21.Bölüm

1.1K 117 67
                                    

YN: Hikayeyi özleyen var mı bilmem ama ben yazmayı özlemişim.

Beğeni +35 - Yorum +35

Keyifli okumalar.

*-*-*-*--*-*-*-*-*

Kyungsoo, çadırın hemen dışında ve içeriye girmeye gerek görmeden Sehun'a seslendi.

"Sehun biraz konuşabilir miyiz?"

Sehun, Jongin'i bırakmaya yanaşmıyor, onu öpücükleri ile defalarca sarsıyordu. Jongin, ağzından aldığı hazza dair kaçan inlemelerin, duyulacağından endişe ederek onu durdurdu.

İkisi de bu öpüşme anında, dürtülerinin ve birbirlerine duydukları özlemin etkisiyle, yarı çıplak kalmışlardı.

"Hun... Eğer ne istediğine bakmazsan, sen cevap verene kadar orada bekleyebilir."

Üzerini toparlamaya başlayınca, Sehun'un hayal kırıklığına uğramış bakışlarıyla karşılaştı.

"Çocukları zamanlama konusunda eğitsem hiç fena olmayacak."

Sesi sitem doluydu. Jongin, onun bu haliyle eğlenerek, giyinmesi için yere atmış olduğu kıyafetleri ona uzattı.

Sehun, dizlerinin üzerinde doğruldu. Bir yandan tişörtünü giymeye çalışıyor, bir yandan da Jongin'in, kendisini adeta günaha davet eden tenine bakıyordu.

Jongin, elbette ki bu kaçamak bakışların farkındaydı. Bıyık altından ona gülümsüyor ama istifini bozmuyordu.

"Sen git işini hallet. Ben bekliyorum."

Doğruldu ve Sehun'a yaklaşarak yanağıyla dudağının arasına sıcak bir öpücük bıraktı.

Sehun'un gülümsediğini görünce, onun hayranlık ve istek dolu bakışlarının altında, tekrar üzerindeki tişörtü çıkarttı. Bununla yetinmemiş iç çamaşırına varana kadar soyunmuştu.

Arkası ona dönük bir şekilde eğildi ve tek kişilik uyku tulumunun içine girdi. Kafasını çevirip Sehun'un gözlerinin içine baktığında, Sehun mesajı almıştı. Birbirlerine gülümsediler.

Bakışları tutku ve arzu doluydu. Sehun istemeye istemeye de olsa çadırdan dışarı çıktı. O sırada Jongin'de gerginliğin ve yaşadığı stresin vermiş olduğu yorgunluk yüzünden, bir süre sonra uykuya daldı.

Sehun'un yanında olduğunu bilmenin verdiği rahatlık, tüm bedenine dalga dalga yayılmıştı.

Çadırın dışında ise bambaşka bir hava hakimdi.

"Evet, seni dinliyorum Kyungsoo."

"Şuna bakmak isteyebileceğini düşündüm."

"Bu da nedir?"

"Orada ısı değişimi oldukça yoğun, bunun anlamı orada bir şeyler var Sehun."

Kyungsoo çok heyecanlıydı. Bu hem sesine hem de yüz ifadesine yansıyordu. Sehun, onu ilk defa böyle gördüğü için o da meraklandı.

"Yani senin demek istediğin..."

"Evet, bence çok yaklaştık. Ama yol ilerledikçe her şey daha da zorlaşacak. Arabalarla ilerlememiz mümkün değil. Ancak yaya olarak varabiliriz."

"Elbette bende bunun farkındayım... Chanyeol nerede?"

Elini çenesine koydu. Bir şeyler düşündüğü çok açıktı. Kyungsoo, onun bu hallerine uzun zamandır alışık olduğundan, sorusuna gülümseyerek cevap verdi.

TILSIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin