23. Bölüm...

16.2K 1.7K 405
                                    

Medya da Shawn Mendes keyifli dinlemeler...

23...

IRMAK...

Duyduklarım karşısında önce donup kaldım...

Demir yanıma oturduğunda kalp atışlarımın hızını ölçmek ne mümkün... Kalbim küt küt atarak bedenimde zelzeleye neden olurken ister istemez yerimde kıpırdanmaya başladım. Televizyonu kapatıp oturduğu andan itibaren bana bakan gözlere döndüm. Sanki onun okyanusunda kaybolmaya hazır olduğumu bildirircesine.

"Bu gece seninim."

"Hıh!"

Ne dedi şimdi bu? Seninim mi? Demir bana senin mi dedi yani?

Allah'ım sana geliyorum!

İkimizde birbirimize özlemle bakarken, onun kalbine yeni izin verdiğini hissetsem bile o an başka hiçbir şeyin önemi yoktu benim için...

İlk görüşte aşık olduğum mavi gözler sonunda benim mi olacaktı?

"Benim ol Irmak," dedi.

Doğru duyup duymadığımı sorgulamadan resmen ayaklarım yerden kesildi ki ben artık gökyüzünde uçuyordum. Dayanmdım ondan önce kollarımı boynuna dolayıp dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

Bu sözlerinin benim için ne anlam ifade ettiğini bilseydi, eminim o da dudaklarıma istediğim karşılığı verirdi, ama o an sanki hala gerginliğini üzerinden atamadığını hissettiğimden dudaklarımı geri çektim. Daha dikkatli baktım mavisine; "Benim ol," diyen birinin gözlerindekini göremedim. Sanki o gözlerde sevgi, aşk yoktu. Ben ona o kadar aşk dolu gözlerle bakarken bana boş bakmasıyla o an canım yandı. An itibariyle gözlerimi kaçırdım. Fakat kalbim öyle hızlı atmaya devam ediyordu ki hissettiklerimi bir kenara bırakıp tekrardan ona yaklaşıp başımı ona doğru çevirerek omzuna koydum. Bu sefer onun dudakları dudaklarıma değdiğinde o soğuk ve hissiz dudaklara rağmen titreyerek ben onu öpmeye devam ettim. Birden Demir'in elini belime dolayarak bana karşılık vermesiyle arada düşündüğüm olumsuz hisler uçup gitti. Vücutlarımız birbirine karşılık içindeyken artık öpücüklerimizde masumiyetini yitirmişti. İkimizde nefes nefese karşı konulmaz bir arzunun kollarında kaybolmaya başladık.

Şu an ilkimi yaşıyor ve kalbim deli olmuşçasına nefesimi kesiyordu. Heyecan bütün bedenimi sarmış ve nefesim artık tükenmek üzereydi. Geri dönüşü yoktu, isteyen de yoktu zaten... Zaman nasıl geçti ve ben nasıl kendimden geçtim? Bilemedim!

Gözlerimi araladığımda camdan sızarak ışıyan ışıkla birlikte hemen yanımda uyuyan adamın muhteşem yüzüne baktım. Ona baktıkça hala nefesim kesiliyor ve ben o kesilen nefesime rağmen ona devamlı dokunmak istiyordum. Hafifçe kıpırdanan adamın hala dudaklarında gezinmek istiyordu parmaklarım. Kendimi zorlayarak yataktan kalkıp banyoya duş almaya gittim. Suyun altında mutluluktan boğulabilirdim.

Kaç kez, "Bu gerçek mi?" diye aynı soruyu sordum kendime.

Yine aynı heyecanla duştan çıkıp hemen bornozuma sarılarak yatağa tekrardan onun koynuna yattım. Artık bu hayatta her şeyim diyebileceğim tek isim Demir'di ve ben öylece tekrar uykuya daldım.

 Artık bu hayatta her şeyim diyebileceğim tek isim Demir'di ve ben öylece tekrar uykuya daldım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
YASA DIŞI/ RaflardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin