bölüm...

30.2K 2.3K 389
                                    

Upuzun bir bölümle yine beraberiz keyifli okumalar...

9...

O anki bedenimden yayılan soğukluğu size anlatmam...

Acı yüklü geçmişim yüreğime ne kadar ağır gelse de; bugün bir yandan planıma başlamanın hafifliği için girmiş, lakin diğer yandan ilk defa bir kızla buluşmanın verdiği gerginliği aynı anda yaşıyordum. Hoş, bu buluşma görünürde iş için, ama benim planımın ilk adımıydı. Bununla birlikte aslında bir kızla ilk defa buluşmadığım aklıma geldi.

Buraya gelmeden iki ay önce Tibet'te aynı köyde yaşadığımız Mela'yla köyün aşağısındaki ova da buluşmuştuk. Mela, o gün benimle konuşacakları olduğunu söylemiş ve ovadaki su pınarında buluşmayı teklif etmişti. Mela'ya tamam dediğimde, aslında Young için tamam demiştim. Çünkü Young, Mela'yı sevdiğini ama ona bir türlü yakınlaşamadığını bana defalarca söylediğinden, bu buluşmayı Young ile ilgili olduğunu düşünerek kabul etmiştim. Mela; kısa boylu, çekik gözlü sevimli bir kızdı, ama ben Mela'ya karşı hiçbir zaman bir şey hissetmedim. Mela beni sevdiğini söylediğinde bunun asla mümkün olamayacağını ve dostum Young'ın onu sevdiğini söyleyerek daha fazla konuşmadan yanından ayrıldığımda, Mela'nın gözlerinden iki damla yaş süzülmüştü. O günden sonra da Mela'yla bir araya gelmemeye özen gösterdim.

Sabah kahvaltıdan önce duşumu almış olmama rağmen tekrar sıcak bir duş aldıktan sonra havlumu belime dolayarak dolabımın önüne dikildim.

'Ne giyinmeli?' diye düşünüyordum ki Young içeri girdi.

"Dostum daha hazırlanmadın mı? Saat iki olmuş."

İki elimi havaya kaldırarak, "Hazırlanmış gibi mi görünüyorum. Ne giyeceğime bir türlü karar veremedim. Sence ne giymeliyim, resmi mi olsun?"

Young, gülerek yanıma yaklaştı ve dolap kapağının diğerini tutarak içine şöyle bir göz attıktan sonra, "Bence rahat bir şeyler giyinmelisin. Mesela şu ve şu," dediği kahverengi keten bir pantolon üstüne gri kırçıllı bir bluz ve üzerine seçtiği siyah deri montu yatağımın üzerine koydu. Young'ın seçtikleri benim de hoşuma gitti ve hemen giyinmeye başladım.

"Bu arada benimle gelecek misin?"

Young, "Hayır dostum, ben gelmeyeceğim tek başınasın," diyerek güldü ve oturma bölümüne geçti.

Young oturma bölümünde beni beklerken, "Demir hadi çabuk ol," diye bağırdığında aynanın karşısında şöyle bir kendime bakınıyordum. O mavi gözleri etkilemeliyim bugün, diye düşünerek elimi saçlarımın arasından geçirdim.

 O mavi gözleri etkilemeliyim bugün, diye düşünerek elimi saçlarımın arasından geçirdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Geldim dostum, geldim hazırım."

Beni görür görmez ıslık çalan arkadaşıma, "Abartma ne oldu ki?" dedim.

"Daha ne olsun, süpersin ortak. Bence değil Irmak, sana hiçbir kız kayıtsız kalamaz."

Merdivenlerden aşağıya beraberce inerken, "Young Mela'yı özlüyor musun?" diye sordum birden bire. Duraksayacağını sandım, ama Young duraksamadı.

YASA DIŞI/ RaflardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin