KAHVE'RENGİ

FINDIĞIM.

Eve vardığım da herşey tersine dönmüş. Murat masa başında ders çalışırken, benim ise hiç birşey umrumda değil.
Hayatım sadece fındığım'dan ibaret olmuş.
Perşembe günü üniversite çıkışı  Merve'lerin evlerine yakın bir yerlerde beraber yürüyünce arkamızdan bağıran sese kim acaba bu diye anlık bir refleksle dönüp baktığımızda .
"Merve kızım
"Aa kahretsin  annem.!
"Beraber gözükmemiz sorun yaratir mi.?
"Bilemiyorum Çınar.

"Merhaba anne.
Dediğinde annesi hemen "yanındaki arkadaşın kim kızım beni tanıştırmıcak  mısın.?
"Çınar anne üniversiteden.
"Memnun oldum  teyze.
Ellerini öperken hiç memnun olmadığı tavırlarından belli oluyordu.   Ama olsun herşeye zaman lazımdı.
Merve annesi ile beraber evin yolunu tutarken.
Tek başıma dışarda dolaşmanın hiçbir anlamı kalmıyordu.
bende arkamı dönüp eve gitmek için sıkıntıdan kaldırım taşlarını sayıp, sayıp yürüyorum.  Sonunda  Sıkıntıdan ölmeden eve gelebildim.
Murat'ın "O Çınar bugün neden erkencisin.?
"Sorma başımıza gelenleri.
"Hayırdır inşallah.?
Merve'nin annesi bizi beraber görünce mecburen eve geldim.
"Desene düğün hazırlıklarına başlıyoruz. :)
"Bırak  düğünü.  Hislerime göre  Saadet teyze   benden hiç haz etmedi.
"Annesiyle evlenmiceksin Çınar. Takma şimdilik. Gönlünü yaptın mi gerisi kendiliğinden gelir.
"Hele bi o günler gelsin gerekirse herşeyi yaparız Murat.
Muhabbet devam ederken kanepe uyuya kaldığımı sabah alarmım olan  Murat'ın kaldırmasıyla anlıyorum.  Üniversite'ye her zaman olduğu gibi değil, bugün farkli bir heyecanla gidiyorum acaba fındığım'ın annesi benimle ilgili  birşeyler söyledi mi.?
Ama merve'm tek bir  kelime bile etmedi. üniversiteden ayrılınca ya dek hiç birşey den bile söz  etmiyor.  Sadece hayallerimizi süsleyen arsaya doğru yürüyoruz ikimizde şu araziye yuvamizi evimizi kurmayı hayal ederken. Merve enteresan bir konuyla  muhabbetimizi değiştiriyor.
"Çınar kaç gündür sana birşeyler söylemek istiyorum ama söyleyince sakin dur ve  heyecanlanma sakın.
"Sen böyle diyeceksin ve ben heyecanlanmicam.?  Suan bile kalb ritmimin değiştiğinin farkına var.
"O zaman sıkı dur. Çarşamba günü istişare namazı kıldım. Rüyamda yeşillikler içinde seni görünce, hemen söylemek gelmedi içimden.
Rüyama ve duama göre
Sen benim için en hayırlı olansın.
"Allah'ım bu ne güzel bir haber.
Gel buraya deyip kollarimin arasında sımsıkı sarılıp öpmekten alamıyorum kendimi.
Gözlerimiz birbirine yaklaşıyordu. Ve  bir anda kaybettik kendimizi. Dudaklarimiz ilk defa uzun bir süre birbirine değiyordu.
Beyaz bulutlara ayak basar gibi tenimi okşayan yağmurlar gibiydi  sevdiğim kadını ilk defa öpmek. Ama Fazla uzun sürmedi bu halimiz biran ikimizde utanmiştik. Hiç konuşmadan yürümeye devam ederken, aklımızın hala öpüşmemizde kaldığı suskunluğumuzdan belliydi.
yolumuzun sonuna gelirken veda busesini fındığım'ın kirpiklerine konduruyorum.
Ve yarın hafta sonu. Murat ve Arzu  için sözleşiyoruz.
Hep birlikte eğlenmek güzel olacak.
kocaman bir gün daha beraber olacağız desene fındığım.

Kasım ayının 18.si 
Murat, ben arzu ve merve'mle beraber bowlinteyiz.
Murat ile arzu bize rakip. Ilk atış fındığım'dan top boşluğa denk gelip hiç bir kukayi devirmeden geçip gidiyor. Sıra benim ikinci oynaşım olan bowlingte pek ikinci oynayışıma benzemiyor du.  Attığım topta geriye sadece tek bir kuka kalmıştı. Arzu'lar  öne gecmeyi başarıyor. Ama oyun bitmedi. Sıra, sıra  devam eden oyunda son atış bende. En az 10 kuka devirmem gerekiyor..!
Fındığım'in dudak uçlarima kondurduğu ufacik buseyle strike yapıyorum..!
Oyun the end kazanan biziz.
Sevinçle boynuma atlayan merve'mi kaldırıp etrafımda dönüp mutluluğumuzu paylaşıyoruz.
Siz hepiniz bana sadece merve'mi verin yeter..!
Oyun bittikten sonra nusademizi isteyip murat'ların yanından ayrılıyoruz. Fındığım  nereye ben oraya okulda her sabah beraber kahvaltı yapıp okuldan sonra en az 1-2 saat birlikte vakit geçiriyoruz.
              ( Fındığım)
"Çınar artık eve gitmem lazım.
"Biraz daha kalamaz mısın.?
"Hayır Çınar gördüğün gibi annem arıyor.
"Neden bir kereye mahsus olsada 24 saatimizi beraber tüketmiyoruz.?
"Bu farklı Çınar. benim senin dışında bir ailemde var.
" gidelim o zaman
"Hadi geç kalmadan.
"Tamam.
Son zamanlarimiz hep tartışmayla bitiyordu. Merveyle daha çok vakit harcamak isterken, fındığım ise biz evli değiliz sözlü de değiliz. Anneme ne diye senin yanında daha çok vakit harcamak için bir bahane bulabilirim.? Dediğinde   diyecek birşeyim kalmıyor du.
Doğrusu annesi benden pek haz etmemişti. Bu konu ikimizin canını sıksada avuntularimiz hep nereye kadar haz etmemeye devam edebilir diyeydi.

Bunların hepsi bir yana  merve'nin sevgiyle üstüme gelme Çınar demesi bir yana.
Bir insan sevgiden ne kadar boğulabilir.? Boğuluyor işte.
Kendimi pek kontrol edemiyorum.
Sevdim mi.? Yerin dibine gök yüzünün tavanına kadar içim aşk ile doluyor işte.
Sevginin çoğu zarar der atalarımız. Zarar sevgiden onu esirgemek ise  bizden olmasın.
Merve'mi evine bıraktıktan sonra, tek başıma yürümek geldi bi an içimden. Sonumuzu kestiremiyorum doğrusu. Geleceğimiz mutluluk mu acı mı.? Bilemiyorum. Ne gelirse mevla'dan  acı da mutluluktada insanlar sadece vesiledir,.  Diye kandırıyorum kendimi.
Bunlar içimden geçerken, kendimi evin kapısında buluyorum. Evin merdivenlerini tek, tek çıkarken, hayatın basamaklarını çıkıyormuşum gibi zorlanıyorum.
Isra süresinin 13.ayetin dediği gibi. Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık. Çabalarsan olur. Kaçarsan yok olur. Hayat bir merdiven gibi basamaklarını sıfırdan çıkmak lazım. Aile özlemini merveyi severek sarılarak gidermeye çabalarken, merve'nin son zamanlardaki ani çıkışını anlayamıyorum.
Artık ders,okul, sınavlar ve mimarlık hayatımda birinci siradayken, ikinci sıraya yerlestirdiklerim oluyor.
Çünkü fındığım'dan başka bir duam yok. Yüreğimde büyüyen sevgi kor bir alev halinde yandıkça çoğalıyor. Ve kendime hükmedemeyecek vaziyetlere aşk der oldum.
Evin kapısını açıp içeri girdiğimde, masadaki kitapları görmezden gelip, aileme verdiğim sözleri umursamaz hale geldim. Bu düşünceler bile yoruyor artık beni. Uyku her zamanki gibi  en ucuz dinlenme yolu olur erkenden uyursam sabaha huzurlu bir şekilde güne merhaba diyebilirim.
Sabahın seher vaktinde uykunu almış bir şekilde esnemeden uyanmak, belki ilk defa tattığım duygu.
Murat ise hala derin bir uykuda üniversiteye gitmek için yavaş adımlarla hazırlanırken,
"Günaydın Çınar.
"Günaydın murat ve görüşürüz ben çıkıyorum.
"Nereye beni beklemicek misin.?
"Merve'yle biraz işimiz var. Erken çıkmam lazım.
"Tamam görüşürüz Çınar.
Hızlı bir şekilde evden çıkıp fındığım'ın  en sevdiği rafello çikolatalarından alıp üniversitenin kapısında gelmesini beklediğim merve'm uzaktan göründü sonunda.
"Günaydın fındığım.
"Günaydın hayatım.
"Bak sana ne aldım.?
"OOO RAFELLOOO.!
"dur hayatım boynumu  kıracaksın.
"Çınar nasıl bir sevgi besliyorsun bana karşı.?
"Anne kucağındaki mahsun bir bebeğin sevgisi  kadar temiz bir aşk.
" sen benim bütün dertlerimin hüzünlü anlarımın dermani gibisin. Bazen tartıştığımız zamanlar bile seni içime sokasım var. !
"Hadi bugün okulu ekelim.
"Hadi kacalim.
"Tut elimi fındığım.
Bugün bizim için üniversite tatil.
Artacak dersler umrumda bile değil. Merve' mle  el ele geçiyor günlerim. Ne zaman elini kavrasam şükür dökülüyor dilimden. Hamd geliyor yüreğimden.
Merve'nin  bir an
"ablam kübra ile tanisalim mi.?
Sorusuna.
"Ben herşeye hazırım fındığım.
"Gülerek dur daha evlenmemize 5 sene var.
"Olsun ben hazırım.:)
"Ama ben değilim.