5.Bölüm

451 133 126
                                    

5 YIL ÖNCE

Ellerinde tuttuğu sıcak çikolatadan bir yudum daha aldı Claire. Oldukça karanlık bir yerdeydi. İçeri giren çizgi şeklindeki ışığı izledi uzunca bir süre. Her tarafı kirlenmişti. Evsizler gibi duruyordu. Eskiden bu halde sokakta görülse bir kaç dolar bile kazanabilirdi. Sarı saçları kirden kararmıştı, parıldayan ela rengi gözlerinin parıltısı gitmişti sanki.

Adamın boğazını temizlemesiyle irkildi. Sessizlik huzursuz etmiş olmalıydı. Yaşlı adamın gözlerinin altında torbalar oluşmuştu. Bembeyaz dağınık saçları ve kirli görüntüsü ile o da aynı Claire gibi bir evsizi andırıyordu. Oldukça zayıftı. Adamın elini hafifçe kaldırmasıyla kamyonete takla attırmasına hâlâ inanamıyordu. Fakat bu Dünya'da artık her şey normal karşılanıyordu.

"Adımı nereden bildiğini hâlâ söylemedin." dedi Claire. Fısıldarcasına konuşmuştu.

"Kardeşim... Joseph. İnsanların kaderlerini görebiliyor. Ve sen Claire Walker, benim kaderimde yazılıydın."

*
*
*

GÜNÜMÜZ

Claire önde diğerleri arkada yürümeye devam ettiler sessizce. Yıkık dökük binaların arasından geçiyorlardı.

"Tamam... Koloni yalandı... Fakat şuan nereye gidiyoruz."

"Güvenli bir yere."

Claire önden yürümeye devam etti. Elliot ve Sam ise oflaya puflaya onu takip etmeye koyuldu.

"Ah işte geldik." dedi Claire birden durarak.

Dağın bir kısmı oyulmuştu ve oyuğun tam 4-5 metre ilerisinde duruyorlardı. Mağara görünümlü olsa da daha çok ev gibiydi. Girişi dışında.

"Burası da neresi!?" dedi Sam hayretle.

"Burası... Eski bir dostun evi..."

Ardından Claire beklemeden içeri daldı. Elliot ise hemen ardından takip etti. Sam bir süre tereddüt ettikten sonra içeri girdi. İleriden yayılan ışığı takip etti Claire.

"Quentin!"

Ses gelmedi. Claire tekrarladı.

"Quentin!"

Yine cevap gelmeyince hızlandı Claire. Korkuyla hareket ediyordu.

Yerde yatan adamı görünce dehşetle yanına koştu.

"Quentin!!" yerde yatan adamı sarstı.

"Ah ne var!?" diye inledi adam. Claire derin bir oh çekti.

"Öldüğünü sandım."

"Claire?"

Quentin kızı kolları arasına alarak kahkaha attı.

Bu sırada Sam onlara garip bakışlar atıyor, Elliot ise etrafa bakınıyordu.

Quentin ayağa kalktı.

"Ben Quentin." diyerek elini Sam'e uzattı. Sam tereddütle adamın elini sıktı.

"Ben Sam."

Elliot ise her zamanki rahatsız edici bakışları atıyordu adama. Sonra birden yumuşayıp adama elini uzattı.

"Ben Elliot. Bizim gibi misin?"

Adam elini sıktı.

"Evet. Ben de sizden biriyim."

İçeriden gelen seslerle irkildiler.

"Joseph?" dedi Claire. Üzerinde kahverengi bir palto olan, boynunda atkısı, altında kot pantolonuyla karşılarında dikiliyordu adam. Simsiyah sakalları uzundu, atkısına kadar ulaşıyordu. Saçları ise aynı Quentin'inki gibi dağınıktı. Quentin'den daha genç olduğu her halinden belliydi.

"Bu kim?" dedi Elliot kuşkuyla.

"Ben Joseph. Sonunda geldiniz. Geç kaldınız."

"Geç kaldınız derken?" Sam adama garip garip bakıyordu.

"O insanların kaderlerini görebiliyor, aynı Rose gibi. Fakat daha farklı." dedi gülümseyerek Claire. Ardından devam etti "Bizim burada olacağımızı 5 yıl önce görmüştü. Hepimizin kaderlerinide."

*
*
*

5 YIL ÖNCE

"Ben Quentin. Bu kardeşim Joseph." dedi yaşlı adam. Joseph gülümsedi.

"Kaderinde büyük şeyler başarmak var kızım. Çok büyük şeyler. Seni önemli seçimler bekliyor olacak." Claire tereddütle adama baktı.

"Neden bahsediyorsun?"

"Sen ve iki arkadaşının yapması gereken ciddi seçimler var." dedi adam yüzünü ekşiterek.

"Benim arkadaşım yok. Hem bütün bunları da nereden biliyorsun!?"

"Kaderine yazılmış. Aynı Quentin'in kaderinde senin olman gibi. Fakat kader değiştirilebilir. Seçimlerini dikkatli yapmalısın."

"Ne seçimi!?"

Joseph sadece gülümsedi. Ardından ayağa kalkarak kulübeden dışarı çıktı.

*
*
*

GÜNÜMÜZ

"Senin Elliot bana büyük yardımın dokunması gerekiyormuş, başta ablamla ilgili sandım fakat şu an emin olamıyorum. Sam senin ise... En yakınım olman lazım, tabi kader değiştirebilir."

"Peki ya senin kaderin ne? "

Joseph gülümseyerek araya girdi.

"Eğer doğru seçimleri yaparsa günün birinde Dünya'yı kurtaracak."

Uzunca bir süre sessizlik oldu. Doğal olarak kimse söylenenlere inanamıyordu. Elliot ise söylenenlerin doğru olduğunu biliyordu. Adamın düşüncelerini görebiliyordu. Fakat bu onu çökertmişti. Çünkü Joseph'in onlara söylemediği bir şey vardı. Eğer Dünya'yı kurtarmak istiyorlarsa, günün birinde Elliot'ın ölmesi lazımdı.

Joseph düşüncelerinin okunduğunu hissetmişçesine Elliot'a baktı. Ardından dudağı kıvrıldı ve gülümsedi.

InvisusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin